Yoğun gündem nedeniyle değerlendiremediğimiz bir konu vardı. Ramazan Bayramından hemen sonra gazetemizin manşetine taşıdığımız, Yozgat’ın nüfusu en fazla azalan şehir olmasıyla ilgili tartışmayı kaleme alamamıştım.
Daha doğrusu gerektiği kadar konuşamadık diyelim.
Malumunuz, TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerine göre Yozgat, “nüfusu en fazla azalan şehir” olarak tescillendi.
Bunu sosyal medyadan “‘Son'unda Yozgat birinci oldu!” başlığıyla duyurmuştum. Van’ı bile geride bırakmıştık vesselam…
Evet, son beş yıllık TÜİK verilerine göre Van’ı geride bırakan Yozgat en fazla göç veren iller arasında birinci sıraya yerleşmesi moralleri bir hayli bozdu doğrusu. 81 vilayet içinde oransal olarak en fazla Antalya’nın nüfusu artarken, nüfusu en fazla azalan şehir ise Yozgat oldu.
Tabi ki biz buna alışkınız. Birinci olmasak da Yozgat’ın gün be gün eridiğini biliyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız şehirde selam verdiğimiz insan sayısı her gün azalıyor.
Doğma büyüme Yozgat’tayım. Çok sayıda Yozgatlıyla tanışıyorum ve bir şekilde sohbetimiz, muhabbetimiz var. Ve biz ne zaman bir araya gelsek hep “Azalan Yozgat”ı konuşuruz.
Git gide memur şehri, daha doğrusu bir emekli şehri olma yolunda hızla ilerleyen Yozgat için öncelikli kurtuluş yolu, yeni istihdam alanları ile açılacaktır.
Bunun yanı sıra kalifiye eleman sıkıntısının da bir an evvel çözülmesi gerekiyor.
Diyelim ki yatırımcı getirdiniz. Kime iş verecek bu yatırımcı? Kalifiye eleman mı var?
Peki, Yozgat’ta neden kalifiye eleman sayısı bu kadar az?
Çünkü belirli bir meslek dalında uzmanlaşan hemen her Yozgatlı genç soluğu büyük şehirlerde alıyor. Mevcut durumda bunu engellemek mümkün değil. 
Bir de çalışmak istemeyen, daha doğrusu kahveleri dolduran gençlerimiz de var. Bunu da eğitimle aşmamız gerekiyor diyeceğim ama Yozgat’ın eğitim sıralamasının da diplerde olduğunu biliyoruz.
Boş organize sanayilerin memlekete bir faydası yok.
Hiç devlet yatırımı gelmiyor diyemem, evet birçok yatırım yapıldı ama Yozgat’a yeni istihdam alanları açacak devlet yatırımlarının da gelmesi gerek. Bu nedenle Yozgat’ın siyaseten de istediğini alamadığına inanıyorum.
Bence Yozgat, siyasetin getirdikleri bakımından, tam anlamıyla ektiğini biçemeyen bir şehir, daha doğrusu Valisi olan bir köy!
Bekir Bozdağ’ı Yozgat’ın girişinde karşılamakla olmuyor bu işler. Böyle giderse Sayın Bozdağ’ı karşılayacak kimse kalmayacak memlekette!
Benden söylemesi…