İstanbul merkezli Türk bir armatöre ait olduğu öne sürülen Haliç-Equality adlı gemide tam 9 ton kokain ele geçirildi. Uyuşturucunun piyasa değerinin yaklaşık 3 milyar dolar olduğu belirtilirken, operasyonun ardından gözler geminin sahibi olduğu iddia edilen Hüseyin Burak Taflı’ya çevrildi.
HALİÇ-EQUALİTY GEMİ OPERASYONU: AYRINTILAR ORTAYA ÇIKIYOR
İstanbul’dan 12 Kasım 2024 tarihinde yola çıkan Haliç-Equality, önce Batı Afrika’daki Gine Bissau limanına demirledi. Daha sonra Güney Amerika açıklarında yer alan Martinique Adası’na yönelen gemi, Fransız güvenlik birimlerinin radarına takıldı. Fransız Donanması, geminin izlediği şüpheli rotalar ve güvenlik ihbarlarının ardından operasyon için düğmeye bastı.
Operasyon sırasında gemide bulunan 250 paket içerisinde toplamda 9 ton kokain ele geçirildi. Fransız yetkililer, bu operasyonun bölgede bugüne kadar ele geçirilen en büyük uyuşturucu miktarlarından biri olduğunu açıkladı. Ayrıca, geminin "hurda statüsünde" olduğu ve piyasa değerinin yalnızca 200 bin dolar civarında olduğu bilgisi de dikkat çekti.
GÖZLER HÜSEYİN BURAK TAFLI’DA
Fransız basını ve uluslararası medya, geminin sahibi olduğu öne sürülen Türk armatör Hüseyin Burak Taflı’yı mercek altına aldı. İstanbul merkezli olarak faaliyet gösterdiği iddia edilen Taflı’nın, gemi üzerindeki bağlantısının yanı sıra uluslararası uyuşturucu ticaretinde olası rolü araştırılıyor.
Türkiye’de güvenlik birimleri, Fransız yetkililerin gönderdiği raporlar doğrultusunda kapsamlı bir soruşturma başlattı. Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Gümrük Muhafaza Müdürlüklerine gönderilen yazışmalarda, olayın detaylı şekilde incelendiği ve Hüseyin Burak Taflı ile bağlantılı olduğu iddia edilen diğer kişi ve kurumların da takibe alındığı öğrenildi.
GEMİNİN ROTASI VE ŞÜPHE UYANDIRAN DETAYLAR
12 Kasım’da İstanbul’dan hareket eden Haliç-Equality, uyuşturucu ticaretinde sıkça kullanılan Batı Afrika limanlarına uğramasıyla dikkat çekti. Gine Bissau’da yapılan aktarmanın ardından gemi, Güney Amerika’nın uyuşturucu sevkiyatında kilit bir nokta olan Martinique Adası açıklarına yöneldi.
Fransız Donanması, geminin geçmişte de benzer rotalar izlediğini ve potansiyel risk oluşturduğunu belirtti. Operasyon sırasında elde edilen bulguların Türkiye’deki yetkililerle paylaşıldığı, soruşturmanın hem ulusal hem de uluslararası düzeyde yürütüldüğü kaydedildi.
HÜSEYİN BURAK TAFLI HAKKINDA İDDİALAR
Hüseyin Burak Taflı’nın ismi, olay sonrası gönderilen gizli yazışmalarda yer almaya başladı. Fransız Donanması’ndan gelen bilgiler doğrultusunda Türkiye’de başlatılan soruşturmalarda, Taflı’nın geçmişteki ticari faaliyetleri, gemi operasyonları ve uluslararası bağlantıları mercek altına alındı.
Yetkililer, Haliç-Equality gemisinin düşük piyasa değerine rağmen böyle büyük bir uyuşturucu sevkiyatında kullanılmasının, olayın arkasında daha büyük bir organizasyon olabileceğine işaret ettiğini belirtiyor. Hüseyin Burak Taflı hakkında daha fazla bilgiye ulaşılamazken, soruşturmanın derinleşmesiyle yeni detayların ortaya çıkması bekleniyor.
TÜRKİYE’NİN UYUŞTURUCU TİCARETİ İLE MÜCADELEDEKİ ROLÜ
Fransız yetkililerin operasyon sırasında elde ettiği bilgileri Türkiye ile paylaşmasının ardından, Türkiye’nin uluslararası uyuşturucu ticaretiyle mücadele kapsamındaki adımları dikkat çekti. Sahil Güvenlik Komutanlığı, Gümrük Muhafaza ekipleri ve ilgili diğer birimler, gemiyle ilgili bilgileri detaylı şekilde değerlendiriyor.
Türkiye, uyuşturucu ticaretine karşı yürüttüğü operasyonlarda uluslararası iş birliğine önem verirken, uzmanlar bu olayın, deniz ticaretinde daha sıkı denetimlerin gerekliliğini bir kez daha ortaya koyduğunu vurguluyor.
OPERASYON ULUSLARARASI KAMUOYUNDA YANKI UYANDIRDI
Fransız Donanması’nın 9 ton kokain ele geçirdiği operasyon, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Uyuşturucunun piyasa değeri ve olayın boyutu göz önüne alındığında, operasyonun, deniz ticaretinde yasa dışı faaliyetlerin önlenmesine yönelik bir dönüm noktası olduğu belirtiliyor.
Hüseyin Burak Taflı ve gemiyle ilgili soruşturmanın seyri, hem Türkiye’de hem de uluslararası arenada merakla takip ediliyor.