Dünyada artan jeopolitik gerginlikler, merkez bankalarının altın alımlarına yönelmesine sebep olurken, Türkiye 2024 yılı itibarıyla Hindistan ve Çin'i geride bırakarak en çok altın alan ülke konumuna yükseldi. Altın ve para piyasaları uzmanı İslam Memiş, bu süreçte altının seyrine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Küresel düzeyde büyük savaş riskinin yükseldiği bir dönemde, Türkiye'de altın alımlarına olan ilginin de arttığı gözlemleniyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, son bir haftada altın rezervlerini 2 ton artırarak toplamda 744 tona ulaştı. Merkez Bankası'nın rezervleri içinde altının payı ise yüzde 41 olarak belirlendi. Türkiye’nin altın rezervlerini sürekli artırması, yatırımcılar ve ekonomi çevreleri tarafından merakla takip ediliyor.
İslam Memiş, birçok ülkenin altın rezervlerini artırmasının ardındaki nedenleri şu şekilde açıkladı: “Savaşa hazırlık, dijital paralara geçiş ve doların tehdit olarak görülmesi, ülkeleri altın alımına yöneltiyor. Altın, sınırlı bir varlık. Bu nedenle dünyanın fiziki altına olan ihtiyacı giderek artmakta, yer altındaki altın madenleri ise her geçen gün tükeniyor. Türkiye, bu nedenle her fırsatta altın almaya devam edecektir.”
Memiş, yıl sonuna dair tahminlerini de paylaştı: “Gram altının yıl sonu değeri 3 bin ile 3 bin 500 TL aralığına yaklaşacak. 2024 yılında altın, adeta bir 'altın çağ' yaşayacak. Bugüne kadar elde edilen yükselişler, yatırımcılarını sevindirdi. Gram altın, yıla 2 bin 50 TL seviyesinden başlamışken, günümüzde 2 bin 865 TL'ye ulaşmış durumda. Bu yükseliş her ay yeni bir rekorla devam edecektir.”
Memiş, yatırımcılara da önemli tavsiyelerde bulundu: “Altın yatırımcısı, fiyat yerine miktara odaklanmalı. Çünkü fiziki altına ulaşmak giderek zorlaşacak. Türkiye'de son 25 yıldır en fazla kazandıran yatırım aracı altın olmuştur; getirisi yüzde 8 binden fazla. Ağustos ayında da yüzde 4.1’lik bir getiriyle en çok kazandıran yatırım aracı olmayı başardı ve bu getiriyi sağlamaya devam edecek.”
Sonuç olarak, Türkiye’nin altın alımlarındaki artış, sadece iç piyasada değil, global düzeyde de dikkat çekici bir gelişme olarak öne çıkıyor. Uzmanların öngörüleri, önümüzdeki dönemde altının değerinin daha da artabileceğini işaret ediyor.