Felaketin etkilerini yerinde inceleyen Bayraktar, iklim değişikliği kaynaklı doğal afetlerin tarım sektörüne verdiği ağır darbeleri ve çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı.
Bayraktar, dolu afetinin tarım alanlarında yarattığı yıkımın boyutlarına dikkat çekerek, “Maalesef iklim değişikliği beraberinde getirdiği doğal afetlerle tarım sektörümüz fevkalade zarar görüyor. 2024 yılı içinde ülkemizin birçok bölgesinde benzer afetler yaşandı ve ürünlerde yüzde 100’lere varan kayıplar gerçekleşti. 2025 yılı ise maalesef doğal afetler açısından hızlı ve şiddetli başladı” dedi.
Yozgat’ta yaşanan dolu felaketinin çiftçilerin tüm emeklerini bir gecede yok ettiğini belirten Bayraktar, “Burada gördüğümüz tablo, afetlerin şiddetinin ne kadar arttığını net şekilde ortaya koyuyor. Bölgede 60’a yakın köy ve mahallede ciddi zararlar tespit edildi. Yozgat, önceden de don ve dolu gibi afetlerden etkilendi, bu ikinci büyük dolu afeti” ifadelerini kullandı.
Üreticilerin örgütlerinin yanında olmasını önemsediklerini vurgulayan Bayraktar, “Ziraat odalarımız afet bölgelerinde sahada aktif görev aldı, hasar bilgilerini anlık olarak bizlere ilettiler. Bu verileri kamuoyuyla paylaşarak gerekli adımların atılması için çalışıyoruz” diye konuştu.
Bayraktar, afetin büyüklüğünü raporlayarak başta Cumhurbaşkanı, Tarım ve Orman Bakanı ve ilgili bakanlara durumu aktardıklarını ve çiftçiler adına taleplerini ileteceklerini söyledi. Üreticilerin en büyük beklentisinin destek olduğunu vurgulayarak, “Çiftçilerimiz emeklerinin karşılığını alamazsa, tarımda kalmaları zorlaşır. Bu da ülkenin gıda güvenliğini tehdit eder. Genç nüfusun tarımdan kopuşu alarm verici düzeyde; 18-32 yaş arası çiftçilerin oranı %5’e kadar düştü. Yaş ortalaması ise 59’a yükseldi. Eğer bu gidişata dur demezsek, kırsal göç devam edecek ve tarım sektörü ciddi zarar görecek” ifadelerini kullandı.
Tarımda kalıcılığın sağlanması için gençlere yönelik sosyal güvenlik primi desteği talebinde bulunan Bayraktar, “Genç çiftçilerimizin sosyal güvenlik primlerinin devlet tarafından karşılanması, onların tarımda kalmasını kolaylaştıracaktır. Çünkü altyapı eksiklikleri, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim zorlukları da gençlerin köyden kente göçünde etkili oluyor” dedi.
Bayraktar ayrıca sulama ve elektrik giderlerinin yüksekliğine dikkat çekerek, “Üreticilerimiz sulama ücretlerinin azaltılmasını istiyor. Enerji maliyetlerindeki artış da çiftçilerimizi zorluyor. Kuraklık tehdidi altındayız, sulama altyapısının geliştirilmesi ve cazibe suyu yatırımlarının tamamlanması şart” diye konuştu.
Son olarak elektrik fiyatlarındaki artışın gübre ve mazot gibi diğer girdi maliyetlerini de yukarı çektiğine işaret eden Bayraktar, “Çiftçi sayısı Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan 2 yıl öncesine göre %60 azaldı. Sosyal güvenlik primlerini ödeyemeyenler, kayıtlardan çıkıyor. Bu da üretimin devamını tehlikeye atıyor. Çiftçimizi desteklemeden, yüksek maliyetlerle üretim yapması mümkün değil. Ülkemizi kurtaracak olan tüketim değil, üretimdir. Üreticiyi sahada tutmalıyız” diyerek sözlerini tamamladı.
Bayraktar, bölge çiftçilerine geçmiş olsun dileklerini iletirken, oda başkanları ile yapılacak toplantıda ek taleplerin de değerlendirilip Ankara’daki ilgili bakanlıklara iletileceğini bildirdi.