Parti genel merkezi tarafından 7 Nisan’da YSK’ya teslim edilen geçici milletvekili listeleri ile birlikte siyasetin rengi ve ahengi değişecek.
Son iki aydır aday adayları ile birlikte Yozgat’ta yaşanan siyasi kompozisyona bir sonuç bulamadığımı açıkça belirtmek istiyorum.
Evet, bu sürecin bir şekilde bir sonu olacak…  
Siyasi yoğunluk resmi prosedür gereği yerini 4 adayının yarıştığı yeni bir sürece bıraktı.
Bu süreç suların durulduğu yeni bir süreç gibi görünse de öncesinde ortaya çıkan manzarayı çok iyi okumak gerekiyor.
Bu sürece birkaç kez şahitlik etmiş bir gazeteci olarak, dünle bu gün arasında bir fark görmediğimi belirmek istiyorum.
Evet, dünle bu gün arasında maalesef fark yok!
Bundan öncekilerde olduğu gibi bunda da ortaya çıkan sonucun adı: samimiyetsizlik!
Üzülerek görüyorum ki ortada çok fazla samimiyetsiz çehre var!
Mesele biz gazetecilere olan tavırlar değil.
Zaten mesele sadece bizlik olsa hiç mesele değil!
Zira bizim gülen yüz (!) konusunda sıkıntımız yok.
Ayrıca mesele sadece aday adayları ile ilgili de değil!
Etrafındaki zevatın durumu da içler acısı.
Olayı ben değil, biz yani Yozgat ölçeğinden ele aldığımda elimde kocaman bir hiç kalıyor.
Kendi ekseninde varlığını ispat etmeye çalışan, samimiyetine binaen Yozgat’tayım, buradayım diyen aday adayı sayısı inanın iki elin parmaklarını geçmez.
İnsanları tahlil noktasında çok fazla tecrübe sahibi değilimdir.
Lakin şu gerçeği çok iyi biliyorum: 
- Bir hışımla siyaset için Yozgat’a gelen, gidiyor ve…

BİR DAHAGELMİYOR!
Gelmiyor abi…
Büyük ihtimalle aday adaylığı sonrası bulunduğu makam ve mevkide daha çok yükselme yaşayanların Yozgat yönüne bakma gibi bir gayreti ve kaygısı olmuyor.
Memleket hasreti bir anda saman alevi misali oluyor.
Varlıkları ile memleketi terk-i diyar eyliyor.
Şuan ortaya çıkan manzara maalesef dünü aratmayacak türde.
Samimiyet olmayınca ne siyaset oluyor ne de muhabbet.
Siyaseti kendileri için yapsalar da muhabbeti Yozgatlı için kurabileceklerine olan inancımdandı bu gün ki kelamım…

Karanlık siyaset mi, siyaset  mi karanlık?
Malumunuz dün elektrikler yoktu.
Nasılda eller yukarı olduk bir anda değil mi?
Demek ki yerli malı yurdun malı her Türk onu kullanmalı.
İlle de üretim ille de üretim…
Türkiye karanlığa gömülmüşken siyaseti mumla arayalım dedik.
Ara ki bulasın.
Ne siyaset var, ne de listelere dair birkaç kelam.
Varsa yoksa balon listeler.
Birilerinin listeleri dışında gündem de hakikate dair bir söylem yok!
Dün birkaç AK Parti’li ili ayaküstü hasbıhal ettik.
Senin kulağın delik babından ifadelerle başlayan cümlelerine yanıtım oldu: 
‘Siyasetin de günü karanlık…’
Anlayacağınız netice yok, liste yok!

CHP’nin adayları…

Hafta sonu ‘kardeş kardeş’ yapılan 4 adaylı CHP ön seçiminin ardından belirlenen 4 milletvekili adayı törenle kamuoyuna açıklanacak.
Hem açıklama hem tanıtım.
CHP’nin istikametini, yönünü, güzergahını belirleyen bu süreç neyi nereye sürüklüyor bilinmez.
Ortada bir hakikat var ki, durum hiç de iç açıcı görünmüyor…

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ ?
 
* Türkiye’nin karanlığa gömüldüğü dün telefon ve dost meclisi muhabbetlerinde “Siyasetçiyi mumla arıyorsun” söylemi ile espri yaptığını zanneden AK Partili milletvekili aday adayını…

* “AK Parti’de bölgeleri yokluyorum, ışık alamıyorum. Kim kimi ne kadar destekliyor belli değil. Nihai kararı kamuoyu anketi belirleyecek.” Sözleri ile Ankara’dan Yozgat’a mesaj gönderen AK Partili üst düzey yöneticiyi.

* CHP’de köyden kente milletvekili aday adaylığı ile CHP’ye örnek bir milletvekili adayı profili olan kadın aday adayını….

* MHP’de milletvekili aday adaylığı sürecinde bir anda geri plana çekilen aday adayını…

* Siyasetle-bürokrat kimliğini karıştırdığı için açıklama ve projelerini daha çok kamusal alan üzerinden yapan aday adaylığını…
Editör: TE Bilişim