Türkiye'nin tanınmış gazetecilerinden Barış Pehlivan, gazetecilik kariyeri ve cezaevi geçmişiyle dikkat çekiyor. Türkiye siyasetine dair kapsamlı araştırma haberleri ve kitaplarıyla tanınan Pehlivan, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle birçok kez yargılandı ve cezaevine girdi.
Barış Pehlivan, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünden mezun olduktan sonra, 2004 yılında Leman Dergi Grubu'na bağlı kültür sanat dergisi Kaçak Yayın'da muhabirlik yaptı. CNN Türk'te 'Paranın Seyir Defteri', 'Şair Ceketli Çocuk: Kazım Koyuncu', ve 'Nohut Oda Bakla Sofa' belgesellerinde asistanlık, yönetmen yardımcılığı ve editörlük yaptı. Ayrıca 5N1K programı için önemli dosyalar hazırladı ve Karşı gazetesinde köşe yazarlığı yaptı.
Pehlivan, Türkiye'nin en prestijli gazetecilik ödüllerine layık görüldü. 2007-2021 yılları arasında Odatv.com haber sitesinin genel yayın yönetmenliğini yürüttü. 1 Nisan 2021 itibarıyla Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu ile birlikte ‘Sızıntı: Wikileaks’te Ünlü Türkler’, ‘Mahrem’, ‘Metastaz’ ve ‘Cendere’ adlı araştırma kitaplarına imza attı. Bu kitaplar yayımlandıkları dönemde büyük tartışma yarattı ve uzun süre en çok satanlar listesinde yer aldı.
Barış Pehlivan, 2011, 2020 ve 2023 yıllarında cezaevine girdi. İlk önemli cezaevi süreci, 14 Şubat 2011 tarihinde Ergenekon soruşturması kapsamında başlatıldı. Odatv davası çerçevesinde gözaltına alındı ve 19 ay tutuklu kaldı. Dava, dijital belgelerin sahte olduğunun ve gazetecilere yönelik kumpas yapıldığının anlaşılmasıyla uluslararası dikkat çekti.
Pehlivan, 2020'de Libya'daki MİT şehidinin cenaze törenine dair yayımlanan bir haber nedeniyle yeniden tutuklandı. Bu süreçte Silivri Cezaevi’nde darp edildiği ortaya çıktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde cezaevindekilerin erken tahliyesini sağlayan kanundan, tutuklu gazetecilere yönelik suç maddesinin çıkarılması tepkilere neden oldu.
9 Eylül 2020'deki duruşmada, Pehlivan, OdaTV muhabiri Hülya Kılınç ve Yeniçağ gazetesi yazarı Murat Ağırel ile birlikte tahliye edildi. Ancak, Hülya Kılınç ile birlikte "istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Pehlivan, bu davada suç bulunmadığını ve gazetecilik faaliyetlerinin cezalandırılmak istendiğini belirtti.