İstanbul, 24 Mart 1976 doğumlu avukat ve aktivist Can Atalay, Türkiye'nin öne çıkan toplumsal davalarında ve düşünce özgürlüğü mücadelesinde önemli bir figür olarak biliniyor. Ancak, Atalay’ın yargılanması ve tutukluluğu, kamuoyunda merak uyandıran konular arasında yer alıyor.
Can Atalay, 1976 yılında İstanbul’da doğdu. Bankacı bir anne ve muhasebeci bir babanın tek çocuğu olan Atalay, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Amasya İl Başkanı Şerafettin Atalay'ın yeğeni olarak tanınıyor. Çeşitli toplumsal davalarda ve düşünce özgürlüğü mücadelesinde avukatlık yapmış olan Atalay, özellikle Gezi Parkı olayları ile dikkat çekti.
GEZİ PARKI DAVASI VE YARGI SÜRECİ
Atalay, Gezi Parkı'na alışveriş merkezi yapılmasına karşı kurulan Taksim Dayanışması’nın avukatlığını üstlendi. Bu süreçte, Gezi Davası'nda sanık olarak yargılandı ve gözaltına alındı. Yargılandığı iki davadan beraat ederken, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Bu suçlamayla yargılandığı davada, 25 Nisan 2022 tarihinde İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan Atalay, 2023 Türkiye genel seçimlerinde Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay milletvekili olarak seçildi. Bu durum, Atalay’ın siyasi mücadelesini ve toplumsal davalara olan katkısını sürdürdüğünü gösteriyor.
Can Atalay’ın suçlamaları ve tutukluluğu, hem hukuk hem de toplumsal mücadele bağlamında önemli bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Atalay’ın davaları ve politik çalışmaları, Türkiye'deki toplumsal hareketler ve düşünce özgürlüğü konularında dikkat çekici gelişmeler yaratıyor.