YOZGAT, tarım ve hayvancılık sektöründe önemli avantajlara sahip. Ancak bu avantajların kollektif çalışmalar, sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulamaması nedeniyle zaman içerisinde dezavantaja dönüştü. 

Bir karış toprak için insanların birbirlerini gözünü kırpmadan öldürebildiği bir gelenekten geliyoruz. Bugün o  anlamsız gelenekten vazgeçmiş olunsa bile bir karış toprak her zaman önemlidir. Ekmese, biçmese, üzerine bina dikmese bile bir karış topraktan kimse vazgeçmez. 

Kırsal bölgelerde tarım ve hayvancılık sektörlerinin geliştirilebilmesi için 'Toplulaştırma' anlayışı yerine, kollektif çalışma prensibine dayalı bir modelin geliştirilmesi daha etkin ve verilmi olacaktır.

Herkes kendi tarlasının sahibi olacak ama ortak üretim planlamasıyla ekilip, hasadı yapılacak ürünler kollektif bir çalışma modeli olan imeceyle hayata geçirilecek. Bir köyün toplam arazisinde kaç dekarda ne ekilecek, ne dikilecekse belirlenip, ona göre planlama yapılacak. Ekilen, biçilen, hasad edilen ürünler tek elden toplanıp, il düzeyinde oluşturulacak çatı kurumuna teslim edilecek.  

Üreten, fiilen çalışması karşılığında bir ücret alırken, tarlasından da dekar başına kar payı elde etmiş olacak. Böylece, daha az girdi maliyetiyle çiftçi daha fazla kazanıp, daha çok ve kaliteli ürünler elde etmiş olacak. Kapı önünde tutulan, bir-iki dönüm tarlada kullanılan makinalar sürekli çalışır hale gelecek, köyün ihtiyacını karşılayacak. 

Yozgat pilot bölge seçilip, bu model bir ilçesinde uygulanabilir (mi?)...