Yerel seçimlerin öne alınmasına kesin gözüyle bakılıyor. Son gelişmeler ve yaşanılan, AK Partililerin yoğun tempo ile seçim sathında boy göstermeye başlamaları da bunu doğruluyor. Görünen o ki; söylendiği gibi mahalli seçimler önümüzdeki yıl Ekim ayında gerçekleştirilecek gibi...
Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin temsilcilerinin önemli bölümü tatil bölgelerinde dinlenmeye çekilirken, AK Parti milletvekilleri seçim bölgelerinde ilçe ve beldeleri gezip, çalışmalar yaptı, yarın seçim varmış gibi...
Son dönemlerde ise bu çalışmalara bakanlar da katıldı. Yozgat'ta önce Şefaatli ilçesinde toplu açılış törenleri yapıldı, ardından dün Boğazlıyan ilçesinde yapılması planlanan toplu açılış ve temel atma törenleri ertelendi. Bugün ise Sorgun ilçesinde temel atma töreni yapılacak, Yozgat'ta incelemelerde bulunulacak.
Yozgat'ta ilk kez sulama amaçlı gölet yapılmıyor. Daha önce de yatırım programlarına dahil edilip, göletler inşa edildi ama hiç birisinde tören yapılmadı. Hele bakanın katıldığı bir tören hiç yapılmadı. Yatırım programında yer aldı, ''Bu yıl tamamlanacak, şu kadar daha tarım alanı sulanacak'' diye açıklamalar yapıldı. Ama bu kez temel atma töreni yapılıyor. Ve törenin yapıldığı mekan da anlamlı. Sorgun ilçesi Belediye meydanı. Eleştiri olsun, ''Niye tören yapıyorsunuz'' anlamında söylemiyorum. Sadece Türkiye'nin yavaş yavaş seçim sathına girmeye başladığı savımın içerisini doldurma gayreti içerisindeyim.
AK Parti milletvekilleri, bakanları şimdiden seçim çalışması yaparken, muhalefet partilileri daha ısınma turuna bile başlayamadı. AK Partililer, seçim bölgelerini şimdiden gezip, seçim tarihi belirlendiğinde ve sonrasında seçim arifesinde ''Biz sizin ayağınıza sadece seçimden seçime gelmiyoruz, her zaman sizinle içiçeyiz!'' diyeceklerdir, haklı olarak. Ardından da halkın oylarına talip olacaklar, yine yüzde 60'ların üzerinde oy alacaklar.
Muhalefet yine iyi bir analiz yapamayacak. Kendilerine suçlular bulacak ama üzerlerine hiç toz kondurmayacaklar. Bir sonraki seçimin yapılmasını bekleyecekler. Böylece başlatılan ''Kısır döngü'' devam edip, gidecektir.
Burada yeri gelmişken de söylemekte yarar var; Muhalefet Partileri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın köşke çıkması halinde meydanın kendilerine kalacağını düşünüyorlar ama yanılıyorlar. Zira, meydan boş kalmış olsa bile muhalefetteki partilerin bu kafa ile meydanları doldurmaları mümkün görünmüyor.
Eskiden motorlu araçlar çabuk su kaynatırdı. O yüzden de yol kenarlarında bulunan çeşmelerde durulur, karbüratöre su konup, motorun soğuması beklenirdi. Eğer bu süreç içerisinde şoför uyuya kalmazsa, motor soğur soğumaz yola devam edilirdi. Aksi takdirde, şoförün uyanması beklenir, uyanınca da yola çıkılırdı.
Bizim muhalefetteki siyasi partilerimizde bunun gibi. Çabuk kızıyorlar, soğumak için beklerken de uyuya kalıyorlar. Bu arada ''Atı alan da Üsküdar'ı çoktan geçmiş'' oluyor. Bizimkiler de her zaman olduğu gibi yaya kalıyor.