YOZGAT, önemli bir tarım ve hayvancılık bölgesi. Her ilçemizde bir Ziraat Odası var, en güçlü sivil toplum kuruluşlarından birisi olarak kabul ediliyor. 71 Tarımsal Amaçlı Kooperatifin 48 bin 328, 17 Yetiştirici ve Üretici Birliği'nin 7 bin 695 üyesi mevcut. Bunlar Valilik kayıtlarından alınan bilgiler.  
İl genelinde; Süt Ürünlerinde 6, Ekmek üretiminde 126, Et Ürünlerinde 9,  Yumurta Paketlemede 10, Meyve-Sebze işleme- paketlemede 4, Dondurulmuş Gıdada 1, Hububat ve Bakliyat Üretiminde 3, Hazır Yemek, Tabldot Yemekte 21, Şeker Üretiminde 2, Kuruyemiş ve Çerezlerde 2, Zeytinyağı - Baharat İşlemesi 1, Pastacılık Ürünleri Üretiminde 54, Bal, polen, arı sütü ve temel petek üretimi ve ambalajlamada 1, Gıda ile Temas Eden Maddelerde 4, Un üretiminde 8, Yem'de 6, Unlu mamuller üretiminde 107 tesis bulunuyor. 
Çiftçilerin üye olduğu sivil toplum kuruluşları ile yapılan üretimi pazara sunan sanayi türü işletmeleri karşılaştırdığımız zaman ortaya çok ciddi bir tezat çıkıyor. STK'ların üye sayılarını dikkate aldığımız zaman Yozgat nüfusunun önemli bölümünün tarım ve hayvancılık alanında faaliyet gösterdiğini söyleyebiliriz. Gelin görün ki; Üretilenin pazarlanması noktasında bir değerlendirmede bulunduğumuzda ise, çok cüzi bir bölümünün işlenip, pazara sunulduğunu görmekteyiz. 
Bu kadar dağnık bir yapılanma, örgütlenme içerisinde üretenin girdi maliyetlerini düşürmek mümkün mü? Bu kuruluşlara üye olmak bir bedel gerektiriyor. Bu bedel üretimle karşılanıyor. Yani üretim maliyetlerine aidatlarda ekleniyor. Tarım sektörünün iyi bir yapıya ihtiyacı var. Aksi takdirde çiftçinin iki yakası bir araya gelmez.