1897 yılında Üsküdar'da doğan sanatçı, hayatı boyunca Türk tiyatrosuna damga vuran performanslarıyla iz bıraktı.
Geleneksel Türk tiyatrosunun son temsilcilerinden olan İsmail Hakkı Dümbüllü, 1897 yılında İstanbul’un Üsküdar semtinde dünyaya geldi. Tiyatronun büyülü dünyasına genç yaşlarda adım atan Dümbüllü, dönemin önemli sanatçılarından Karagöz Hüseyin’in sahnesinde başladığı amatör tiyatro hayatını, kısa sürede profesyonelliğe taşıdı. Bu süreçte, dönemin ünlü tiyatro topluluklarından Kel Hasan’ın ekibine katılan Dümbüllü, sahne performanslarıyla dikkat çekti.
Geleneksel Türk tiyatrosunun zorluğunu her fırsatta dile getiren Dümbüllü, “Dümbüllü” lakabını kantolarıyla kazandı. Geniş kitleler tarafından sevilmesinde, sahnede sergilediği özgün ses tonu ve samimi mimiklerinin büyük payı oldu. Geleneksel tiyatronun son büyük temsilcisi olarak anılan Dümbüllü, sahnedeki başarılarını sinemaya da taşıdı. 1947 yılında başladığı sinema kariyerinde birçok filmde başrol oynayarak Türk sinemasında da önemli bir yer edindi.
İsmail Dümbüllü, sadece sahne ve sinema performanslarıyla değil, aynı zamanda Türk tiyatrosunun devamlılığı için yaptığı katkılarla da hatırlanıyor. 1968 yılında, geleneksel tiyatronun önemli bir simgesi haline gelen kavuğunu, kendisinden sonraki kuşaklara devretme kararı aldı ve bu onuru Münir Özkul’a teslim etti. Bu kavuk devri, Türk tiyatrosunda önemli bir gelenek haline gelmiştir.
1973 yılında hayata veda eden Dümbüllü, ardında Türk sanat dünyası için büyük bir miras bıraktı. Bugün bile, İsmail Dümbüllü adı Türk tiyatrosunun ve sinemasının temel taşları arasında sayılmakta, onun mirası ise Türk kültürünün önemli bir parçası olarak yaşamaktadır.