Ülkücüler hükümetin 12 Eylül'ün acılarını çekmiş, işkenceler görmüş, evlatlarını kaybetmiş insanların acılarını istismar ettiğini ileri sürdüler.
    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Merkez İlçe Başkanı Ethem Sedef, AKP'nin anaysa değişiklik paketinde öne çıkan tartışmalardan birisi 12 Eylül ihtilalini yapanların yargılanmasını sağlayacağı söylenen 15. maddenin kaldırılması olduğunu belirtti.
    Sedef; “Amacı belli bir kesimi etkileyerek kendi çıkarı için yapılmak istenen değişikliklere de evet denmesini sağlama çabasıdır. Çünkü 12 Eylül'de halkımız  değişikliklere bir bütün olarak evet ya da hayır diyecektir” dedi.
    “12 Eylülcülerin gerçekten yargılanacağını zannedip sadece bu yüzden anayasa değişikliklerine evet diyecek olanların nasıl kandırıldıklarını görmeleri için paketin bir bütün olarak referanduma gidiyor olması bile yeterlidir” diyen Sedef; “Milletin vekilinin önüne maddeler mecliste tek tek gelirken milletin kendisin önüne paket halinde gelmektedir.. Ancak yine de 12 Eylülcülerin bu saatten sonra yargılanmaları mümküm değildir.
    Her şeyden önce, anayasa değişiklik paketinin meclis genel kurulunda görüşüldüğü sırada MHP tarafından verilen "bu geçici madde değiştirilirken 12 Eylülü yapanlar sorumlu tutulsunlar ve zaman aşımı kavramından muaf tutulsunlar" şeklindeki önergelerini AKP reddetmiştir.
    Bu da AKP'nin samimiyetsizliğinin en bariz göstergesidir. Grup toplantısında sahte gözyaşları dökerek insanların duygularıyla oynayama çalışmak bu samimiyetsizliğin en büyük örneğidir” dedi.
    1982 Anayasası'na göre ilgili maddenin zaman aşımının 20 yıl olduğu ve üzerinden 30 yıl geçen bir olayın faillerinin çoktan ölmüş olduğunu ileri süren Sedef, açıklamasında şunları kaydetti: “Bu kadar zaman geçtikten sonra olayın failleri bulunmuş olsa bile -ki çoğu ölmüştür- yargılanmaları mümkün değildir.
    Milletin duygularıyla açıktan oynanan oyun da budur. 12 Eylül'de işkenceler görmüş, hayatlarının en güzel yıllarını hapishanelerde geçirmiş birçok insan adına sanki Anayasa değişiklikleriyle 12 Eylül'ü gerçekleştirenlerden hesap sorulacakmış gibi,bir ortam oluşmuş durumdadır.
    12 Eylülcülerin yargılanmalarını engelleyecek bir başka hukuki boyut da Türk Ceza Kanunu'nda bulunan "İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanun hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" maddesidir.
    Yani aslında zamanaşımını ortadan kaldırmak da 12 Eylülcülerin yargılanmasını sağlamaz. Lehlerine olan kanun geçici 15. Maddedir ve dolayısıyla bu madde uygulamada kalır. Yargılamanın önünü kapatacak bir diğer önemli konu ise hukuk kurallarının geriye doğru işlemeyeceğidir.
    Zamanaşımı engeli ortadan kaldırılsa, Türk Ceza Kanunu'nun da ilgili maddesi değiştirilse bile bu sefer de hukukun ileriye dönüklüğü sebebiyle 12 Eylülcüler yargılanamaz.
    AKP'lilerin 12 Eylülcülere yargılama yolunun açılacağı ile ilgili söyledikleri ve söyleyecekleri her şey yalandır ve bu yalan maksatlı söylenmektedir. İktidarın borazanlığını yapan Cemaat ve onun malum gazetesi aracılığıyla yapılan ''eski ülkücü'' yayınlarda bu yalanı her geçen gün daha da pekiştirmektedir.
    AKP her konuda olduğu gibi bu konuda da samimi değildir. Ülkücü Hareketin şerefli mensuplarını ve milletimizi 15. madde yalanıyla kandırmak istemektedir. AKP aldatmanın, kandırmanın ve acıları istismar etmenin peşindedir.
    Ülkücü camianın muhteşem mücadelesinin, hayatlarını kahpe kurşunlarla, işkencelerde ve idam sehpalarında kaybedenlerin vatan, millet ve bayrak sevgilerini kullanan,bunları istismar eden AKP'liler, vatan için verilebilecek en kutlu ve en muhteşem mücadele uğrunda şahadeti tatmanın ulvi önemini asla anlayamazlar.
    Milliyetçi Hareket'in hiç bir mensubu AKP'nin oyunlarına ve istismarlarına referandumdan ''hayır'' geçit vermeyecektir.”

Editör: TE Bilişim