ABD Başkanı Trump'ın, Müslümanlar için kutsal sayılan 'Mescid-i Aksa'nın da bulunduğu Kudüs'ü 'İsrail'in Başşehri' olarak tanıma kararını imzalamasıyla başlayan tartışmalar, protesto gösterileri devam ediyor. Hem Müslümanlar hem de Hiristiyan dünyasının önde gelen isimleri, 'Küdüs'ün İsrail'in başkenti' olmasına tepki gösteriyor, kararın geri çekilmesi gerektiğine vurgu yapıp, 'atılan imzanın Ortadoğu'nun kalbine konulan bir bomba olduğu' üzerinde duruluyor.
Yozgat'ta da benzer protesto eylemleri yapıldı, farklı sivil toplum kuruluşları öncülüğünde. Yapılan bu protestolardan sosyal medyada nasibini aldı. Özellikle sosyal medyada, İsrail'e yaptırım uygulanması gerektiğinin altı çizildi, CHP'de konuyu mecliste dillendirip, 'İsrail ile tüm ticari ilişkilerin koparılması' çağrısında bulundu. Hükümetin böyle bir karar alması halinde, alınacak bu kararlara kayıtsız-şartsız destek vereceklerini ilan ettiler. Tüm bu gelişmelerin ışığında 'Türkiye'nin büyüme hızı' da ilan edildi,  'Türkiye ekonomisi Temmuz–Ağustos–Eylül aylarını kapsayan yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 11,1 oranında büyüyerek Yirmiler Grubu'nun (G20) en hızlı büyüyen ülkesi oldu' denildi. 

Üretim olmadan olmaz!...

Türkiye'nin büyüme hızı'nın çift haneli oranlara yükselmesindeki istikrarın yakalanabilmesi, sosyal medyadan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde dillendirilen 'İsrail ile ticari ilişkilerin kesilmesi' gibi konulardan sağlıklı sonuçların alınabilmesi, üretimle doğrudan bağlantılıdır.  Türkiye'nin önemli tarım bölgeleri arasında yer aldığı ileri sürülen Yozgat'ta ekilip, biçilen tarım ürünlerinden kaç tanesi 'yerli tohum' içeriyor?.. 
Özellikle tarımsal alanda tamamen İsrail tarafından yetiştirilen tohumla yapılan üretim konusunda kendi özümüze dönmediğimiz süre içerisinde, bağımlılıktan kurtulma şansımız yoktur. Daha çok çalışıp, daha  kalitelisini, daha ekonomik olanını, daha fazlasını üretip, gelişme sağladığımız zaman, bugün çift rakamlara ulaştığı belirtilen büyüme hızımız, hız kesmez, o zaman size karşı düşmanlık besleyen, fırsatını bulduğunda ayağınızın altına kuyu kazan ülkeler, sizinle iyi geçinebilmek için yarışa girerler. Bunun için, buna yönelik adımları atmak durumundayız, yoksa olmaz, olmuyor da...

  Tarım alanları boş...

Tarımsal verilere bakıldığında, Yozgat'ta tarım alanlarının neredeyse yakınına kısmı 'nadasa' bırakılmak suretiyle, ekilip, biçilmiyor. Üretimden yoksun bırakılan verimli toprakların yeniden üretime kazandırılabilmesi için Yozgat Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından çeşitli projeler hayata geçiriliyor. Bu projeler konusunda çiftçiler bilgilendiriliyor, yapılan uygulamalarla. Ancak, köyde çiftçi kalmayınca, köyde üreten olmayınca, yapılan çalışmalardan da bir arpa boyu yol zor alınıyor, bunları aşmak lazım, vessalam...