Sistemle birlikte şirketlerin akaryakıt harcamalarını daha şeffaf bir şekilde raporlaması amaçlanırken, cihazların maliyetiyle ilgili dikkat çeken bir iddia gündeme geldi. Desnet Teknoloji CEO’su Ömer Ekinci, söz konusu cihazın gerçek üretim maliyetinin sadece 5 TL olduğunu öne sürerken, cihazların son kullanıcıya 2700 TL'ye satılmasının, akaryakıt ve araç yönetimi alanında yeni bir maliyet yükü oluşturduğunu belirtti.
UTSS NEDİR VE NE İŞE YARAR?
Geçtiğimiz yıl Türkiye’de kabul edilen yeni düzenleme ile şirketlerin araçlarına alacakları akaryakıtların gider olarak gösterilebilmesi için Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTSS) cihazı takılması zorunlu hale geldi. UTSS, şirketler adına kayıtlı olan araçları tanıyarak, her bir araca ne kadar akaryakıt alındığını kaydedecek ve bu bilgiyi belgelerle doğrulayacak. Böylece, daha önce başka araçlara alınan akaryakıtların, şirket araçlarından biri gibi gösterilmesi engellenecek. Bu düzenleme, vergi usulsüzlüklerinin önüne geçilmesi ve akaryakıt harcamalarının doğru şekilde raporlanması amacıyla hayata geçirildi.
MALİYET FARKLILIĞI VE KAMUOYUNDA TEPKİLER
Her ne kadar sistemin amacı yasal ve şeffaf bir düzenleme oluşturmak olsa da, UTSS cihazlarının maliyeti ile ilgili tartışmalar gün yüzüne çıktı. Araç başına 2700 TL'lik bir ücretle satılan cihazların, yalnızca 5 TL'ye mal olduğu iddiaları, kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açtı. Desnet Teknoloji CEO’su Ömer Ekinci, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, UTSS cihazlarının üretim maliyetinin sadece 5 TL olduğunu ve bunun çok daha yüksek bir fiyatla son kullanıcıya sunulmasının etik olmadığını ifade etti. Ekinci’nin bu açıklamaları, sektör temsilcileri ve şirket sahipleri tarafından dikkatle takip ediliyor.
CİHAZIN FİYATI NEDEN YÜKSEK?
UTSS cihazlarının fiyatının, 2700 TL gibi bir seviyeye çıkmasının sebeplerine dair net bir açıklama yapılmış değil. Ancak, fiyat farkının yüksek olmasının, cihazların üretim, dağıtım ve kurulum maliyetlerinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunda çeşitli spekülasyonlar bulunuyor. Bu durum, şirket araç sahiplerinin yanı sıra, sektördeki teknoloji sağlayıcıları tarafından da sorgulanan bir konu haline gelmiş durumda. Ekonomik kriz ve yüksek enflasyon ortamında, işletmelerin dijitalleşme süreçlerine yönelik ek maliyetler, iş dünyasında önemli bir yük oluşturuyor.
YENİ DÜZENLEME VE SEKTÖR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi, özellikle büyük işletmeler için önemli bir yenilikken, küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) üzerindeki ekonomik etkileri daha fazla hissediliyor. Araç sayısı fazla olan şirketler, her bir araç için 2700 TL ödemek zorunda kalacak ve bu durum, işletmelerin akaryakıt harcamalarının yanı sıra cihaz kurulum ve bakım maliyetlerini de beraberinde getirecek.
Tartışmaların bir diğer boyutu ise, cihazların takılması zorunlu olan araçlar için akaryakıt harcamalarının doğru şekilde kaydedilmesi gerektiği. UTSS cihazı olmayan araçlar için alınan akaryakıt masrafları gider olarak gösterilemeyecek, bu da işletmelerin muhasebe süreçlerinde daha fazla dikkat ve düzenleme gerektirecek. Sistemin amacına ulaşabilmesi için, her bir şirketin bu yeni düzenlemeye uyum sağlaması gerekiyor.
KAMUSAL TEPKİLER VE DEVLETİN ROLÜ
UTSS cihazlarının fiyatlandırması, kamuoyunda büyük bir tepkilere yol açarken, bazı sektör temsilcileri fiyat düzenlemeleri yapılmasını talep ediyor. Kamuoyunda, bu cihazların fiyatlarının aşırı yüksek olduğu ve düzenlemenin amacına hizmet etmediği yönünde görüşler artmış durumda. Şirket sahipleri ve ticaret odaları, fiyat farklarının şeffaflaştırılmasını ve mümkünse daha uygun fiyatlarla piyasaya sunulmasını talep ediyor.
Bu süreçte, devletin de aracı olarak fiyat denetimlerinde bulunup bulunmayacağı, sektördeki en büyük belirsizliklerden biri. UTSS cihazlarının fiyatlandırması ve sistemin etkin bir şekilde işleyebilmesi, sadece büyük firmaları değil, tüm ekonomik yapıyı etkileme potansiyeline sahip.