Uz. Dr. Öykü Deniz Kanbur, bu özel günün, kanserle mücadele eden çocukların ve ailelerinin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, erken teşhisin önemini ve toplumsal farkındalığı artırmak amacıyla kutlandığını belirtti.
Dünya genelinde her yıl yaklaşık 400 bin çocuk, çocukluk çağı kanseriyle mücadele ediyor. Bu hastalık, erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleriyle büyük ölçüde kontrol altına alınabiliyor. Çocukluk çağı kanserleri arasında en sık görülen türler lösemi, beyin tümörleri ve lenfomalar olarak öne çıkıyor.
Uz. Dr. Öykü Deniz Kanbur, yetişkin kanserlerinden farklı olarak çocukluk çağı kanserlerinin sigara, alkol gibi yaşam tarzı faktörlerinden kaynaklanmadığını vurguladı. Bunun yerine, genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve bazı viral enfeksiyonların hastalığın gelişiminde rol oynayabileceğini ifade etti.
Çocukluk çağı kanserlerinde erken teşhisin hayati önem taşıdığını belirten Uz. Dr. Öykü Deniz Kanbur, “Aileleri ve sağlık çalışanlarını uyardı. Uzun süreli ateş, açıklanamayan kilo kaybı, ciltte morluklar, kemik ağrıları, gözde beyaz yansıma, baş ağrıları ve kusma gibi belirtilerin dikkate alınması gerektiğini söyledi. Bu belirtilerin erken fark edilmesi, tedavi şansını önemli ölçüde artırıyor. Çocukluk çağı kanserlerinin tedavisinde kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi müdahaleler sıklıkla kullanılıyor. Son yıllarda immünoterapi ve hedefe yönelik tedaviler gibi yenilikçi yöntemler de umut vaat ediyor. Ancak tedavi süreci yalnızca fiziksel değil, psikolojik olarak da zorlayıcı olabiliyor. Bu nedenle, çocuk hastaların moral desteğe ihtiyacı büyük önem taşıyor” dedi.
Uz. Dr. Öykü Deniz Kanbur, ailelerin, sağlık ekiplerinin ve toplumun desteğinin, çocukların kanserle mücadelesinde büyük bir fark yaratacağını vurguladı.
Kanbur, bu anlamlı günde, kansere karşı mücadele eden çocuklar için umut ışığı olmaya ve onların yalnız olmadığını göstermeye çağırdı.
Kanbur, “Farkındalık yaratmak, erken teşhis oranlarını artırmak ve destek ağlarını genişletmek için hep birlikte hareket edelim” diyerek sözlerini tamamladı.
