BU programlara gönüllü olarak katkı veren Erciyes Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Keskin, Dicle Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hamdi Temel, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hamdi Melih Saraoğlu, Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rahmi Ünal, Hacettepe Üniversitesi’nden, Prof. Dr. Nurettin Demir, Mersin Üniversitesi’nden Doç. Dr. Bülent Özkan ve Bartın Üniversitesi’nden Prof. Dr. Bülent Kaygın, Prof. Dr. Deniz Aydemir, Dr. Öğr. Üyesi Aziz Genç ve Dr. Öğr. Üyesi Hande Küçükönder, Bartın Üniversitesi’nin ve bölgenin geleceği açısından önemli bir hizmete destek olmuşlardır. Eğitim yöneticiliğini üstlendiğim ve içeriğin hazırlanmasına da katkı verdiğim, Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun’un yakın ilgi ve çabasına şahit olduğum bu etkinliklerde gönüllü olarak yer almak bizleri mutlu etti. Bu programlardan önemli bir akademik kitlenin yararlandığını ve uzun vadede olumlu yansımaların olacağını düşünüyorum. Kurumda proje kültürünün gelişmesi ve öğrenciler arasında da yenilikçi Ar-Ge bilincinin yaygınlaşması önemlidir.
Üniversitenin daveti üzerine coronavirüs (Covid-19) salgını dolayısıyla video konferans yoluyla da eğitim semineri verdim. Geçtiğimiz yıl 1 Mayıs 2020 tarihinde "Akademik Düzeyde Proje Döngüsü Yönetimi: Hazırlık, Uygulama ve Sonuçlandırma Süreçleri" konulu seminere özellikle genç akademisyenlerin ve 15 Mayıs 2020 tarihinde "Öğrenci Projelerinde Hazırlık ve Uygulama Süreçleri" konulu seminere de öğrencilerin ilgisi dikkat çekici düzeydeydi.
Bunların dışında Bartın İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün daveti üzerine, 14 Ekim 2020 günü yine internet üzerinden, öğretmenlere yönelik “Eğitimde STEM Yaklaşımı İçin Proje Tabanlı Etkinliklerin Önemi” konulu ayrı bir seminer de verdim.
Genel anlamda proje yazım ve uygulama konularında teknik bilgilere yer verdiğimiz bu seminerlerde, TÜBİTAK programları hakkında da detaylı bilgiler vermeye ve katılımcıların sorularını cevaplandırmaya çalışıyoruz. Olumlu etki bıraktığımıza inanıyoruz ve ortaya çıkan somut yansımaları da gözlemliyoruz. Huzur buluyoruz.
Bartın Üniversitesi öğrencilerinin “TÜBİTAK 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destek Programı” kapsamında 2019 yılında kabul edilen 32 projesiyle 118 üniversite arasından Türkiye’de ilk 5’e girme başarısı gösterdiği haberi hemen dikkatimizi çekti. Projelerden 15’i Mühendislik, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, 6’sı Fen Fakültesi, 6’sı Bartın Orman Fakültesi, 3’ü Sağlık Bilimleri Fakültesi ve 2’si ise Eğitim Fakültesi öğrencileri tarafından hazırlanmış. Farklı branşlardan projelerin desteklenmeye değer olması da yaygınlaşmanın göstergesidir. Proje başlıklarına baktığımızda bölgeye ilişkin içeriklere de odaklanıldığı görülmektedir. Aslında öğrenciler tarafından toplam 68 proje sunulmuş. Bu dahi bir başarıdır. Öyle anlaşılıyor ki eğitimlerimizin de bu başarıya bir nebze katkısı olmuş.
Devam eden dönemlerde yine aynı TÜBİTAK 2209-A programı kapsamında 2020 yılının ilk döneminde desteklenmeye değer görülen 27 öğrenci projesi ile Bartın üniversitesi 99 üniversite arasında ikinci olmuştur. Bu projelerden 16’sı Fen Fakültesi, 4’ü Mühendislik Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, 4’ü Eğitim Fakültesi, 2’si Sağlık Bilimleri Fakültesi ve 1’i ise Bartın Orman Fakültesi öğrencileri tarafından hazırlanmıştır. Geçtiğimiz aylarda sonuçları açıklanan ve 2020 yılının ikinci başvuru döneminde üniversitenin öğrencileri tarafından sunulan, 105 projeden desteklenmesine karar verilen 58 proje ile Bartın Üniversitesi Türkiye’de 4’üncü sıraya yükselmiştir. Bunlara ilave olarak yine öğrenciler tarafından "TÜBİTAK 2209-B Sanayiye Yönelik Lisans Bitirme Tezi Destekleme Programı" kapsamında hazırlanan 5 proje daha desteklenmeye değer bulunmuştur.
Bartın Üniversitesi bünyesinde öğrenci projelerinin sayılarındaki artış ve içeriğindeki kalite kaygısı, ‘Proje Tabanlı Öğrenme’ yolunda ilerleme sağlayacaktır. Bu faaliyetler, öğrencilerin mesleki yetkinliklerinin güçlendirilmesi ve kariyer planlaması yönünde beceri geliştirmeleri bakımından da destekleyici olacaktır. Genelde ülke, özelde Bartın ve bölgesi, daha özelde ise üniversite için ‘Sürdürülebilir Gelişim’ bağlamında olumlu etkileri yakın zaman içerisinde görülebilecektir.
Üniversite yönetimi ve ilgili birimler çabalarını aralıksız devam ettirmeliler. Bütün faaliyetlere öğrencilerin dâhil edilmesi gerekir. Üniversite içerisinde ve bulunduğu şehirde öğrenciler sadece hizmet alan gibi davranamazlar. Bunun böyle olamayacağı onlara gösterilmelidir. Hem kuruma hem de şehre değer katan bir kitle olarak gençler çok ama çok daha aktif olmalılar. Öğrenciler sahaya çekilmelidir.
Bu bağlamda Bartın Üniversitesi’nin YÖK tarafından önemsenerek yürütülen “Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Projesi” kapsamında stratejik bir konuya odaklandığını da görüyoruz. Bu tür çalışmalar yıllardır gerçekleşmesini istediğim faaliyetlerdir. YÖK’ün hayata geçirmesini yerinde bulduğum ve sevindiğim bir konudur. Bu konuyu gündemde tutmak ve takip etmek gerektiğini düşünüyorum.
Bartın Üniversitesi, “Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları” alanında ihtisaslaşmaya yöneldi. İyi de etti. Bartın ve Üniversitesi 2020 yılında desteklenmeye hak kazandıkları bu alanda hızlanacak ve öncü olabilecek işler ortaya çıkaracaktır diye düşünüyorum. Üniversite Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun hocamızı bölge için bu özgün konuya yönelimlerinden dolayı tebrik ediyorum. Proje tabanlı yaklaşımlarla bütün akademik kadronun doğrudan ya da dolaylı bölge kalkınmasına katkı verebileceğini ümit ediyorum.
Öğrenci projelerindeki artış, akademisyenlerin motivasyonu, yönetim ekibinin çabası, Karadeniz’de yürütülen sondaj çalışmaları ile yeni liman inşaatının ve bölgenin doğal çevresinin sahip olduğu potansiyellerin birleştirilmesinin olumlu sıçramalara namzet olduğu gayet açıktır. Sizce de öyle değil mi?