YERKÖY ilçesinin Ayanoğu Mahallesi Çiçekdağı yolu üzerinde adı 'Devrim' olan bir ilkokul vardı. Adı 'Devrim' olan ama o devrin kıt imkanları ile okula dönüştürülmüş saç barakalarda eğitim gören öğrenciler, sonraki yıllarda ülke yönetiminin çeşitli kademelerinde önemli görevler üstlenip, sorumluluklar almışlardır.  
Devrim İlkokulu, oval, tırtırlı saçtan yere monte edilmiş, zemini ahşap, küçük pencereleri bulunan bir okuldu. O okuldan mezun olanlardan tanıdıklarımın bir çoğu öğretmenlik mesleğini seçti. Sonraki yıllarda Devrim İlkokulu'nun teneke binaları yıkılıp, yerine yenisi yapıldı. Şimdilerde o binada yıkılıp, daha modern olduğu ileri sürülen bina inşa edildi. Eğitim devam ediyor.
Binaları modernleştirmek elbette önemli. Binaların içerisi doldurulamıyorsa, o binalara girip, çıkanların vatana, millete bir katkıları bulunmuyorsa bir anlam ifade eder mi? Etmez. Bir beton yığınından farkı kalmaz. Günümüzde durum bu noktaya geldi. Modern okullar yapıldı. Yeterli ve yetenekli öğretmenlere görev verilmeyince, okullar beton yığınlarından farksız oldu.
Korona virüs salgınının devam ettiği, tırmanışa geçtiği şu günlerde kapalı alanlarda eğitim/öğretimde ısrar edilmesinin mantığını anlamakta zorlanıyorum. Kronik rahatsızlıkları bulunan öğrencilerin uzaktan eğitim alabilecekleri açıklandı. Eğitim planlamasının yerel yönetime bırakılıp, bina yerine okul dışında eğitim almaları sağlanamaz mı? Uzaktan eğitim yaygınlaştırılıp, öğrenciler günün belirli saatlerinde yüzyüze eğitim alıp, daha sonra da evlerinde uzaktan eğitime devam edebilirler/ettirilebilirler. Nedendir bilmiyorum; binada eğitim konusunda gereksiz bir ısrar sözkonusu...