“Ey iman edenler! (Rabbinize) Ruku edin ; secdeye  kapanın; Rabbinize ibadet (kulluk) edin; hayır yapın ki, kurtuluşa eresiniz.” (Hac Süresi 77), Bir başka ayette ise “Hayırda yarışınız” (Maide Süresi 48) ilahi emirlerine mü’minlerin samimiyetle tabi olmalarını istemiştir.  "Öyle ise siz de (ey mü'minler) hayır işlerine koşun, birbîrinizle yarış edin". (Bakara, 148)
"Rabbinizin mağfiretine ve takva sahipleri için hazırlanmış olan cennetteki  eni göklerle yer (kadardır)- koşuşun". (Âl-i imrân, 133) “Allah yolunda harcayın. Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Her türlü hareketinizde dürüst davranın. Çünkü Allah dürüstleri sever.” (Bakara, 195)
“Ey iman edenler! Kendisinde artık alış-veriş, dostluk ve kayırma bulunmayan gün (kıyamet) gelmeden önce, size verdiğimiz rızıktan hayır yolunda harcayın. Gerçekleri inkâr edenler elbette zalimlerdir.” (Bakara, 254)
“İşte sizler, Allah yolunda harcamaya çağırılıyorsunuz. İçinizden kiminiz cimrilik ediyor. Ama kim cimrilik ederse, ancak kendisine cimrilik etmiş olur. Allah zengindir, siz ise fakirsiniz. Eğer O’ndan yüz çevirirseniz, yerinize sizden başka bir toplum getirir, artık onlar sizin gibi de olmazlar.” (Muhammed, 38) “Ne oluyor size ki, Allah yolunda harcamıyorsunuz? Halbuki göklerin ve yerin mirası Allah’ındır.” (Hadid, 10)
“Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açık hayra sarf edenler var ya, onların mükâfatları Allah katındadır. Onlara korku yoktur, üzüntü de çekmezler.” (Bakara, 274) “Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça “iyi” ye eremezsiniz. Her ne harcarsanız, Allah onu hakkıyla bilir.” (Al-i İmran, 92)
“İman eden kullarıma söyle: Namazlarını dosdoğru kılsınlar, kendisinde ne alışveriş, ne de dostluk bulunan bir gün gelmeden önce, kendilerine verdiğimiz rızıklardan (Allah için) gizli-açık harcasınlar.” (İbrahim, 31)
Ebu Hüreyre'den (r.a) rivayet edildiğine göre, RasûlüİIah (s.a) şöy­le buyurmuştur: "Hayırlı işler yapmakta acele ediniz! Yakında karanlık gece parçaları gibi fitneler olacaktır. Kişi mü'min olarak sabahlar, kâfir olarak geceler, yine mümin olarak geceler, kâfir olarak sabahlar. Çünkü dünya malı karşılığında dinini satar". (Müslim)
"Beş şeyden önce, beş şeyi ganimet bil! ihtiyarlığından önce gençliğinin, hastalığından Önce sağlığının, fakirlikten önce zenginliğin, meşguliyetinden önce boş vaktin, ölümünden önce hayatının" kıymetini bil. Fitneler üst üste gelirse, kalbi ifsad eder ve onda katılık ve gaflet oluşturur ki bu da kişinin nifaka ve küfre girmesine sebep olabilir.
Hazreti Ömer anlatıyor: “Bir keresinde Efendimiz bizden bir şeyler vermemizi istemişti. O günlerde de hâlim-vaktim yerindeydi ve verecek bir şeylerim vardı. ‘İşte!’ dedim kendi kendime, ‘Ebu Bekir’i geçersem bugün geçerim, bir daha mümkün olmaz.’ Bunları düşünerek neşe ile vardım eve ve ne varsa yarısını aldım geldim. Getirdiklerimi Efendimiz’in önüne koyunca ‘Ev halkına ne bıraktın?’ diye sordu. Ben de ‘Bir şeyler bıraktım’ dedim. ‘Ne bıraktın?’ diye tekrarladı sorusunu. ‘Bu getirdiğim kadarını’ diye cevap verdim. Yine Ebu Bekir’i geçememiştim, çünkü O, sahip olduğu her şeyi getirmişti. Efendimiz’in ‘Ev halkına ne bıraktın?’ sorusuna da ‘Allah ve Rasülünü’ cevabını vermişti. Bunu görünce Onu asla geçemeyeceğimi anladım.”
Abdullah b. Mesud hazretleri anlatıyor: Sadaka ayeti nazil olunca hamallık yapıp bir şeyler vermeye çalışıyorduk. Çarşıya-pazara gidip sırtımızda eşya taşıyor, ücretini alır almaz da vermeye koşuyorduk. Durumu olup çok verenler de olurdu. Yine bir gün Efendimiz ensar ve muhacirinin himmetine baş vurdu. Ya bir yere seriyye gönderecekti de ordunun teçhizi için, veya başka bir ihtiyaç için “verin!” diyordu. Efendimiz’in teşvikleri karşısında Hazreti Abdurrahman b. Avf, her zamanki civanmertliğiyle ortaya çıktı. “Ya Rasülallah!” dedi, “Bende dört bin dirhem var, kabul buyurunuz.” Efendimiz çok memnun kalmıştı, hayır duada bulundu. Bu arada verenler veriyor, herkes bu hayır kervanına katılmak istiyordu. Bunlardan birisi de ensardan fakir bir müslüman olan Ebu Akil idi. İki avuç hurmasından başka bir şeyi yoktu. Bir avucunu ailesine ayırdı, diğerini de himmet mallarının içine kattı.