İnsanların varoluşlarından beri çevreleriyle etkileşim içinde olduğunu belirten Şahin, çevrenin tarih boyunca dışındaki her şey olarak tanımlandığını ifade etti.
İnsanoğlunun barınma, ısınma, yeme ve içme gibi temel ihtiyaçları nedeniyle doğayla etkileşime girdiğini vurgulayan Dr. Şahin, avcı ve toplayıcı dönemden tarımsal üretime geçişin ardından artan nüfus, yerleşim yerlerinin genişlemesi ve sanayileşme süreçlerinin çevre üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtti.
Tüm bu faaliyetlerin doğayı tahrip ettiğini ve yenileme kapasitesinin üzerinde bir kirlenmeye maruz bıraktığını dile getiren Şahin, hava, su ve toprak kirliliği ile ekosistemdeki bozulmaların çevre sağlığını tehdit eden boyutlara ulaştığını ifade etti.
Çevre sağlığının geçmişte insan ve toplum sağlığına odaklanırken, günümüzde insan faaliyetleri nedeniyle bozulan ekosistemlerin ve diğer canlıların sağlığını da kapsadığını söyleyen Dr. Şahin, bu kavramın fiziksel, kimyasal, biyolojik, sosyal ve psikolojik etkenleri içerdiğini belirtti.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, küresel ölümlerin yüzde 24’ünün çevreyle bağlantılı olduğunu aktaran Şahin, birçok çevre sağlığı sorununun çevre kirliliğinin önlenmesiyle çözülebileceğini vurguladı.
Dünya Çevre Sağlığı Federasyonu tarafından 2011 yılında ilan edilen 26 Eylül Dünya Çevre Sağlığı Günü, her yıl farklı temalarla kutlanmaktadır. 2023 yılı temasının "Her gün ve herkesin sağlığını korumak için ayağa kalk" olduğunu belirten Şahin, bu yıl dünya genelinde yaşanan aşırı hava olaylarının ve iklim değişikliğinin küresel çevre sorunları olduğunu hatırlattı.
Dr. Fatih Şahin, "Herkesin iklim değişikliğinin önlenmesine ve sağlıklı bir çevreye katkıda bulunabileceği pek çok şey var. Dünya Çevre Sağlığı Günü kutlu olsun" ifadelerini kullandı.