BİR kitapta okumuştum; “İnsan saçındaki aklarla değil, yıllar geçtikçe gelişen zihniyle yazar.”
Evet, yıllar geçiyor, yaşadıklarımız ve gözlemlerimiz zihnimizi geliştiriyor.
Şayet benim gibi daha çocuk sayılacak yaşta yazmaya başladıysanız ve geçimini bu sektörden sağlayan bir aileye mensupsanız, babadan kalma bir yazma güdüsü sizi ister istemez tetikleyecektir.
Tabi ki bunda gazetemizdeki değişimin de etkisi var.
Gazetemizin Yazı İşleri Müdürlüğü görevini üstlenen hocam, Seyfi Çelikkaya’dan bahsediyorum.
Rahmetli babamla olan muhabbeti, Mükremin amcamla yıllar öncesine dayanan dostluğunun yanı sıra bende yeri çok ayrıdır, Seyfi hocanın.
'Hoca' diyorum ama amcam gibidir. İstediğim zaman kapısını çalabildiğim ender insanlardan biridir, Seyfi hoca…
Gazetecilikte 40 yılı devirmiş bir duayenden bahsediyorum. Dile kolay, benim yaşımdan çok mesleki tecrübesi var.
Bilen bilir, Anadolu basınında 40 yıl dirsek çürütmek her babayiğidin harcı değildir.
İleri Gazetesi, yılların verdiği tecrübe ve mesleki anlamda donanımlı bir kadro yeni bir döneme giriyor.
Değişim sadece dış görünüş değildir. Bu düsturdan hareketle, Seyfi hocamla el ele verip, gazetemizin içeriğini zenginleştireceğiz. Kimse kusura bakmasın ama bu konuda mütevazı olmayacağım.
Şaka falan derken, benim de 20 yılı telaffuz etmeme şurada ne kalmış…
*  *  *
Velhasıl…
Haftada bir de olsa gündeme dair, sosyal medya üzerinden kısa kısa yazdığım değerlendirmeleri artık daha kapsamlı bir şekilde gazetemiz sütunlarından okurlarımla paylaşacağım.
Malum, memlekette köşe yazısına konu sıkıntısı çekmeyiz.
Otopark sıkıntısından tutun da, çevre yolundan hava limanına, hızlı trenden elektrik kesintilerine kadar, vatandaşlardan aldığımız şikâyet ve önerilere zaten gazetemizde haber olarak yer veriyoruz.
Memleketin beklentilerini köşe yazılarımızla yorumlayıp, yetkililere iletme noktasında üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.
Mesela…
Plansız elektrik kesintileri biz de dâhil olmak üzere Yozgat’ta yaşayan hemen herkesi rahatsız eden bir durum.
Elektrik kesintilerini, ziyaretimize gelen vekillerimize kadar ilettim.
En son geçtiğimiz Cuma günü, gündüz vakti art arda kesinti oldu. Bilgisayarları 'açalım mı?', yoksa 'açmayalım mı?' diye bakıştığımız bir yarım saatten bahsediyorum.
En son bu yazıyı kaleme aldığım gece yarısı da kesinti olunca, her şeyden önce bir vatandaş olarak bu durumdan rahatsızlığımı tekrar dile getireyim, dedim.
Çok sayıda Yozgatlının duygularına tercüman olduğumun farkındayım ama ciddi anlamda bu kesintilerin bir son bulmasını istiyoruz.
Artık evlerdeki televizyonlar bile akıllı. Cihazların neredeyse hepsi hassas ve evdeki buzdolabına, televizyona güç kaynağı bağlayan birisi ile henüz tanışmadım.
Bu konuda yetkilileri bir kez daha uyarmak istedim.
Yozgat daha iyisini hak ediyor.
Lütfen bize paramızın karşılığı olan kaliteli hizmeti verin.