SOSYAL  medya hesaplarından yapılan bir hizmete tepki niteliğinde ''Bunun yerine bir fabrika kurun da insanlar iş sahibi olup, evine ekmek götürsün!'' paylaşımları, yorumlarla birlikte beğeni rekorları kırıyor olmasını hep anlamsız bulmuşumdur. 

Elbetteki fabrikaların kurulmasına karşı değilim. Ancak, ''Fabrika kurun da insanlar iş sahibi olsun, evine ekmek götürsün!'' söylemi, insanların fabrikalar kurulunca aç kalmayacağı gibi bir algı ile 'Köleleştirme' eylemi içerdiğini düşünüyorum. Herkes fabrikada çalışırsa veya çalıştırılırsa, o fabrikayı kim kuracak, fabrikanın hammaddesi nereden nasıl temin edilecek?

Soruları çoğaltmak mümkün. O yüzden bu kadarı yeterli. Üretim, tüketim dengesi içerisinde oluşturulabilecek bir çark  dizini sorunu kökünden çözer. Bunun yerine dengesiz bir şekilde fabrikaların kurulması ne kadar yanlış ise, üretilen ürünlerin pazara sunulabilmesi için tesislerin, fabrikaların bulunmaması da o kadar yanlış bir anlayış içermektedir.

Yozgat örneğinden yola çıkarsak, il genelindeki tarım alanlarının üretime yönelik olarak değerlendirilmesi gerekir. Bu üretilen ürünlerin pazara sunalabilmesi için ürünleri hammadde olarak değerlendirip, işleyerek pazara sunulmasını sağlayacak tesislerin, fabrikaların kurulması dengeli bir gelişmedir.

Sadece tarımsal üretime dayalı, ürettiğini dalından koparıldığı şekliyle pazara sunulması üretimi tıkar/tıkıyor. Tarıma dayalı tesis arttıkca tarım alanlarındaki üretimde çeşitlenip, artar. İnsanlar her alandan karnını doyurur.