YOZGAT Trafiği her geçen gün biraz daha çekilmez bir hale geliyor. Özellikle mesai saatlerinin başlangıç ve bitim saatlerinde şehir içerisindeki tüm yollarda trafik akışı neredeyse durma noktasına geliyor...
Öğle saatlerinde Saat Kulesi bölgesinde sıkışan trafik nedeniyle ''Bu yoğunluk nedir?'' diye kendi kendime söylendim. Yanıbaşımda benimle birlikte karşıdan karşıya geçebilmek için trafik akışının izin vermesini bekleyen birisi, ''Burası yine iyi Ankara'yı İstanbul'u görsen'' diyerek, karşılık verdi. Baktım sadece. Tanımadığım birisi olmasının yanında, içimden geçirdiğimi düşündüğüm serzenişimi galiba biraz yüksek sesle paylaşmış olacağım ki; yanıt gecikmedi...
Şahıs, yanıt alamayınca uzaklaştı. Kafamda Ankara-Yozgat, Yozgat-İstanbul mukayesini yapmaya çalıştım ama olmadı. Bir türlü örtüştüremedim. Burası Yozgat. İki dağın arasına sıkışmış, avuç içi kadar bir şehirde trafik düzenini sağlıyamıyoruz. Valilik binası farklı bir bölgeye taşındı, valik taşınınca trafik yükü azalması gerekirken daha da arttı. Valilik şehrin Doğu bölgesinde bulunuyor. Batı kesimlerinde bulunanlar araçlarıyla Valiliğe ulaşabilmek için Saat Kulesi bölgesini kullanıyor. 
Diğer taraftan park sorunu da başka bir dert. Belirli bölgeler özel park alanları olarak tahsis edilmiş. Otomobilleri anladık, iş makineleri bile buralara park ediliyor. Yozgat'ın bu girdaptan kurtarılması gerekir. Mevcut yollara alternatifler oluşturulmadığı süre içerisinde bu sorunu artarak yaşamaya devam ederiz...