HİCRİ 1 274/6 Miladi 1857 de, Yozgat vilayet merkezi idi. Ankara ise Bozok Vilayetine bağlı Sancak olarak yer alıyordu. 1864 yılında ilan edilen “Vilayetin Teşkilat-ı Esasiyesi Nizamnamesine” göre, Anadolu ve Rumeli’de yeni vilayet merkezleri teşkil edilmiş, Ankara sancağına bağlanmıştır. 
İlk Seferberlik 1876 da Yaşandı; Halk dilinde 93 Harbi olarak lanse edilen; 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi öncesinde Yozgat Ankara, Kırşehir ve Kayseri’den 179  bin asker1876 yılında silahaltına alınarak Anadolu topraklarında eli iş tutan yiğitlerimiz cephelerde can vermiş, adı geçen vilayetlerde nüfus yarı yarıya erimiştir. Demem o ki, Yozgat, Kayseri, Kırşehir ve Ankara tıpkı 1914 yılında ilan edilen Seferberliğin ilkini 1876 yılında yaşamış, Silahaltına alınmayan Gayrı Müslimler ise üremeye, üretmeye devam etmişler, Osmanlı Devletini yıkmak ve parçalamak için ellerinden geleni fazlasıyla yapmışlardır. 
6 Ocak 1893 ayaklanması öncesi Yozgat İhtilal Cemiyeti üyelerinden Kebabcıyan Sinekerim, Abkaryan Ohannes, Kalıpçı Moşo ve Kökeroğlu Kazaros Merzifon’a giderek Burası çok önemli!, “Mete” takma adını kullanan Tomayan Karabet’in başkanlığında yapılan bir toplantıya katılmışlardı. Bu toplantıya Amasya, Tokat ve Sivas bölgelerinden takma isimlerle ihtilalciler de iştirak etmişlerdi. Toplantıda; Tomayan Karabet,  Avrupalıların “Ermeniler beylik istiyorlar ise bu halde olamaz. Onlar büyücek bir gaile çıkarmalıdırlar. Bazıları kesilmeli, asılmalı, İslam dinine girerek bu ateşle yanmalı ki biz de o vakit içine girip bunların maksatlarını öğrenmeye çalışalım. Yoksa meydanda bir şey yok iken bir şey olamaz” dediklerini komitacılara anlatarak, amaçlarının bu müdahaleyi gerçekleştirmek olduğunu söylemişti. Komitacıların bulundukları bölgede nasıl davranmaları gerektiğine dair talimatlarda bulunduktan sonra, İhtilal Cemiyetinin yazılı emirlerini sonradan kendilerine gönderileceğini ve emirlere göre hareket etmeleri gerektiğini söyleyerek, temsilcileri memleketlerine göndermişti.
Merzifon’daki bu toplantıdan üç-dört ay sonra Küçük Ermenistan Hınçakyan İhtilal Cemiyeti adına Londra’da basılmış Ermenice nizamnamesi ile komitacıların bölgelerinde yapacaklarını anlatan talimatnameler Yozgat’a ulaşmıştı. Yozgat İhtilal Cemiyeti üyeleri korktukları için bu talimatnameyi dağıtmayı bir süre için ertelemek istemişlerse de, Tomayan’ın gönderdiği bir mektupla, komite üyelerini ölümle tehdit etmesi üzerine talimatnameleri dağıtmaya mecbur kalmışlardı.
Tomayan Karabet, Yozgat’taki haberleşmelerini Kebabcıyan Sinekerim ve Moşo ile yapmakta, bunlara Yozgat Ermenilerine dağıtılmak üzere Hınçakyan adında bir gazete de göndermekteydi. Tomayan, 6 Ocak 1893 hadisesinin hazırlandığı bir dönemde yine Yozgat’tan bir temsilci istemişti. Yozgat Ermenileri Meclis-i Cismanisi ihtilal konusunda bir toplantı yaparak Merzifon’a Misak’ın gitmesi kararını almıştı. Bu karar, Arslanyan Ebrem tarafından Misak’a Yozgat Ermeni kilisesinin bir odasında tebliğ edilmişti.
Merzifon’a giderek 6 Ocak 1893 tarihinde duvarlara yapıştırılan ve halkı hükümete karşı ayaklanmaya davet eden yaftaları Tomayan Karabet’ten alan Misak, bunları dönüşünde Ebrem Ağa’ya teslim etmişti. Ve beş-on gün sonra da yaftalar, duvarlara yapıştırılmıştı.
Bu iki kişinin ifadeleri Merzifon merkez olmak üzere ihtilal komitesinin nasıl çalıştığını göstermektedir. Misak’ın, Yozgat Ermeni Millet Meclis-i Cismanisi’nin kendisinin Merzifon’a gitmek konusunda karar verdiği şeklindeki ifadeleri Yozgat’taki örgütlenmenin boyutlarını da göstermektedir. Merzifon’dan Hıncak gazetesinin gönderilmesi bu örgütlenmede etkili olmalıdır. Diğer taraftan örgütlerin hücre yapılanması ile organize oldukları Misak’ın ifadeleri ile de teyit edilmiştir. Eğer bir heyet ortaya çıkarılır ise diğer heyetler görevlerini devam ettireceklerdi ki; “ikinci Yozgat Ermeni hadisesi 1915 yılında bu heyetlerin yok edilememesinin bir sonucunda gerçekleşmiştir”.
Misak’ın ifadesinde yer alan bir husus Merzifon’da bir toplantı yapıldığı konusunda idi. Gerçekten de Merzifon İhtilal Cemiyeti lideri Karabet Tomayan başkanlığında 25, 26 ve 27 Eylül (1892) günlerinde Yozgat, Sivas, Tokat, Amasya, Kayseri, Çorum, Sungurlu, Gemerek ve Hacıköy “Çekerek” delegelerinden (Ermenilere göre mebuslarından) oluşturulan bir Meclis Ermeni bağısızlığını temin etmek için bir takım kararlar almıştı. Nitekim bu kararlar özetle şu şekilde idi:
1- Ekimden itibaren aidatlar (vergiler) ödenecek.
2- 1893’den itibaren Hürriyet isminde bir gazete çıkarılacak.
3-   Kasım’dan itibaren her şube silah almak üzere merkeze para gönderecek.
4- Her şube idare merkezinde komite parasıyla alınmış bir at bulunduracak.
5- Nizamnamenin birinci faslının altıncı maddesinde her aza kendi kesesinden silahlanmalıdır. Bu sebeple bir altıpatlar ve bir süngü tedarik etmelidir.
İhtilal hazırlıklarında bulunan sözde Meclis ve İhtilal Cemiyeti’nin faaliyetlerine destek sağlamak amacı ile Tomayan görünüşte bir hastane yapılması amacı ile  Lucie adındaki İsviçreli karısını para toplamak için İngiltere ve Fransa’ya göndermişti. Bu kadın yaptığı çalışmalar sonucunda 3.000 İngiliz lirası yardım toplamıştı.
Merzifon İhtilal Cemiyeti belirtilen toplantıdan sonra karışıklık çıkarmak amacı ile beyannameler asmak kararını vermişti. Bunun için Merzifon’da basılan yaftalar 1 Ocak’ta birçok şehir ve kasabaya gönderildi
İlk isyan girişimi Kayseri, Develi, Yozgat, Çorum, Merzifon, Aziziye, Tenüs ve Gemerek kasabaları ile diğer bazı kasaba ve köylerde 25 Kanun-ı evvel 1308/ 6 Ocak 1893 Cuma gecesi aynı anda gerçekleşmiştir. 6 Ocak Cuma gecesi bütün camilerin kapısına Türkçe olarak asılan ilanlarda Ermenilere karşı cihat ilan edileceği, mallarının yağmalanacağı ve hepsinin kılıçtan geçirileceği bildiriliyordu. Yapıştırılan yaftaların altına Vatansever İslamlar Komitesi adı yazılmış bu şekilde Ermenilerle Türklerin birbirlerine karşı infiale kapılmaları sağlanmaya çalışılmıştı.
Sadaret tarafından hazırlanan bir raporda, yaftaların mahiyetinin Atina’da tab olunan Hıncak gazetesinin 1892 Temmuz’unda neşrettiği beyannameler mündericatının aynı olduğu ve bu yaftaların Merzifon’da bulunan “Sklostil” adlı matbaa vasıtası ile çoğaltıldığı ve Tomayan ve Kayayan eli ile de şehirlere dağıtıldığı bildiriliyordu. Olay üzerine yapılan Derevenk manastırında yapılan aramada da Ermenilerin olayı abartacakları bilindiğinden Kayseri Ermeni muteberanından Bedros Mizakyan ve Bedros Kalpakcıyan güvenlik kuvvetlerinin yanında bulunmuşlardı.
Merzifon İhtilal Cemiyeti bu şekilde faaliyetlerini devam ettirirken Kayseri’ye Hınçak Komitesi üyelerinden İstanbullu Andon Reştoni adındaki şahıs gelmişti. Bu şahıs bir süre Kayseri’de ve Everek’de “Develi” faaliyetlerde bulunarak daha sonra Deverenk’de Rahip Danyel ile yıkıcı faaliyetlerine devam etti. Bu şekilde İhtilal Komitesi’nin Merzifon ve Deverenk’de bulunan çeteleri planlı bir şekilde suçlarını işlemeye başladılar.
Çete üyelerinden Aşçı Parsih oğlu Gülbenk ilk olarak Osmancık postasının yolunu keserek posta sürücüsü ve zaptiyelere saldırdılar.
Gürün’lü Zaropyan Toros, Gülbenk, Kasbar ve Serope adlarındaki çeteciler, Yozgat’a giden postanın korucusu İbrahim ile posta sürücüsünü öldürdüler. Atları, paraları, silahları alındı. Çorum-Merzifon arasındaki Derbend karakolu basılarak Derbend zaptiyeleri öldürüldü.