Yeni çocuk sahibi olan anne-babalar hayatlarını yeniden şekillendirir. Uyku, iş, yeme alışkanlıkları, boş zamanlar, tatiller çocuklar için düzenlenir.
    Uzmanlar, "Küçücük kızıma kötü örnek olmamak adına o daha doğmadan sigarasız hayatı tercih ettim. Kızımı mümkün olduğu kadarıyla sigaralı ortamlardan uzak tutuyorum." diyor. 6 buçuk yıl sigara içtiğini belirten bir baba, sigarayı bırakma kararında müstakbel eşine ve sahip olacağı çocuğa haksızlık yapmama düşüncesinin etkili olduğunu söylüyor. Kayaoğlu, sigarayı bıraktıktan sonraki kazanımlarını ise, "Sigarayı bıraktıktan sonra gece uykularım düzene girdi, kötü kokulardan kurtulmuş oldum. Herhangi bir şey olduğunda eşim, 'Sen sigarayı bırakmış bir insansın, bunu mu başaramayacaksın?' diyor. Eşimin bana o konudaki güveni çok güzel." cümleleriyle anlatıyor.
Ebeveynler, yeni aldıkları eşyaya verdiği önemi çocuklarına vermiyor Uzmanlar ise çocuk sahibi olan ailelerin önce anne-baba olduklarının farkına varması gerektiğini söylüyor. Çocuklarda değiştirilmek istenen şeyleri önce anne-babaların değiştirmesinin çocuk eğitiminin olmazsa olmazlarından olduğunu belirten baba, "Elinde sigarası olan bir babanın oğluna 'İçme yavrum bu pis şeyi! Bak ben başladım bırakamıyorum, ben ettim sen etme!' demesi işe yaramaz. Çünkü çocuklar yetişirken, yetişkinlerden kendilerine yol göstermelerini beklerler. Örneklere gereksinim duyarlar. İzleyerek gördüğünden çok hızlı etkilenirler. İnsan bu! Duyduğunu unutur. Gördüğünü hatırlar. Yaptığını hiç unutmaz." diye konuşuyor.
    Anne-babalar çocuklarının yanında nelere dikkat etmeli?
    Aile içi mahremiyete önem verilmeli.
    Evde güzel kelimelerle konuşulmalı, örneğin birine sinirlenildiğinde o kişinin arkasından çocukların yanında atılıp tutulmamalı.
    Üzüntülü durumlar abartılmamalı. Problemle karşılaşıldığında 'Hay Allah! Neyse dur şöyle yapayım, hemen düzelir' gibi olumlu bir hava estirerek çözümlenmeli.
    Bir şeyler önerilmeden ziyade örnek olunmalı, çünkü çocuklar deneme ve taklit yoluyla büyürler.
    Çocuklara nasihat ederken kısa ve öz konuşulmalı, ancak onlarla havadan sudan konuşmalar da ihmal edilmemeli.
    Tatlı ama yaptırımcı ses tonu kullanılmalı, çok azarlayıp bağırmamalı. Aksi halde çocuklar laf arsızı olur.
    Her şeyi birden öğretmeye çalışmamalı. Önem ve uygulamadaki kolaylık sırası tespit edilmeli ve adım adım düzenleme yapılmalı.
Editör: TE Bilişim