YOZGAT’ın Çandır ilçesinde insanlara şifa dağıtan bir bitki var.
Bu bitkinin adı gilaburu bitkisidir.
Gilaburu bitkisinin meyvesi ise böbrek hastaları için bir şifa kaynağı.
Çandır’da su kenarlarında kendiliğinden yetişen gilaburu bitkisi, meyveleri olgunlaşınca toplanıyor.
Toplanan bu bitkinin meyvesinden meyve suyu yapılıyor.
Böbrek hastalıklarının tedavisinde, böbrek taşının düşürülmesinde gilaburu kullanılıyor.
Çandır ilçemiz, Yozgat ile bağları en zayıf olan ilçelerimizden.
Gerek ilçeye ulaşım konusu olsun, gerek ilçe halkının il merkeziyle irtibatı olsun, oldukça zayıf durumda.
Çandır ile ekonomik etkileşimimiz çok zayıf. İlçenin bu şifa kaynağı meyvesi Çandır’da veya Yozgat’ta satılmıyor.
Gilaburu bugün Kayseri piyasalarında yer alıyor ve satışa sunuluyor.
Yozgat’ta veya diğer ilçelerde, ilçemiz Çandır’da yetişen gilaburu suyu almak istediğinizde, internet üzerinden alışveriş yapmak durumundasınız.
Diyelim internet üzerinden alışveriş yapacaksınız…
Önce siteye giriyorsunuz, alışveriş yaptığınız site Ankara’da ticari faaliyet gösteriyor.
Ankara’daki adam gilaburu suyunu ‘Kayseri Pazarı’ markasıyla pazarlıyor.
Yani kendisi de, ürünü Kayseri’den tedarik ediyor.
Kayseri ise ürünü anavatanından, yani Çandır’dan tedarik ediyor.
Çandır’da üretilen bir ürünü, il merkezi ve diğer ilçelerin temin etme yoluyla ilgili küçük bir örnek vermek istedim.
Aslında bu örneği il merkeziyle ilçelerin iletişimi ve bağları konusunda her konuda verebilmek mümkün.
Bugün internet ortamında bir litresi 20 liraya satılan bu ürün neden Yozgat’ta markalaşamaz?
Neden sanal dünyada ve alışveriş sitelerinde Kayseri Pazarı adıyla satışa sunulur?
Neden biz önce kendi ürünlerimizi il olarak önce iç pazarımızda satışa sunamıyoruz?
Yozgat’ta marka değeri olmuyor da, Yozgat’tan çıkınca ürün neden markalaşıyor?
İlçenin belediye logosunda dahi gilaburu yer alıyor, lakin Yozgat’tan bulup temin etmek mümkün değil.
Tabi ki ticarette mülki sınırlar yoktur.
Hatta ülke sınırları dahi yoktur.
Şüphesiz komşu vilayetimizdeki tüccar, bu ürünün ticari kıymetini biliyor, ürünü topluyor ve Pazar oluşturarak satışını yapabiliyorsa bu alkışlanacak güzel bir hadisedir.
Çandırlı üreticilerin bu tür doğal ürünlerini piyasayla buluşturması ve marka haline getirmesi gereken yer ilk önce Yozgat’tır.
Yozgat’ın ilçeleriyle ekonomik ve sosyal bağlarını güçlendirmediği müddetçe merkez ilçe konumundan çıkması mümkün değildir.
İlçelerinizdeki yerel ürünlerle ilgili il olarak planlamanız olmazsa…
İlçelerinizin tarihi ve turistik değerlerini turizm planlamaması yaparak ziyaretlere açamıyorsanız… Şehir terminalinden ilçelerinize toplu taşıma aracı dahi bulma noktasında sorun ve sıkıntılarınız devam ediyorsa…
Öyle bir anda gelişmişlik sağlamayı, seviye atlamayı ve büyümeyi düşünmeniz mümkün değildir. Bugün Çandır ilçesi de bağrında Selçuklu eserleri barındıran, yöresel ürünleriyle bilinen, tabiatı zengin bir ilçemiz.
Lakin iki arada, bir derede kalmış ve bağlı bulunduğu ilin, kendisiyle pek ilgi kuramadığı bir ilçe.
Haydi selametle…