Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi kızı olarak tanınan Zehra Aylin'in hayatı, zor bir çocukluk dönemi ve trajik bir sona işaret ediyor.
YETİMHANE GÜNLERİ VE ATATÜRK İLE TANIŞMA
Zehra Aylin, dört yaşında babasını ve beş yaşında annesini kaybederek çocukluk yıllarını zorlu koşullar altında geçirdi. Kendisinden bir yaş küçük kardeşi Nuriye ile birlikte Amasya Dar'ul Eytamı'na (Yetimler Yurdu) yerleştirildi. 1924 yılında Atatürk, Amasya’yı ziyaret ettiği sırada Dar'ul Eytamı’nı da ziyaret etti. Atatürk, Zehra’nın zeka ve güzelliğinden etkilenerek onu yanına Çankaya Köşkü’ne aldı. Zehra, burada özel öğretmenler tarafından eğitim gördü ve Atatürk'ün yanında büyüdü. Atatürk, Zehra’yı manevi kızı olarak benimsedi ve ona büyük bir sevgi besledi. Zehra da Atatürk’ü çok seviyor ve ona derin bir bağlılık duyuyordu.
TRAJİK KAZA VE SONRASI
Zehra Aylin, 1935 yılında Fransa'da gerçekleştirdiği bir tren yolculuğu sırasında trenden düşerek hayatını kaybetti. Bu trajik olay, Atatürk’ü ve tüm Türkiye’yi derin bir üzüntüye boğdu. Zehra Aylin'in ani ölümü, sadece ailesi ve yakın çevresi değil, ülke genelinde büyük bir yasla karşılandı.
Zehra Aylin’in yaşamı ve ölümü, Atatürk’ün manevi kızı olarak sahip olduğu özel yeri ve Türkiye'nin tarihindeki etkisini hatırlatıyor. Onun hayatı, hem bir trajedi hem de bir ulusun tarihe adını yazdırmış bir evlat olarak anılacaktır.
