Bir kadını neden seversiniz?
Ya da bir kadına hangi özelliklerinden dolayı yaklaşırsınız?
Bir kadın ne tür yönlerinden dolayı erkeğinin kendisini sevmesini ister?
Kadın sadece kadın olduğu için mi bir erkeğin ilgisini çeker?
Kadının duygularının, düşüncelerinin, hislerinin, hazlarının ilgide ki değer ölçüsü nedir?
Ben kadını bir saraya benzetirim. Kadının kalbinden, gönlünden, ruhundan, hislerinden, aklından, fikrinden içeriye girdiğinizde bir saraya girmiş gibi olursunuz. Kadının his dünyasında gezintiye çıktığınızda kendinizi görkemli bir sarayın içerisinde gezinir gibi bulursunuz. Nasıl ki gösterişli ve görkemli bir sarayın ayrı ayrı odaları vardır ve her bir odandan ayrı ayrı ferahlık, içten bir rahatlama, keyif, haz alırsınız. Kadın dediğimiz o görkemli sarayında kendisine has, gösterişli, keyif veren, haz uyandıran odaları vardır.
Başınızı kaldırıp etrafa bakarken gözlerinizi alamaz, başınız döner, duygu ve düşüncelerinizle hisleriniz arasında yolculuk yaparken görkemli sarayın odalarında dolaşır kendinizden geçersiniz. Kadın sizi sarayından içeriye aldığında odalarını siz iştahla gezersiniz.
Her bir odada ayrı bir keyif, ayrı bir zevk ve ayrı bir haz alırsınız.
Siz o sarayda hep davetli listesindesiniz veya her zaman misafir konumundasınızdır.
Şunu asla unutmayın, eğer kadın sıkılır, bunalır, tek düze bir yaşam sezer, istemediği, hoşuna gitmeyen bir durum sezinlerse sizi o görkemli sarayından kapı dışarı edecektir.
O sarayın en büyük, en gösterişli, en görkemli, baş döndüren, içerisinde bulunmaktan büyük mutluluk duyacağınız, keyif, haz ve zevk alacağınız odası kalbidir.
Kadının kalp odasına girdiğinizde tarifsiz mutluluk belirtileri olacaktır sizde. Kalp odasında dolaşırken mutluluğun ve hazzın verdiği doyumsuz keyiften başınız dönerken, sizin bu halinizden elbette kadında kendine özgü bir mutluluk ve haz duyacaktır. Kadın, en değer verdiği, en çok önemli kıldığı, en büyük ve görkemli odanın kapısını hiç kimseye açmamış size açmıştır. Bu sizin için en çokta kadının yanındaki değeriniz açısından ne kadar önemli ve özel olduğunuzun bir ifadesidir. Dilediğiniz gibi gezebilirsiniz o odanın içerisinde.
O odanın tek misafiri, tek davetlisi sizsinizdir. Size özeldir kalp odası. Dilediğiniz gibi gezinirken, mutluluktan kırmızı koltukta oturarak geriye yaslanıp, gülümseyerek etrafına bakarak keyif halindeki bir insanın haline bürüne bilirsiniz. Çünkü o oda da sadece siz varsınız ve o oda sadece size açılmıştır.
Dediğim gibi kadın sizi en çok değer verdiği ve önemli kıldığı odasından içeriye alsa da siz orada misafirsiniz. Kendinizi asla kesin kalıcıyım hayaline ve havasına sokmayın. Kadının en çok önem ve değer verdiği odasında gezinirken en ufak bir güvensizlik, küçücük bir yanlış sezinlediği taktirde sizi o odadan bir hışımla atacaktır. O oda kadın için çok değerli ve kıymetlidir. Orada yapılan küçük bir hata, af götürmez.
Kadının en özel odası olan kalpte yapmış olduğunuz küçük bir yanlış, en ufak bir hata sizin o odadan atılmanıza neden olduğu gibi kadının kalp odasının kapısına kilit vurmasına, belki de ömür boyu o odanın kapısını kapatmasına ve hiç kimseye açmamasına sebep olabilirsiniz.
Yapmış olduğunuz o küçücük bir yanlış sizden sonra kadının tüm erkeklere karşı bir güvensizlik duymasına sebep olmuş olabilir. Bir daha o görkemli sarayın en gösterişli, en özel odasına hiçbir
erkeği almama kararı almasına neden olabilirsiniz. O gösterişli sarayın bir diğer odası ise kadının gözleridir. İki çift göz. Siyah, mavi, yeşil, üzüm karası gözler.
Gösterişli saraya girmek için gerektiğinde göz odalarının kapısını zorlamanız gerekecek. Yarı baygın, can alıcı, ara ara kaçamak bakışlarla göz odasının kapısını aralamaya çalışacaksınız. Bunlar kadının dikkatini çekmek içindir. Eğer kadının dikkatini çekerseniz size göz odasının kapısını aralama şansı verecektir. Bunu kadının size karşı bakışlarından sezebilirsiniz. Oda size ara sıra kaçamak bakışlar gönderiyor, elini saçlarına götürüyor, parmaklarının ucuna saçlarını doluyor, çok nadiren de olsa parmaklarını ensesine götürüyor, kaş altından sizlere bakışlarını yolluyorsa bu kapının açılacağının işaretidir. Göz odasından içeriye adım atacaksınız demektir.
Göz odasında kalmak çok değerli ve keyif dolu olduğu kadar orada durabilmekte önemlidir. Kadının kirpikleri tutunacağınız ağaç dalları gibidir. Sıkı sıkıya tutunmanız gerekecektir. Kadın göz odasından sizin davranışlarınızı, hal ve hareketlerinizi, tavırlarınızı, durumunuzu hatta ve hatta bulunduğunuz duruş konumunuzu gözlemlemektedir.
Duruşunuzdan, davranış biçiminizden, tavırlarınızdaki ikirciklilikten buluttan nem kapar gibi yanlış bir olgu sezerse göz odasından sizi aşağıya bırakıverir. O odaya yeniden ulaşmanız, oraya girmeniz oldukça çok zor olacaktır. Halk arasında sıkça kullanılan, “gözden düşmek” deyimi tam da kadınla erkeğin bu halini ifade ediyor.
Gönül odası ile göz odasının arasında bu iki odayı birbirine bağlayan bir yol vardır. Birbirlerine yakın olmalarının yanı sıra birbirlerinden beslenirler. Gönül odasına girmek için öncelikle göz odasından geçmeniz ve bir süre o odanın içerisinde kalmanız gerekecektir. Kadın, sizi adeta test edecek, halini, tavrınızı, hareketlerinizi ölçüp biçecek, not verecektir.
Siz göz odasının içerisinde dolaşırken sizin güven veren haliniz kadının gönül odasının kapısını aralamasına vesile olacaktır. Kadın gönül odasını kendiliğinden, sizin hiçbir zorlamanız ve çaba harcamanız olmaksızın aralayacak ve sizleri oraya alacaktır. Gönül odasında dinginliği ve sessizliği bulacaksınız. Ruhunuza huzur üflenmiş gibi kendinizden geçecek, adeta o odanın içerisinde kendinizi dinleyeceksiniz.
Gönül odasında tutunamayan, orada yer edinemeyen bir insan göz odasının kapısından dışarıya bırakılır. Göz odasının kirpiklerinden düşerken, kadının gönül odasından da çıkmış olur. Kadının en çok değer verdiği ve önemli saydığı odalarından birisi de güven odasıdır. Kadının göz odasından içeriye girip gönül odasında dolaşırken kadın sizden kendisine gelebilecek herhangi bir tehlikeyi kendi dağarcığında ölçüp biçmektedir. Siz göz ve gönül odalarının keyfini çıkarır ve hazzını yaşarken, kadın güven odasını sizler için hazırlamaktadır. Sizden herhangi bir tehlikenin, bir zararın, en ufak bir yanlışın gelmeyeceğine kanaat getirdiğinde güven odasından içeriye sizi buyur eder. Aslında bu oda da sadece siz değil de kadın da sizinle birlikte gezinmektedir. Kendisini emniyette hisseden kadın güven odasında kendisini sizlere bırakıverir. Gülümsemesi, baygın bakışları, endamı, salınması, gerdan kırması, boyun bükmesi, cilvesi, işvesi, edası, nazı ve tüm haz dolu haliyle sizinledir o odanın içerisinde.
Kadının odalarında gezinirken her bir odadan ayrı bir zevk, ayrı bir keyif ve ayrı bir haz alırsınız. Her bir odanın kendisine has, kendisine özgü keyif ve haz veren hali vardır. Odaların içerisinde gezinirken aşık olduğunuz, tutulduğunuz sarayın sahibine hayran kalır, diğer odaların kapılarını aralamak için  sabırsızlanırsınız.
Suyun üzerinde yürür gibi yürürsünüz. Bir ormanda ilerler gibi hissedersiniz kendinizi. Birikmiş yapraklara ağır ağır basarsınız ayaklarınız. Ağaçtaki kuşlar ürkmesin istersiniz. Parmaklarınızın üzerinde gezinir gibi gezinirsiniz sararmış ve kurumuş yaprakların üzerinde. Yapraklar hışırdarsa ağaçtaki kuşlar birdenbire havalanıverir. Kuşlar ürksün ve havalansın dallarından istemezsiniz.
Her odaya girdiğinizde bir diğer odayı merak edersiniz. Diğer odayı görmek için yanlış hiçbir şey yapmamaya gayret eder, kendinizi adeta zorlarsınız.
Kadının diğer odalarından bazıları ise, merhameti, iyimserliği, şefkatidir.
Siz her bir oda da birbirinden değişik ve farklı haz ve zevk alırsınız. Aldığınız bu zevk ve hazlar ömür boyu alacağınız zevk ve hazların aynısı olmayacaktır.
Her bir oda da aldığınız hazlarınız ve zevkleriniz sizi kadına biraz daha yaklaştırır ve yeniden yeniden aşık olursunuz görkemli sarayın sahibine.
Siz isterseniz kadının bu odalarına haz ve zevk odaları da diyebilirsiniz.
Girdiğiniz her bir oda ayrı bir keyif verdiği için o odadan çıkmak istemezsiniz, ne kadar da diğer odayı merak ediyor olsanız da.
Kadının kendisini korumak, emniyet ve güvene almak için en gizli ve en büyük silahı olan sezgilerini hislerini kullanır.
Kadının sezgileri bir binanın, bir şatonun, bir görkemli sarayın etrafını saran duvarlar gibidir. Kadın bütün odalarını bu duvarlarla yani sezgi duvarlarıyla çevrelemiştir. Her bir odanın etrafında dikenli teller ve çitler gibi çevreleyen sezgiler bulunmaktadır.
Kadın kendisine gelebilecek herhangi bir tehlikeyi bu sezgileri sayesinde bertaraf eder.
Kadının hisleri ve sezgileri bir yönüyle de dürbün görevi görmektedir. Odaların içerisinde gezinen erkeğini hisleri ve sezgileri ile takip eder. Her bir ayrıntıya dikkat kesilir. İyiden iye inceler ve irdeler.
Hiçbir ayrıntıyı kaçırmaz. Hisleri ve sezgileri Yapılan küçücük bir yanlış, ufacık bir hata aynı zamanda sezgi ve his duvarına toslamış demektir. Kadın sezgilerini bir tartı aleti olarak da kullanabilir. Sezgi ve hisleriyle karşısındaki erkeği ölçer, biçer, tartar ve kararını ona göre verir.
Kadın sezgilerini bir silah olarak da kullanıyor diyebilirsiniz.
Ancak şu bir kesindir ki, kadının sezgileri bir savaşçının elinde tutuğu kalkanı gibidir.
Kadın bazen kendi sarayında yalnız yaşamayı seçer.
Siz isterseniz, bu yalnız yaşamaya tercih de diyebilirsiniz. Evet bir tercih olduğu gibi, bu haline kadının kendi sarayında bir süre kendisi dinleme olarak da okuyabilirsiniz.
Kadın, görkemli sarayından içeriye giren her erkek için kendisini güvende hissetmek ister. Eğer siz kadına gerçek manada güven verebilirseniz kendi öz güvenini bir kenarda tutar, sizin güveninize bırakır kendisini. Vermiş olduğunuz güven denizin durgun ve dingin halini andırır kadına. Rahat yüzer sizin sevgi sularınızda, istediği gibi kulaç atar. Sizin güven denizinize dalan kadın, bütün kapılarını sizlere sonuna kadar aralar.
Siz kadına güven verdiğiniz, itimadını kazandığınız taktir de sarayın da dilediğiniz gibi dolaşabilir, o sarayın keyfini sürebilir, her bir odadan dilediğiniz hazzı alabilirsiniz.