SOSYAL medyada kurumların resmi sayfalarını takip ediyorum. Özellikle kamu kurumlarının faaliyetlerini duyurduğu sosyal medya hesaplarına vatandaşlar yorumlarını yazabiliyorlar.
Sosyal medya diyaloga dayalı, iki-yönlü iletişime izin veren bir yapıya sahip olduğundan dolayı, halkla ilişkiler açısından önem taşımaktadır.
Sosyal medyada yöneten ve yönetilenler arasındaki sınır ortadan kalkıyor ve kamusal halkla ilişkiler burada devreye giriyor.
Tabii ki doğru kullanıldığı takdirde…
Vatandaşların kurumun çalışmalarıyla ilgili yaptığı yorumları dikkate almamak, görmezden gelmek, yöneticilere vatandaşların şikayetlerini iletmemek veya vatandaşların yorumlarını silmek doğru bir anlayış değil.
Geçtiğimiz hafta Yozgat Belediyesi’nin Facebook sayfasından yaptığı bir paylaşım ekranıma düştü.
Yozgat Belediyesi'nin bir çalışmasıyla ilgili paylaşım yapılmış ve altına da onlarca vatandaş yorum yazmış. Bu yorumlara şöyle bir göz attım.
Kimisi yapılan hizmeti tebrik ederken kimisi de eleştirilerde bulunmuş.
Bir kadın kullanıcı “Benim yorumum silinmiş” diye yazmış ve sıkıntısını tekrar yazmış.
Evet, daha önce de birkaç kişiden duymuştum.
“Belediyenin gönderilerine yorum yapıyoruz ama siliniyor” diye…
Bu doğru bir uygulama değil.
Vatandaş gönderilerin altına yaptığı yorumlarda çevre temizliğinden de şikâyet edebilir, otopark sıkıntısından da...
Hakkıdır.
Yeri gelmişken yazayım.
Son zamanlarda Yozgatlılar temizlikten şikayetçi. Belediyenin çevre ve kaldırım temizliğine gerektiği kadar önem vermediğini söylüyorlar.
Bunu özellikle esnaflardan duyuyorum.
Ziyarete gittiğim esnaflardan bazıları dükkanlarının önündeki kaldırımları işaret ederek, çevre temizliğinin düzenli yapılmadığını söylüyorlar.
Umarım yetkililer bu konuda bir çalışma yaparlar.
Öte yandan vatandaş Yozgat Belediyesinden daha önce vadedilen projelerin ne zaman başlayacağını merak ediyor.
Yine belediyenin bir projeyle ilgili paylaşımının altında vatandaşlar “Bu da gerekli tabii ki ama artık asıl çalışmalar başlasa” gibi yorumlarda bulunmuşlar.
Belediye gibi kurumların sosyal medya hesaplarına gelen vatandaş yorumları bir rapor haline getirilip yöneticilere sunulmalı.
Bunları duyurmak bizim işimiz değil.
Vatandaş zaten bizlere mesaj atıyor veya caddede, sokakta gördüklerinde sıkıntılarını bize anlatıyorlar.
Benim bundan bir rahatsızlığım yok.
Vatandaş anlatır, ben kaleme alır, kamuoyu ile paylaşırım. İşimiz bu…
Fakat kurumlarda halkla ilişkiler kavramının oturması gerekiyor.
Kurumlar vatandaşların yorumlarını görmezden gelerek, silerek, ciddiye almayarak bir yere varamazlar.
Vatandaştan koparlar.
Sonrasında da yalnız kalırlar.
Vatandaş da haklı olarak; “Orda bir kurum var bizden uzakta, ne yaptığını bilmiyoruz. Zaten bizi dikkate de almıyorlar” diye söylenir.