Yapmış olduğu çalışmalar ile adından sıkça söz ettiren Mustafa Böyükata, ‘Köyde Okuma Etkinlikleri’ programının 42’ncisini Sorgun İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Günyazı İlkokulu’nda gerçekleştirildi. Yozgat kırsalında nerede bir okul var ise oraya gitmeye çalışan Böyükata, ilkokul, ortaokul veya lise düzeyinde olup olmamasına bakmaksızın köy ve kasabalardaki okulların öğrenci ve öğretmenleri ile bir araya gelmeyi sürdürüyor.
‘GÖZLEM YAPARIM KAYIT TUTARIM’
Böyükata, ‘Gözlem Yaparım Kayıt Tutarım’ temalı etkinlikte 1’inci ve 2’nci sınıf öğrencilerinin okul bahçesinden ve çevreden topladıkları objelerin resimlerini çizmelerini istedi. Çocuklarla seçtikleri objelerin resimlerini çizerek kayıt altına alışlarını konu edindiği bire bir söyleşi esnasında, doğal çevreye dair kısa süreliğine bilgiler paylaştı. Etkinlikte öğrencilerin ilgiyle aktif katılım sağladıkları ve yaptıklarını anlatmaya yönelik isteklerini artırdıkları gözlendi.
‘BEN DE AZİZ SANCAR
OLABİLİRİM’
 Söyleşi başlığı olarak seçtiği ‘Ben de Aziz Sancar olabilirim’ konulu sohbetinde Böyükata, 3’üncü ve 4’üncü sınıf öğrencilerine öncü bilim insanlarından bahis açarak onları tanıtıcı kısa bilgiler verdi. Aziz Sancar’ın da bir köyde dünyaya geldiğini, kendisinin de bir köy okulunda okuduğunu hatırlatarak çocukların öncü işler ortaya koyabilecek birer bilim insanı olabileceklerini düşünmelerini sağlamaya çalıştı. Matematikten, sayıların öneminden söz açarak bugünkü ilerlemelerin ve teknolojik gelişmelerin altında yatan en önemli alanın matematik olduğunu fark etmelerini sağladı. Değişik konularda çocukların sorularına da cevap vererek, geniş yelpazede ufuk açıcı bilgiler paylaştı. 
BURASI BİR BUTİK OKUL: ‘KÖY KOLEJİ’
 Öğretmenlerle gerçekleştirdiği sohbette Böyükata, ‘Köy Koleji’ fikrini burada da açıkladı ve “Böylesi hakikatli bir okul binası ve doğal çevresi tam bir ‘köy koleji’ potansiyeli taşıyor. Köy okullarında var olan fırsatları rahatlıkla görebiliriz. Şehrin kalabalığı insanı yoruyor, şehrin gürültüsü insanı yoruyor, ulaşım ve binalar arasındaki sıkışmışlıklar şehirlerde eğitimi olumsuz etkiliyor. Böylesi olumsuzluklar köy okullarında yok. Çocuğu derslerde işlenecek konulara odaklamak çok kolay. Kısa sürede pek çok konuya değinmek mümkün. Hemen hemen her derste, işlenen her konuyu farklı konularla ilişkilendirerek, bağlantılar kurarak anlatmak mümkündür. Bunu yaptığımızda STEM anlayışına uygun eğitim vermiş oluruz” dedi.
‘KÖY KOLEJLERİ’ KIRSALA AÇILAN KAPIDIR
 Etkinlikte kendisine eşlik eden ve yörede uzun zamandır görev yapan, Faraşlı Köyü’nde Okul Müdürü iken köylerdeki eğitim faaliyetlerine yönelik bu etkinliklerin başlatılmasına önayak olan, lise yıllarında Kayseri-Pazarören’de aynı okulda birlikte okumuş olan, Ahmet Fakılı Ortaokulu Müdür Yardımcısı Hakan Özbay ile yaptıkları çalışmaları değerlendiren Böyükata, “Türkiye’de artık ‘köye dönüş’ konuşulmalıdır. Kırsala dönüşün stratejileri geliştirilmeli ve yol haritaları çıkartılmalıdır. Bunun çok gerçekçi ve sağlıklı yapılıp yürütülmesi gereken bir iş olduğuna inanıyorum. ‘Köy koleji’ düşüncemizde bu okulların kırsala açılan bir kapı olmasını da konuşmalıyız” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi
 

Bakan açıkladı! Okulların süresi mi uzuyor? Bakan açıkladı! Okulların süresi mi uzuyor?
Editör: TE Bilişim