Milletvekili aday adayı Tuncay Şener, basın mensupları ile sabah kahvaltısında bir araya geldi. Milletvekili aday adayı olmasının temel nedenlerinden bahseden Şener, milletvekili aday adayı olarak, Allah hayırlısını dileyip, Yozgat’a hizmet noktasında bir yola çıktığını söyledi. 
“. Yozgat’ta seçilecek her kişi kıymetlidir ve iş yapacaktır diye bakıyorum” diyen Şener, yaklaşık 16 yıldır Yozgat’ta yaşadığını belirterek, devlet imkanlarının hizmete dönüşmesi noktasında vaat edenlerin proje üretmek yerine projeyi hayata geçirecek insanları Yozgat’a getirmesi gerektiğine işaret etti. 
Şener; “Devletin imkanları belli. Bu imkanları salimen ve zamanında uygun bir şekilde Yozgat’a ulaştırılması. Bu devlet en kötü  zamanlarında GAP Projesi diye bir proje başlattı. Karadeniz Oto yolunu, Boğaziçi Köprüsünü yaptı. Bu devlette proje bitmez. 
Proje yapacağım  demek yerine proje yapılan yeri insanları, proje yapacakları ulaştırmak önemlidir. Telefonun sürekli açık olması gerekiyor. Beynin, ruhun sürekli açık olması lazım. Ben Yozgatlı olarak bunu söylüyorum. 4-5 seçim geçirdim, her seçim benzer şeyleri duyarız. Siyaset çok kolay bir iş. Sözün, birikimin, konuşmanın vebalini, günahını düşünmediğimiz zaman o kadar kolay iş ki siyaset, o kadar kolay iş ki bir yola çıkıp benimle gelin diye davet etmek. Bunun vebalini düşünmüyorsanız. Ben bunun vebalini düşünüyorum. Konuşulan sözlerin, yapılacak icraatların veya yapılması gereken, atılması gereken adımların sonuca ulaşılması veya ihmal edilmesi halindeki günahını düşünüyorum. Benim başlangıçtaki Bismillah’ım bu” diye konuştu. 
“Yozgat’a bu gün şuanda 1 milyar dolar da girse hiç kimseye yaramaz. Çünkü bu parayı taşıyacak alt yapı yok” diyen Şenir, yatırım yapma, ortaklık kültürünün kalmadığını belirterek, şunları söyledi: 
“Sosyal bir alt yapı yok, kültürel bir alt yapı yok. Hızlı  Tren geliyor diye seviniyoruz onu taşıyacak bir alt yapı var mı? Yeni bir hastane yapılıyor Yozgat’a. Ben bunu bir fabrika gibi görüyorum. Yozgat’a bir katma değerdir. İki bin civarında insan çalışacağı söyleniyor. Etrafında kurulan eczanelerle birlikte 5 bin kişilik bir sirkülasyon olacak. Yozgat’ın bunun barınması, taşıyacak alt yapısı var mı, biz bunu konuşmalıyız. 
Şefaatliliyim, ilçede 80’li, 90’lı yıllarda çok sayıda genç vardı. Şimdi Şefaatli’de yaşlı insanlar, memurlar ve çocukları var. Arada genç nüfus yok. Yarın Yozgat’ta da böyle olursa ben ne yapacağım. Çökelekle, parmak çörekle, çamlık havası ile iyi oluyormuşla mı devam edeceğiz. Bunlar soyut sorunlar. Biz din dışında soyut hiçbir şeye inanmadığımız için bunları da görmüyoruz. İlla birileri gözümüzün önüne koyacak. Cemil Çiçek’in dediği görerek düşünüyoruz. Görerek düşünen insanlar çoğunluktaysa, düşünen, dertlenen bunların farkına varan birilerinin harekete geçmesi gerekiyor.” 

Editör: TE Bilişim