YOZGAT'ın Sorgun ilçesindeki Şeker Fabrikası'nın da içerisinde bulunuduğu 14 fabrikanın özelleştirme adı altında satışı gerçekleştirilmek üzere yola çıkıldı. Geçtiğimiz günlerde bir toplantıda, 'Hükümetin kararı, belki satılınca Yozgat açısından daha iyi olacaktır! Kim bilebilir?' şeklinde bir yorum yapıldı. Tam tersini de söylemek mümkün. Hele önceki örnekleri gözümüzün önüne getirdiğimiz zaman. Yapılacak özelliştirmenin sonucu, üretimle ilişkisi kesilmiş bir beton yığını olabilir... 
Daha bir çok farklı görüş ve düşüncelerde olabilir. Ancak, amaç 'bağcıyı dövmek' yerine, 'üzüm yemek' olunca, 'fala bakar' gibi, varsayımlar üzerinde durmak doğru bir yol gelmiyor. Hele bir de 'vurun abalıya' anlayışı devreye girdiğinde, bilgi kirliliği hepimizin gözünü kör ediyor. İnatlaşmalar başlayır. 'Benim dediğim olacak!' anlayışı ön plana çıkartılıyor/çıkıyor...
Milli Gazete'nin haberine göre, Özelleştirme İdaresi tarafından 2004 ve 2016 yıllarında özel sektör kuruluşlarına, 'şeker fabrikalarının özelleştirilmesi yol haritasını belirlemek' üzere iki ayrı rapor hazırlatmış. İkincisinin akıbeti meçhul. İlk raporda ise, fabrikaların 'halk modeli' ile satışını öngörüyormuş. Doğrusu da bu...   

ÇİFTÇİYE GÜVEN...

Şeker Fabrikaları'nın hammaddesini üreten çiftçi. Fabrika bu çiftçilerin üyesi olduğu birliklerle ortak bir çalışma ile işletilirse ne olur? Fabrika devletin, işletmesi çiftçinin. Bu durumda sorun da kalmaz. 'Fabrikanın akıbeti ne olacak?' soruları da sorulmaz. Ama fabrikalar açık artırmaya çıkartılıp, mülken satışları yapıldığında akıbeti konusunda kimse garanti veremez. 5 yıllık sürenin sonunda fabrikaların donanımları satılır. Binaları yıkılır. Yerine çok katlı, üretime endeksli olmayan binalar dikilir. Kimsede 'gıkını' çıkartamaz. Engel olamaz/olamamıştır. Tekel örneği ortadadır...
BU ISRAR NİYE?..

Milli Gazetesi'nin haberinde Özelleştirme İdaresi tarafından hazırlattırılan ikinci raporda da, 'halk modeli ile özelleştirilme yapılmasının uygun olduğu' yönünde görüşün benimsendiği ileri sürülüyor. Bu nedenle de raporların herkesten gizlendiği iddiasını savunuyor. Hal böyle olunca, 'neden?' soruları, akla geliyor...
Fabrikaların özelleştirilmesinin ardından kapatılmayacağı ileri sürülüyor, Özelleştirme İdaresi tarafından. İnandık. O halde hazırlattırılan raporlar neden gizleniyor? Bu raporlar, gizli tutulacak ise, neden bu milletten alınan vergilerle raporlar hazırlattırılıp, tozlu raflara havale ediliyor? Daha bir çok soru, birbirini kovalıyor. Bu kovalama sonucunda da, 'Fabrikalar özelleştirilecek. Pancardan şeker üretimine nokta konulacak. Bunun yerine daha ucuz, ama sağlık açısından zararlı tatlandırıcılar devreye sokulacak' görüşü kabul görüyor...