Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, 23 Nisan 2025’te Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin Marmara Denizi’nde beklenen büyük depremi tetikleyebileceğini belirterek, riskin her geçen gün arttığına dikkat çekti.
Marmara Denizi’nde, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Kumburgaz segmentinde gerçekleşen 6.2 büyüklüğündeki sarsıntı, uzmanları bir kez daha endişelendirdi. Depremin ardından açıklamalarda bulunan Görür, bu tür depremlerin bilimsel senaryoları doğruladığını ifade etti.
"KUMBURGAZ FAYI KİLİTLİ, ENERJİ BİRİKTİRİYOR"
Görür, 70 kilometre uzunluğundaki Kumburgaz Fayı’nın sadece 30 kilometresinin kırıldığını, kalan kısmın hâlâ büyük bir enerji biriktirdiğini vurgulayarak, "Bu segmentin kırılması durumunda büyük bir Marmara depremiyle karşı karşıya kalabiliriz" dedi.
MARMARA’DA ÜÇ KRİTİK FAY: İSTANBUL İÇİN RİSK DEVAM EDİYOR
Bölgedeki üç ana fay koluna işaret eden Görür, Adalar, Kumburgaz ve Tekirdağ faylarının İstanbul için ciddi tehdit oluşturduğunu kaydetti. Özellikle Adalar ve Kumburgaz faylarının birlikte kırılması halinde 7.6 büyüklüğünde bir depremin mümkün olduğunu belirten Görür, “1999'dan bu yana her an büyük bir deprem olabilir. Bu olasılık şu anda yüzde 47 civarında” dedi.
"MARMARA’NIN HARİTASINI BİZ ÇIKARDIK"
Bazı akademik çevrelerin “Marmara’da deprem riski kalmadı” yönündeki yorumlarını sert bir dille eleştiren Görür, “Denizi bilmeyen insanlar konuşuyor. Biz Marmara'nın jeolojik haritasını çıkardık, riski bilimsel verilerle ortaya koyduk” ifadelerini kullandı.
291 ARTÇI SARSINTI KAYDEDİLDİ
AFAD verilerine göre, 23 Nisan’daki depremin ardından bölgede 291 artçı sarsıntı meydana geldi. Bu depremlerden 8’i 4 ve üzeri büyüklükte gerçekleşti. Görür, artçıların doğuya kaydığını ve İstanbul’a daha yakın segmentlerde baskının arttığını belirterek, bu hareketlerin daha büyük bir depremin habercisi olabileceğini söyledi.
"DEPREM DİRENÇLİ KENTLER İÇİN HAREKETE GEÇİLMELİ"
Kentsel dönüşümdeki yavaş ilerlemeye de dikkat çeken Görür, “Sadece binaları yenilemek yeterli değil. Altyapıdan halk bilincine kadar tüm bileşenlerle depreme dirençli kentler oluşturulmalı” çağrısında bulundu.
