EVET Yozgat tarihi yazılmalıdır da kim veya kimler yazacak..? Milattan öncesi ve sonrası, birkaç cilt olur… 
Rahmetli Abbas Sayar ağabeyimizin ‘’Yozgat var Yozgatlı yok.’’ kitabı Cumhuriyet sonrasına bir kaynak niteliğinde… 
Politikasından, ekonomisine  kadar ne ararsanız var. Çapanoğlu isyanı! Ayrı bir kitap mı olur yoksa Yozgat tarihi içerisinde mi yer alır, o yazacak kişiye kalmış… 
Rahmetli Abbas Sayar’ın “Çapanoğlu isyan mı etti, Çapanoğlu İSYAN MI ETTİRİLDİ?’’ sorusunu açacak olursak, çoğu iftiralarda gün yüzüne çıkabilecektir… 
Fitne ve çekemezliğin ne sonuçlar doğurduğunu da tarihte yerini alacaktır… 
Dünya tarihi araştırmasına 50 yılını vermiş bir kişi olarak; Rahmetli Abbas SAYAR  ağabeyimizin ‘‘Çapanoğlu isyan mı etti, İSYAN mı ettirildi?’’ sorusuna, 'İSYAN ETTİRİLDİ' dersek inanmayanların derinlemesine araştırmalarını öneririm… 
Görülecektir ki Çapanoğlu sülale olarak değil, birkaç ferdinin isyan içerisinde bulunduğu anlaşılacaktır. Yurdumuzun birçok vilayetinde isyanlar çıkmış, dillerde sadece Yozgat konuşulur olmuştur… 
Bu da ayrı bir tez konusu olur düşüncesindeyim… 
Yozgat’ın talihimidir! Talihsizliği midir? Bilemiyorum!.. 
Bizde ne hazindir ki her olayda çoğulculuğa başvurulur, şöyle ki bir aileden hırsız çıksa, “Hırsız sülalesi!’’ Bir katil çıksa,  “Katil sülalesi!’’ el insaf bu çoğulculuktan ne zaman sıyrılırsak, fitne, fesatta biraz azalmaz mı..? 
ÇAPANOĞULLARINI da çoğulculuğa kurban etmek, ne yazık ki süregelmiş, halende devam etmektedir. İnsanlar iki yüzlü olabilir ama tarih iki yüzlü değildir. 
Yazımı  Atatürk’ün  03.02.1934 tarihinde Yozgat seyahati sırasında; "Ünlü süvarilerin harp meydanlarında kahramanca dövüşen Türk yiğitlerinin harman olduğu diyar!.. Bozok yaylasının çocukları var olun!!!’’ diyerek hitap ettiğini hatırlatarak bitiriyorum.