Bu süre siyasi partiler için hem dar ve kısa hem de bir hayli uzun.
Gerçek manada halka ulaşmak, seçmeni dinlemek, zihinlerde tesir, gönüllerde iz bırakmak isteyen siyasetçi için oldukça dar.
Zira ulaşılması gereken 460 binlik bir kitle var.
Ve Yozgat yüz ölçüm bakımından Türkiye’nin büyük illerinden.
Kat edilmesi gereken mesafeler, kilometreler var.
Kısa sürede çok mesafe ve geniş bir kitle.
Yaklaşan 1 Kasım seçimlerini bu gerçekler üzerine kurguladığınız vakit bir ay aslında bir gün kadar kısa bir zaman dilimi.
24 saatin tamamını seçim çalışmalarına ayırsanız da yeterli gelmez.
İnsanüstü bir güce sahip olmanız şart.
Bir de tam tersi durum söz konusu.
Seçim sahtı mahallinde çalışıyormuş havası oluşturmak, adet yerini bulsun tavrı takınmak, az masraflı bir seçim umut edenler için 1 ay 1 yıl kadar uzun bir zaman.
Öyle uzun bir zaman ki bir ay, ne yaparsanız yapın vakit geçirmek mümkün olmaz.
Bir gün de tüm Yozgat’ı ziyaret etmiş, insanların elini sıkıp, tek tek kendini ve parti misyonunu anlatmış sayarsınız.
Bu ahval ile yola çıkmak en kolayı olduğundan kolay olan işler de zaman geniştir.
Önümüzde bir ay gibi kısa/uzun bir zaman dilimi var.
Yaklaşan seçimler öncesinde siyasi partiler ne tür bir ahval ile yolculuğa başladılar, bir ön değerlendirme yapalım istedim.

AK PARTİ’DEN BAŞLAYALIM…

AK Parti 7 Haziran seçimlerini belki de en fazla analiz etme, değerlendirme ve kendi içinde boy aynası tutması gereken siyasi oluşum.
13 yıllık tek başına iktidarı kıl payı kaçıran bir siyasi oluşum var. 
Türkiye’nin tamamında olduğu gibi Yozgat’ta da oy kaybetmiş.
Hesapların alt üst olduğu 7 Haziran siyasi karnesinde duran AK Parti bu gün Yozgat’ta 1 Kasım’a dair hangi aşamada.
İsterseniz konuya aday tanıtım programını hatırlayarak başlayalım. 
Aday tanıtım programında teşkilatların ortaya koyduğu zafiyet siyasetin hareketlenmesi gereken bu günlerin zayıf geçmesine neden oluyor.
İl teşkilatındaki sinerji, ilçelerde çok fazla hissedilmiyor.
İlçeleri bazıları olarak ayırmak gerekiyor. 
Ama ben isim vermeyin onlar kendilerini analiz etsin.
Adaylara gelince Genel Başkan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın bu seçim liste başı olmasından dolayı performanslarını artıracakları bir gerçek.
Fakat burada ayırt edilmesi gereken ince çizgi adayların içi dolu bir seçim sürecine girmesi.
İlçelerden gelen haberler adayların henüz istenilen performans düzeyine sahip olmadığı şeklinde.
Etraflarındaki kitlenin duruşu da önemli elbette.
Onlar bu seçim de adayın her şeyine amenna derse görüntü değişmez…
Mühim olan adayı yönlendirebilmek, zikzakları gösterip, doğru zeminde yürümesini sağlamak.
Anlayacağınız AK Parti şimdilik eh işte….

MHP’NİN “2” İDEALİ VAR MI?

MHP’de genel başkan Devlet Bahçeli ‘Muhalefette kalma’, Yozgat’ta da 1. sıranın ötesine geçmemekle eleştiriliyor. 
Biz işin Yozgat ayağına bakalım.
MHP’de milletvekili listeleri daha çok genel merkez kararı ile belirlenir.
Ha diğer partiler de farklı değil elbette.
Tabanın sesine kulak veren çok fazla olmaz.
MHP’de de bu gelenek bozulmadan devam ediyor.
Bir ideoloji ekseninde şekillenen MHP’li, Ülkücü kavramı partinin kuruluşundan bu güne aday profilinden çok davanın özüne bakarak oy pusulasına mührü bastı.
Fakat değişen Türkiye’de tek başına bu öngörü yeterli değil.
Rakiplerinizle yarışmak istiyorsanız hem tabanın sesine hem de sizden olmayan kitlelerin beklentilerine kulak kabartmak zorundasınız.
MHP bu seçim bir önceki seçimde ortaya çıkan listenin benzeri bir görüntü ile Yozgatlı seçmenin karşısına çıktı.
Önemsiz gibi görünse de MHP’de listelerin bu seçimin kaderinde ciddi faktör olduğu kanaatindeyim.
MHP’de aday listesindeki hatalar tabanı derleyip toplamada eksikliğe dönüşünce dava bazı zamanlar sessiz kararsızların oluşmasına neden oluyor.
İddialı bir MHP’nin her şeyden önce tabanda birliğe, davada vefaya önem vermesi şart!
Bunu yaparken de kutuplaştırıcı olmanın ötesinde derleyip, toparlayıcı olunması gerekiyor.
Burada en büyük görev genel başkan yardımcısı Sadir Durmaz’a olduğu kadar aday listesindeki isimlere de düşüyor.
MHP’ye dair konuşacaklarımızı ilerleyen zaman diliminde detaylandıracağız elbette.
Şuan için manzara nasıl derseniz, AK Parti’den hallice diyebiliriz.

CHP VE KAYTAN GERÇEĞİ

CHP’nin beklediği aday Onur Kaytan…
Bir önceki seçim yapmadığını bu seçim yaptı ve Kaytan’ı listenin birinci sırasına getirdi CHP.
CHP’nin bu seçim ataklarından bir tanesi eski il başkanı Ali Keven’e yeniden il başkanlığı görevi vermesi.
Parti içi birliktelik adına olumlu bir hareket, olumlu bir tavır.
Fakat parti içinde seçim öncesi bu değişim nasıl karşılandı.
Özellikle seçim öncesi tesirleri noktasında önümüzdeki süreçte mercek tutmak istiyorum. 
Kaytan, CHP’nin verebileceği en doğru kararlardan bir tanesi. 
Fakat CHP’nin bu seçim değil ondan önceki seçim bu hamleleri yapması gerekiyordu.
Geç kalınmış mı, işte bunun yanıtını 1 Kasım’da seçmen verecek.
CHP’ye ders olacak!

KAYALAR ÜZERİNE SİYASET!

Bu seçim hesapları alt üst eden, tahminleri darmadağın hale getiren isim Lutfullah Kayalar…
Bir gün seçim arenasında görmek, haberlerini kaleme almak istediğim siyasetçilerden bir tanesi Lutfullah Kayalar.
İsmini sıkça duyduğum ancak meslek hayatımda çok fazla görüşme imkanı bulamadığım bir siyasetçi.
Gıyabına yabancı değilim…
Fakat siyaset arenasındaki performansını, duruşunu, hareket kabiliyetini ilk defa analiz etme imkanı buldum.
Kayalar tek başına siyasi bir parti gibi çalışıyor,
Çok çalışıyor,
Çok konuşuyor,
Yozgat’ı tanıyor olmanın verdiği tecrübe ile kılcal noktalara temas ediyor.
Siyasi karizmasını, halkçı kimliğini ziyadesiyle kullanıyor.
Ve yeni oluşum mesajı veriyor.
Tüm bunları üst üste topladığınız vakit Yozgat’ta hesapları alt üst edebilecek bir Lutfullah Kayalar profili çıkıyor.
Siyaset bu yarın ne getirir bilinmez, belki de her şey eskide kalmıştır.
Ama, kalmadıysa Yozgat’ta 1 Kasım’da ortaya çıkacak manzara Türkiye’den çok farklı bir tezahürle şekillenecektir!

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ ?
* Yeni Çeltek İlk ve Orta Okulu’nun temel atma töreninde ‘Bu okulda benim de hakkım var’ diyerek durumdan pay çıkarmaya çalışan milletvekili adayını…

* Yozgat’ta davet edildikleri sportif etkinliklerde, kurumsal açılışlarda, sivil toplum kuruluşu programlarında rakip siyasetçinin davet edildiğini öğrenince ‘Onun olduğu yerde ben olmam’ diyerek, kişisel egoları yüzünden Yozgat’ın ve Yozgatlı’nın hakkına gasp eden, geleceğine pranga vuran siyasetçiyi…

* Siyasi rakiplerini eleştirmek yerine daha çok Yozgat’ın ihtiyaçları ve talepleri noktasında fikir beyan eden milletvekili adayını…

* Bir kaç günlük seçim çalışmasının ardından tatile çıkmayı planlayan milletvekili adayını…

Editör: TE Bilişim