Geçtiğimiz günlerde güleryüzleri, misafirperverlikleri, asalet ve cömertlikleri ile gönüllerimizi fetheden Aksaraylılara misafir olduk. Havası, toprağı, nimetleri, iklimi, rakımı, mineral değerleri, morfolojik özellikleri, florası, faunası, bireysel ilişkileri, tarihi duyarlılıkları, geçim kaynakları, şivesi, kültürel yapısı ve kendine has tüm zenginlikleri ile imrendiren bu şehrin; hepsi has karakterli, özü, sözü, vefası ve faziletiyle güven veren insanları var. Anlıyoruz ki, Yunus gönüllü insanların bu topraklardan çıkması tesadüf değil. 

Biliyorsunuz ki, bölgelerin kendine özgü renkleri, desenleri, endemik türleri ve belirleyici özellikleri vardır. Fark ve kaliteyi ortaya çıkaran bu unsurlar şehre unvan formatında algılanırken, üzerinde yaşayan değerlerinede aidiyet duygusu aşılamakta. Coğrafya ve iklim yörelerin karakterlerini şekillendirirken kaderin güzellik ve güven adına en yüksek puanı Aksara’ya verdiğini görüyoruz. Aksaray’ın, fakirinden zenginine, milletvekilinden işsizine, çobanından çiftçisine, esnafından-köylüsüne, okumuşundan ümmisine hepsi de birbiriyle cömertlik ve güleryüz yarışındalar. O kadar asil soylu insanları varki, kimin sofrasına konuk olsanız, hanesine teşrifinizden duyduğu memnuniyetle tatlı dil, iltifat ve ikram bombardımanına tutuluyor, konuk kimliğinizle başlarına taç oluyorsunuz.

Aksaray ve Aksaraylıları anlatmaya sayfaların yetmeyeceğini biliyorum. Bu şehri birkaç cümleyle tarif etmek gerekirse, yorgun kervanlara sıcak yuva, korunaksız tüccarlara güvenilir kapı, fakire-fukaraya uzanan en merhametli el, yürekten dost selamı, insanındaki samimiyet ve sadakat, herkese gönül zenginliği ile kurulan cömert sofralar ve yine gönül sıcaklığında yansıyan güler yüz…..İşte bunların hepsinin toplamına Aksaray deniliyor. Yani Mekke, Medine, Kudüs ve Yozgat’tan sonra 5’inci kutsal şehir..

Gizemi, heybeti ve efsaneleriyle şehrin sembolü olan volkanik Hasan Dağı; faal olduğu dönemlerde  püskürttüğü küf ve lavlarla yaşayan insan ve diğer canlılara ne kadar ızdırap ve ölüm olup yağdıysada, şimdi yakıp yıktığı coğrafyanın enkazından Ihlara Vadisi gibi bir cennet doğurmuş. Zümrüt bir gerdanlığı andıran bu tabiat harikasını görenler, tekrar tekrar geldiği halde gönüllerini bu güzelliğe doyuramıyorlar. Kıvrım kıvrım menderes çizerek giden berrak Melendiz Çayında, senkronize figürlerle yüzen balıkları seyretmek, anlatımın kifayetsiz kalacağı ve sadece yaşanıldığında hissedilecek bir durum. Rayihalı meyve-sebze çeşitleri, cami, kilise, havra, tapınak vs gibi inanç merkezleri, şaheser resimler, heykeller ve eşsiz yapılardan oluşan antik hazineleri, yakut yeşillikleri ve tarifi imkansız güzellikleri ile her bir karesi adeta bir efsane… Cennetin yansıyan aksi formatındaki 18 km.lik bu vadi, efsunlu gizemiyle, turistlerin vazgeçilmez güzergahı konumunda. Ayrıca Kapadokya’nın giriş kapısı, görkemli kaleler, konik gövdeli peribacaları ve Ortodosks ikonlarıyla Göremeyi çok geride bırakıyor.

Geçmiş kronolojiye şöyle bir bakarsanız, vilayet kimliği arasıra elinden alınıp çevre şehirlerin ilçesi statüsüne düşürülen bu güzide ilin, eğitimli değerleri, geleneksel motifleri, tarih, kültür, coğrafya ve tüm detay zenginlikleriyle en saygın vilayetlerin bile çok çok önünde yer aldığını görürsünüz. Estetik dekoru, kıraç ama organik toprakları, dürüst üreticileri ve natürel ürünleriyle bölgenin en doğal ve leziz nimetlerine sahipler. İpek Yolunun altın şehri olarak bilinen bu huzur ve güven yuvasını ilçe durumuna düşürmek, akıl sınırlarımızı zorlarken, karar otoritelerinin bakış açısına acaba kıskançlık eksenli bir cezamı diye düşünmüyor değiliz. 

Keyfi ve katılımı yüksek, Aksaray adına güzel mesajlarla süslü I. Uluslararası Ihlara Vadisi Yunus Emre Şiir Şölenine davetle onurlanan ekibin içinde bende vardım. Şehir protokolü, temsile haiz bürokratlar, halk, öğrenciler ve diğer misafirlerin baştan sona ilgi ve hayranlıkla izlediği ve bendenizin sunduğu bu programda, bir çok Aksaraylı değeri derinlemesine tanıma şansı buldum. Hepsininde şehirlerine bir katkı ve katma değer sağlama gayretinde yarış ettiği, yüreklerinin hemşehri aşkı ve Aksaray sevdasında birleştiği aşikardı.

Türk Dünyasının estetik kalemlerinden, saygınlığı ve terbiyesiyle “Şairlerin Hanımefendisi” olarak bilinen Azerbaycanlı hukukçu yazar Gönül ORDUBADİ’nin katılamadığı şölende, lirik şiirin ustaları olarak bilinen İbrahim DÜĞER, Hacı GÜRHAN, Kadir TURAN, didaktik şiir denilince ilk akla gelen Zübeyde GÖKBULUT, Mehmet SARAÇOĞLU, duygu şiirlerinin ünlü isimleri Gülden TAŞ, Dr. Şemsettin KUZECİ, Vedat FİDANBOY ve Şeyhmus ÇİÇEK gibi şairlerin yanında, alanında usta şairler Hasan AKAR, Rasim Yılmaz, Arzu Kabukçu ve Mustafa Berçin gibi isimler yeraldı.

Ayrıca Aksaray halkının dili ve gönlü olarak güzel şiirler yazan ve konukseverlikleri ile hepimizin gönlünde taht kuran Yaşar Akbaş, İshak Pekgöz, Celalettin Satılmış, Bekir Coşkun, Mehmet Çil, Muzaffer Özdemir ve Mustafa Ünsal gibi kıymetli şairlerde sahne aldı. Polis Okulu Müdürü sayın Niyazi Turgay, usta şairleri okulunda ayrıca ağırladı

Kırşehir Kent Konseyi Başkanı Sayın Tahsin ÜÇGÜL ve kültür insanları Osman İLHAN, Eyup TEMUR ve eşleriyle birlikte şehri dolaştık. Diyarbakırlı İşadamı Nihat ÖZDEMİR’de refakat ve ikramlarıyla bizlere üstün konukseverlik gösterdi.

            Aksaray çok temiz ve bakımlı bir şehir. Beyefendiliği ve tevazusuna hayran olduğumuz şehrine sevdalı Haluk Şahin YAZGI bu ilin belediye başkanı. Çalışkan ve üretken kimliğiyle Aksaray’a imrenilir güzellikler katmış. Kenti estetik hizmetlerle şekillendirirken, ulaşıma yönelik deha projeleri, sosyal hayatı düzenleyen nitelikli tesisler, kent dokusuna uygun yapılaşma, gerçeğine en uygun restorasyonlar ve günümüz şartlarına uygun kullanım koşullarıyla her emeğinde bir anlam ve bütünlük yakalamış. Kısıtlı imkanlarına rağmen şehrine seçkin eğitim kurumları, sağlık merkezleri, spor kompleksleri, parklar, rekreasyon alanları ve sosyal donatılar kazandırmış. Tarihe ve geleneksel dokuya çok duyarlı. Mezbelelik durumdaki Zinciriye Medresesi gibi tarih hazinelerini, alanında saygın akademisyenler ve mesleki yeterliliğiyle sahip ustalar getirerek aslına uygun restore ettirip, amacına uygun eğitim kurslarının kullanımına açmış. Tarihi dekora adeta cerrahi dokunuşlar yapıp, gerçek kimlikler kazandırırken, tüm belediyeler ve kültür kurumlarının örnek aldığı seçkin bir belediye başkanı ve kültür adına idol statüsünde bir değer olmuş.

Merkezi yığılmalar, dar sokaklar, kontrolsüz yapılaşma ve düzensiz imar planlarıyla arap saçına dönmüş Aksaray trafiğine çözüm olarak yaptırdığı Efor Alt Geçidi, iddia ediyorum dünyaki tüm mimarların ağzını açık bırakacak cinsten. Demografik yapı, coğrafik konum, geleneksel yaşam ve bölgesel farklıların tamamı düşünülerek herkesi medeniyet güzergahında çağın gereklilikleriyle buluşturan hizmetleri ve sosyo-kültürel projeleri herkesi hayran bırakıyor.

            Başkan YAZGI, hizmet noktalarına Güven KEMERKAYA, Süleyman CANBULUT, Mustafa KARAHANCI ve Serdar BAYDAR gibi çok çalışkan ve isabetli isimler yerleştirmiş. Şova yönelik savurganlıklarla kentini ve  kendilerini kandırmadan, samimiyetle geleceğe yatırım yapıyor. Aksaray için zaruriyet arzeden işleri, kısıtlı bütçelerinin çok üstünde zaman ve emek harcayarak gerçekleştiriyorlar

İl Kültür Müdürü Mustafa DOĞAN ile Belediye Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Tarık GÜMÜŞSOY’da kutsal emekleriyle Aksaray’ı yücelten değerler arasında. Mükemmel bir uyum içinde çalışıyorlar. Her ikiside şehir kültürüne hakim, insan, tarih, coğrafya, demografya, geleneksel yaşam, folklorik değerler ve detay zenginlikleri iyi bilip iyi tanıtıyorlar..

Şehirde çok nitelikli bir basın var. Yaptıkları objektif haber, donanımlı köşe yazarları, spor, sanat, aktüalite, ekonomi ve güncel konuları ile Ulusal gazetelere taş çıkartan ve Aksaraylı olmayanların bile hergün takip ettiği zengin içerikli televizyon, radyo ve yerel gazetelere sahipler. Şehri ve hemşehrileri için sürekli koşuşturan, şahsı, şahsiyeti, beyefendiliği ve duayen kişiliği ile Türk basının en sevilen isimlerinden Sayın Yaşar KARATAY’ın cemiyet başkanlığını yaptığı bu kentte, Aksaray 68 Haber, Yeni Aksaray Gazetesi, Yenigün Gazetesi, Aksaray Egemen Gazetesi, Aksaray Posta, Aksaray GÜNCEL ve Anadolu Ekspres Gazetesi gibi nitelikli bir basın var. Celil ACAR, Ali SÜDEMEN, Mahmut ESGİL, Harun ATALAY, Mustafa AVCU, Ali GENÇ, Bilal BÖLÜKBAŞI, Erdal KARA, Nazmi ÇALIŞKAN, Yasin CAN ve Oğuzhan DEMİRAY gibi güçlü kalemleriyle usta yorumlar yapan duayen basın emektarları Aksaray adını sürekli yüceltiyorlar.

Cemiyet Başkanı Yaşar KARATAY, ince ruhlu, nezaket sahibi, tevazu ve saygı abidesi çok güzel bir insan. Şehri ve hemşehrileri için sürekli koşuşturuyor. Yenilikleri takip ederken, imkanlarını şehir gerçekleriyle yorumlayıp, bilgilendiren, yönlendiren basın çizgisinde örnek hizmetler üretiyor. Haber ujlaştırdığı çevrelerin Aksaray adına analitik düşünerek isabetli kararlar vermesine yardımcı oluyor. Ayrıca, kalvuzluk ettiği medya ve yönettiği basın kadrolarıyla şehrin her yerinde ve tüm insanların gönüllerindeler. 

Başkanlığını Yusuf Kenan İLERİ’nin yaptığı ve yönetiminde Ali DALKILIÇ, Meram KALYON, Vahide ERUZ Erol ÇETİN, Recep GEMİCİ, Alaaddin DOYGUN, İbrahim KİPER, Osman ÖZKAN ve Refet ÖGE gibi Aksaray sevdalılarıyla Ankara’da faaliyet gösteren Aksararaylılar Kültür Derneği şehirleri için Başkanı ve Yönetim kurullarıyla adeta birer milletvekili gibi çalışıyorlar. Siyaset, ticaret, bürokrasi, eğitim, sosyal projeler ve istihdam gibi bir çok alanda, devlet destekleri ve kalkınma projelerinin takibinde olup, Aksaray adına sağlanabilecek avantajlı imkanlara ortak olmak, pasta dağıtımında en büyük dilimi Aksaray adına kapabilmek amacıyla çok samimi emek harcıyorlar. Bu amaçlar doğrultusunda devletin eğitim, tarım ve hayvancılık başta olmak üzere bölgesel teşvik politikalarını dikkatle izleyip, hemşehrilerinin refahına yönelik istek ve amaçlarını kurumlara Aksaray haritasından köy köy düşünerek öneri sunuyorlar.

Aksaray gönlünü, Aksaray ürünlerinin hilesizliğini, güzelliğini, kalitesini, insanının emeğini, dürüstlüğünü dernek olarak dünyaya duyururken, Ankara bürokrasisinden, siyasilerden, sivil toplum örgütlerinden ve işadamlarından Aksaray’a teşvik, yatırım, tanıtım, istihdam ve yapılması gereken tüm kamusal ve sektörel hizmetler için insan üstü gayretlerle yılmadan destek istiyor, projeler sunuyor, uğraşıyorlar.

Aksaray’ın sıcak kanlı, candan konuşan, samimiyeti yüzlerine yansımış tevazu abidesi insanlarına hepimiz hayran kaldık. Cenab-ı Allah nerde zarif, ince ruhlu, erdem ve asalet sahibi bir kulu varsa sanki seçip bu mübarek topraklara yerleştirmiş. Hepsi birbirinden cömert, misafirperver, milli ve manevi duyguları yüksek, kadirşinas değerler. Dünyanın en kıymetli şehrine ait olduklarının bilinciyle geleneksel yapı ve büyük-küçük hiyerarşisine itaatle bağlılar. Birbirlerine ve misafirlerine eşsiz bir sevgi yansıtırken, görgü ve saygı eksenli vefa sergiliyorlar.

Bu şehir ve insanları, kalitelerindeki azametleri, fazilet ve tevazularındaki yücelik, paylaşım ve himayedeki samimiyet, dostluktaki sadakat ve yardımlaşmadaki erdemli şahsiyetleriyle hem dünyada hem gönlümde bir numara oldular. Helal ekmekleri, bereketli doğaları, zümrüt coğrafyaları ve misafirperver gönülleri hürmetine, Cenab-ı Allahın bereketle süslediği Aksaray, onurlu, omurgalı, vatansever ve dürüst insanlarıyla Türkiye’nin yüzünü her yerde ak ediyor. Sevginin, bereketin, lezzetin merkezi aziz ve asil soylu Aksaraylıların ebediyete intikal etmiş tüm geçmişlerine Allah’tan rahmet, yaşayan birbirinden kıymetli değerlerine sağlık, afiyet ve uzun ömürler diliyorum. Milli ve manevi değerlerimize özünden bağlı örnek kişilikteki vatansever çocuklarınızın, layık oldukları en yüksek makamlara gelmesi temennilerimle Dünyanın her yerindeki Aksaraylılara sonsuz sevgi, muhabbet ve hayranlıklarımı, en güzel ve en samimi dualarımı gönderiyorum.