ŞİŞENİN ALTINDAKİ 
HİSSE BENİM...
Bir arkadaşı, Neyzen Tevfik'i elindeki kiloluk rakı ile Kadıköy Vapur İskelesi'nde yakalar;
-Hani söz vermiştin, içmeyecektin. Bu, ne ? diye sorar.
-''Bir arkadaşla, ortak aldık.'' der Neyzen Tevfik,
-O halde çabuk kendi hisseni yere dök,
-Dökemem...
-Niçin ?
-Çünkü şişenin altındaki hisse benim.
***
BİR TEK KARI EKSİK...
Temel için kız istemeye giderler, Temel'in babası kızı istedikten sonra kız babası sorar;
-Oğlunizin sigarası, içkisi. Kumari, hovardalığü var midur ?
Temel'in babası cevap verir;
-Hepsi de var, bir tek kari eksik. Onu da, alıp gideceğuk.
***
SIKARKEN GİTTİ...
Nasrettin Hoca bir gün yolun kenarındaki derede kedisini yıkıyormuş, yoldan geçen bir arkadaşı;
-Hocam kediyi yıkama, ölür demiş.
Hoca aldırış etmemiş ve kediyi yıkamış, arkadaşı dönüşte hocayı tekrar yolun kenarında ölü kedi ile görünce;
-Hocam, ben size kediyi yıkamayın ölür demedim mi ? deyince, Nasrettin Hoca;
-Ben kediyi yıkarken ölmedi ki, sıkarken gitti... demiş.
***
GÜLENE HİÇ 
RASTLAMADIM...
Arkadaşı Temel'e merakla sordu;
-Biz doğarken dünyaya ağlıyarak geldik ya, gülerekmi gideceğiz acaba ?
-Zannettiğun gibi değil ağabey dedi, Temel;
-Ben çok ölmiş adam gördum ama gülene hiç rastlamadum, hepsinun surati bir kariş asukti...
***
UYUYAMIYAN ADAM...
Psikoloğa giden bir adam derdini anlatıyordu;
-Geceleri uyuyamıyorum efendim, sürekli yatağın altında biri var gibi geliyor. Yatağın altına girip orada uyumayı deniyorum, bu defa da yatağın üstünde biri var gibi geliyor. Adamı dikkatle dinleyen psikoloğ;
-Bu saplantıyı hallederiz, bana haftada 2 kere geleceksiniz. 6 aylık bir tedavi sonrası, sizi iyileştireceğimi düşünüyorum.
Adam sormuş;
-Her viziteye ne kadar ödeyeceğim ?
-Her vizite 200 lira, bu hesaba göre 6 ayda 9.600 lira ödeyeceksiniz.
Adam;
-Tamam, hanım ve çocuklarla konuşup. Hesabımı da yapıp geleyim diye çıkıp gitmiş. Gidiş, o gidiş. Psikoloğ aradan 2-3 ay geçince adamı sokakta yakalamış, sormuş;
-Hastalığınız nasıl oldu?
-10 liraya hallettim demiş hasta.
-Nasıl oldu bu iş ?
-Sizden çıktıktan sonra ilerideki bara gittim, biramı içerken barmene hastalığımı anlattım. ''Karyolanın bacaklarını kes.'' dedi, kestim. Mesele, halloldu.
***
NAL...
Nasrettin Hoca'ya yeni ev yaptıran birisi gelip ''Hocam yeni bir ev yaptırdım, kapısına nazar değmesin diye at nalı çaktırsam faydası olur mu ?'' diye sormuş, Hoca da ''O nallardan her atın ayağında dört tane var ama yine de akşama kadar kamçı yemekten kurtulamıyorlar.'' diye cevap vermiş.
***
AKI
HASTAHANESİ'NDEN
HASTALAR KAÇINCA...
1960'lı yıllar! Elazığ Akıl hastahanesinden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup "Doktor bey ne yapalım?" diye sorarlar. O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey hastahanenin başhekimidir. Mutemet Bey: "Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin" der. Doktor önde birkaç personeli arkasında Kara trencilik oynayarak bütün Elazığ’ı "çuf çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer vagon olurlar. Lokomotif, yani başhekim Mutemet bey yönünü hastahane'ye çevirince tüm kaçan deliler hastahaneye geri dönmüş olurlar. Sorun çözüldüğü için Mülki makamlar ve doktorlar, trencilik oynayıp hastahaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur. Ancak esas sorun akşam yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar; Hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612 kişidir.
***
CAMCI...
Kadının evinde, cam kırılmıştı. Camcıyı aradı, sipariş verdi. Yarım saat sonra, zil çaldı. Kadın megafondan seslendi:
- Kim o ?
- Camcı bea.. Kadın kapıyı açtı ve camın takılacağı yeri gösterdi, beş dakika sonra yine zil çaldı.
- Kim o?
- Camcı bea..
- Yanlışlık var, önce bir camcı gelmişti.
- Düştük bea...