Yozgat Çamlığı Milli Parkı’nda düzenlenen etkinliğe TEMA Vakfı Yozgat İl Temsilcisi Abdullah Abdülkadir Karaduman, Genç TEMA Başkanı Merve Selcan Akgül, Genç Yeşilay Başkanı Eda Aydın, yönetim üyeleri ve 50 gönüllü katıldı.
TEMA Merkez İlçe Sorumlu Yardımcısı Alperen Yüce liderliğinde yapılan etkinlikte, gönüllüler Yozgat Çamlığı Milli Parkı Göl Kafe önünde buluşarak belirlenen rota üzerinden 10 kilometrelik doğa yürüyüşü yapıldı.
İl Temsilcisi Abdullah Abdülkadir Karaduman ve Etkinlik Lideri Alperen Yüce tarafından katılımcılara kar kuyuları, seyir terası, doğal yaşlı çamlar hakkında bilgiler aktarılarak çeşitli oyunlar oynatıldı. Ali Ersever tarafından gönüllülere Akdağmadeni Salebi ikram edildi.
“MİLLİ PARKIMIZI TANITTIK”
Etkinliğe liderlik yapan Alperen Yüce, “Etkinliğimizde bu rotayı oluşturma amacımız hem Yozgat'ın doğal güzelliklerinin bir yansıması olan Çamlık Milli Parkı’nı tanıtmak hemde gençlere doğa sevgisini aşılamaktır. 50’nin üzerinde gönüllümüzle beraber keyifli bir etkinliği geride bıraktık. Yozgat Çamlığı Göl kenarından başlayan rotamız Milli Parkların zirvesine kadar devam etti. Yozgat Çamlığı zirvesi olan seyir terasında bol bol fotoğraf çeken gönüllülerimiz, muhteşem manzaranın tadını çıkardılar. Sonrasında doğal yaşlı çamları ve kar kuyularını gönüllülerimize anlattık. Yürüyüş esnasında gönüllülerimizle yaban hayatı, doğanın önemi ve insanlara sağladığı faydalar, biyolojik çeşitlilik, iklim değişikliği konularını konuşarak yürüyüşümüzü tamamladık” dedi.
“ETKİNLİKLER DÜZENLİYORUZ”
Talepler doğrultusunda okullarda eğitimler düzenlendiklerini belirten Yozgat Bozok Genç TEMA Topluluğu Başkanı Merve Selcan Akgül, “Genç TEMA topluluğu olarak eğitim gönüllüleri grubumuzla talepte bulunan okullarda eğitimler ve etkinlikler düzenliyoruz. Yozgat Çamlığı Milli Parkı’nda ve Akdağmadeni Ormanlarında doğa yürüyüşü yaparak çeşitli eğitsel oyunlar ile verimli ve eğlenceli zaman geçiriyoruz. Meşe palamuttu toplama etkinlikleri yapıyoruz. Burada toplanan meşe palamutları ile okullara gidiyor ve meşe tüplemesi yapıyoruz. Böylece doğa sevgisini yaşayarak öğretiyoruz. Doğada el işçiliği atölyesinde doğada bulunan materyalleri kullanarak çeşitli ürünler elde ediyoruz. Topluluk olarak amacımız doğaya çevreye farkındalık oluşturmak ve doğa sevgisini bireylere aşılamak” şeklinde konuştu.
“BAĞIMLILIKLA MÜCADELEMİZ SÜRÜYOR”
Yeşilay olarak bağımlılıklarla mücadele ve sağlık yaşam için çalışmalar yürüttüklerine vurgu yapan Yozgat Bozok Üniversitesi Genç Yeşilay Topluluğu Başkanı Eda Aydın, “Yozgat Bozok Üniversitesi Genç Yeşilay olarak amacımız üniversite öğrencilerinin vakitlerini daha verimli bir şekilde geçirtmek ve çocukları bilgilendirmek için faaliyetlerde bulunmak, bu faaliyet ve eğlenceli etkinlikler esnasında ise bağımlılıklara karşı farkındalık oluşturmaktır. Bunun için ise eğlenirken bilinçlenmek için bağımsız kitap okuma, stant çalışmaları, konferanslar, sağlıklı yaşama katkı sağlayacak bisiklet turu, voleybol, doğa yürüyüşü, oryantring, teknolojiden uzak olmak için telefonlar masada deyip kutu oyunları, topluluk anlayışımızı aşılayacak film günleri, müzik dinletilerinden faydalanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“TEK GEZEGEN DÜNYAMIZ”
Doğayla uyumlu yaşamaktan başka çarenin olmadığının altını çizen TEMA Vakfı Yozgat İl Temsilcisi Abdullah Abdülkadir Karaduman, “Doğayı korumak, gezegenimizi ve kendi yaşamımızı korumak anlamına geliyor. Evrende içinde yaşam olduğu bilinen tek gezegen dünyamızdır. İnsanların, doğal varlıklar üzerindeki etkilerini dikkate almayan, sürekli büyüme odaklı bir ekonomik anlayışla yaşam kaynaklarını hızla tükettiği ise artık yadsınamaz bir gerçektir. Bugünkü tüketim anlayışı ve ekonomik talepleri karşılamak için 1.8 dünya gerekmektedir. Ne yazık ki, özellikle 1970’li yılların başından itibaren bugünün ve gelecek kuşakların yaşamını, refahını etkileyen bu gidişin durdurulması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu yönde uluslararası girişimler de olmasına rağmen, bu adımların, beklenen hedeflere ulaşılması konusunda yeterli olmadığı görülmektedir. Her yıl 10 milyon hektar orman alanı tahrip edilmekte, 12 milyon tarım arazisi çölleşmektedir. Yıllık karbon salımının ancak yüzde 60’ı doğa tarafından depolanabilmekte, yüzde 40’ı atmosferde birikmeye devam etmekte ve dünya giderek ısınmaktadır. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik kaynaklı sorunlar bugünün ve gelecek nesillerin yaşamını ve refahını olumsuz yönde etkileyeceği gibi, yakın gelecekte ekonomiyi de zora sokacak en büyük problemler arasında yer almaktadır. Bu durum, ülkelerin sürdürülebilir kalkınma konusunda verdiği taahhütleri yerine getirme konusunda başarısız olduklarını göstermektedir. Nitekim 2050 yılında 1.5 derecede tutulması hedeflenen küresel ısınmanın, 2040 yılında 1.5 dereceyi aşacağı tahmin edilmektedir. Bir milyon türün nesli tehlike altındadır. Bu son 10 yıl, atılacak adımlar için kritik bir 10 yıl olarak değerlendirilmektedir” dedi. (Haber Merkezi)
