“Yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. 
Şu talihsizliğimize bakın ki, o büyük dahi 
çağımızda Türk Milletine nasip oldu.” 
(1922) - D. Lloyd George –  
(İngiltere Başbakanı)
Yazımın başlığı, İngiliz başbakanının Atatürk’le ilgili sözüdür…
 Evet, yüzyılımızın dâhisi Türkiye’ye nasip oldu. Atatürk’ümüzün ebediyete gidişine milletçe ağladık. 
Her 10 Kasımda andık bugün de anıyoruz. Tüm Kuvayı Millicilerle birlikte mekânları cennet olsun.
Bazı örgütlerin, Atatürk’ü tarih sahnesinden silme çabalarını okuyoruz, duyuyoruz, görüyoruz. 
Bu çabalar bühtandır, boşuna uğraştır. Bilmezler ki, tarihin kalemi kırılmaz, mürekkebi silinmez… 
Tarihte bolca kahraman, bolca devlet adamı vardır. Hem kahraman hem de devlet kuran adam olup, bu iki vasfı bir arada taşıyan çok nadirdir. Bu iki vasfı taşıyanların başında “yüz yılın dehası” Mustafa Kemal Atatürk gelir. 
İran Tahran gazetesi şu cümleleri yazıyor. “Atatürk gibi insanlar bir nesil için doğmadıkları gibi belli bir devre içinde doğmazlar. Onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihinde hüküm sürecek insanlardır.” 
Yine bir İran gazetesi “Atatürk yalnız kahraman milletin büyük bir şefi olmakla kalmamıştır. O aynı zamanda insanlığında en büyük evladı olmuştur.”
Fransız Başbakanı Briand’ın 1921 yılındaki şu sözleri bugün de sonsuza kadar da anımsanacaktır: "Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.”
•••
Atatürk ilke ve inkılaplarından uzaklaşıldığında, Türkiye hep ekonomik ve siyasi çalkantılara uğramıştır. 
Atatürk’ün tüm sözleri evrensellik taşır, “Yurtta sulh, cihanda sulh ve istikbal göklerdedir” gibi… Eğer bizler Atatürk’ün söylemlerine tam uymuş olsa idik, muasır medeniyet seviyesinin doruklarında olur, her sabah gözümüzü açtığımızda, aydınlık, yarını güvenli, geleceği çok parlak bireyler olurduk. Atatürk’ün söz ve eylemleri bir anayasa hükmünde olması gerekirken heyhat ki, Atatürk’ün dehalığını Yabancı devlet adamlarının, bilim adamlarının ve siyasetçilerinin sözleriyle övünerek dile getirmeye çalışıyoruz.
Atatürk’ün o günün şartlarında gerçekleştirdiği devrimler, Türkiye’nin temeli olmuş, iç ve dış düşmanlar bir türlü yıkamamışlar ve yıkamayacaklardır.
Yolumuz Atatürk, ışığımız Atatürk’tür. 
Ne mutlu; Atatürk devrimlerine sahip çıkanlara.
Ne mutlu; “Mustafa Kemaller ölmez, Kuvayı Milliyeciler tükenmez” diyenlere…
Can-ı yürekten diliyorum; nurlar ve ışıklar içerisinde yat yüzyılımızın dâhisi yüce Atatürk’üm…
Ruhun şad olsun.