YOZGAT'ta çalışan kadınlarların yüzde 58'inin tarım sektöründe bulunuyor. Daha fazlasının tarım sektöründe çalıştığını düşünüyorum. Son yıllarda köylerin boşaldığını, kırsalda yaşayan erkeklerin çeşitli nedenlerle şehirleri mesken tuttuklarını dikkate aldığımızda, kadınların daha fazla tarımsal üretimde pay sahibi olduklarını söyleyebiliriz. Kırsalda yaşayan kadının bir günü, şehirde yaşayan kadının gününden çok farklı bir görüntü çizer. Aslında pek farkı yoktur. İstisnaların kaideleri bozmadığı gerçeğini gözönünde tutarsak...
Yozgat'ta kadın anadır, bacıdır, yardır, kadındır. Kadın üretir. Çocuk verir. Doğum sonrasında 6 ay aralıksız süt vermekle kalmaz. Tarlada çalışır, verimli topraklardan ürettiği ile dünyaya getirdiği çocuklarının karnını doyurur. Büyütür, besler. Rüzgardan saçının tek telini sakınır. Evden uğurlarken 'başını iyi sar, rüzgar çarpar!' uyarısını ihmal etmez, her sabah. 'Günün nasıl geçti' diye sormadan, 'karnın aç mı? öğlen ne yedin?' sorularını sıralamakla kalmaz. Bir taraftanda da evde-elde-avuçta ne varsa hazırlar. Kor sofraya. Sofraya koyduğu bir lokma ekmekten ibaret değildir. Yüreğini koyar. Sevgisini katık eder. Kimisinin eli çatlaktır. Kimisin eli ojeli. Kimisinin ki kınalı. Ama hepsi anadır, yardır, bacıdır... 

TARLADAN EVE...

Yozgat kırsalında, tarım alanlarında çalışanların önemli bölümünün, hatta yüzde 90'ının kadın ve çocuklar olduğunu gözlemlemek mümkün. Tarlada çalışan çocukların büyük çoğunluğunu da yine geleceğin kadınları oluşturmaktadır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinden her yıl Yozgat'taki tarım alanlarında çalışmak üzere gelenlerin çoğunluğunu oluşturan kadınlar, gün boyu sıcak-soğuk, yağmur demeden çalışır. Akşam çadırlarına döndüklerinde yemeği hazırlar, bulaşıkların, çamaşırları yıkarlar. Erkekler, çeşmeden su bile getirme zahmetine katlanmazlar, çoğu zaman. Kadın köle değil. Anadır, bacıdır, kadındır. Soframızdan eksik etmediğimiz ekmeğimizden, aşımızdan farksızdır. Kadın yoksa... Erkek açtır... Perişandır... Çaresizdir... Kadındır ekmek... Kadındır dirlik-düzen. Huzurdur...

KADINLAR GÜNÜ...

Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar günü... Tarlada, işyerinde, evde, sokakta. Kadın, hep kadındır. Duruşuyla.. Bakışıyla.. Sevgisiyle.. Yürüyüşüyle.. Konuşmasıyla.. Zerafetiyle.. Tarlada çalışırken, evde yemek pişirirken, bir köşeye çekilmiş çoğunu emzirirken.. Kadındır, hep kadındır. Bakmasını bilirsen, sevmesini bilirsen.. Kadın toprak ana gibidir.. Üretir.. Sadece aç karını değil, tüm benliğini doyurur.. Gözün doyar.. Gönlün doyar.. Yüreğin fokur fokur kaynar. Erkeği erkek yapan kadın, dünyayı yöneten, yönettiren de kadındır... Kutlu olsun...