Eskiden ne güzel kongrelerimiz vardı.
Heyecanlı.
Aksiyonlu.
Yarışlıydı kongreler.
Önce aday adayları isimler gelirdi kulağımıza.
Sonra aday olan isimler çıkardı piyasaya.
Demokrasi falan diyorlar ya hani, işte onu biraz bu kongrelerde görme imkânı oluyordu.
Tamam, yine aşağı yukarı kazanacak isimler belli oluyordu ama yine de ortada bir yarış dönüyordu.
Bazen ‘ya öteki aday kazanırsa’ dediğimiz oluyordu.
Şimdi öyle mi?
Alternatifi olmayan isimlerin yeniden tek adayla girdiği kongreler yapıyoruz.
Kongrenin tek adaylı olmasına partililerin sevinmesine anlam veremiyorum.
Eğer siz ikinci bir aday daha bulamıyorsanız eriyorsunuz demektir.
Birde atanmışların seçildiği kongreler var ki bu kongre türüyle de bu yıl tanıştık.
Geçmiş yıllarda elbette benzeri olmuştur ama 14 ilçede aynı anda atanmışların seçildiği kongre olmuş mudur bilmiyorum.
Genel merkez tarafından atanan isimlere delegeler oy kullanıyor ve seçmiş oluyor.
Tek parti döneminden tek farkı açık oy gizli tasnif yapılmaması.
Böyle bir uygulamaya da zaten gerek yok…
TAŞERON MESELESİ
Taşeron işçi devletten kadro istiyor.
Devlet, özel sektörde çalışanlara ‘gözünüz devlet kapısında olmasın’ uyarısı yapıyor.
Herkesin devlet dairesinde çalışmak istemesini devlet yanlış bir anlayış olarak görüyor.
Yozgat Valisi Kemal Yurtnaç’da zaman zaman konuşmalarında bunu gündeme getiriyor.
Şimdi taşeronlar devletten kadro isterken, devlet taşeronlara kadro verirse ne olacak?
Bu durumda özel sektördeki herkes gözünü daha çok devlet kapısına dikecek.
Şimdi hiç değilse devlette taşeron olarak çalışanlar ile özel sektörde çalışanların ortak yanı bulunuyor.
Bu da bazı insanların özel sektörde çalışma isteğini artırıyor.
Taşeron işçiler açısından baktığımızda ise kendisiyle aynı işi yapan kadrolu iki kat maaş alıyor.
Taşeron çalışırken kadrolu tatil yapıyor.
Anlayacağınız taşeron meselesi karışık ve bana göre mesele sadece devlet ve taşeronu ilgilendirmiyor.
İşin özel sektöre yansıyan boyutu da var.
Selametle…
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Prestij kaybı süren yöneticiyi.
*Zor bir süreçten geçen siyasetçiyi.
*Hezimete uğrayan projeyi.