Kimliksiz bir külüm, adım, eşkâlim yok gülüm… Sen sevdalar şehrinin prensesi, sen saklı bahçelerin en güzel gülü, hangi limanın yakan gözlerisin şimdi?
     Cinayetlerin geçiyor gözlerimden, kiminin gönlü, kiminin ömrü kül olmuş  benim gibi. Sen üflemişsin ha babam ve yeni tütünleri yakmışsın, çekmişsin bütün hücrelerine, korken kül olmuş hepsi. Üflemişsin sonra küllerine, karışmışlar bir bilinmezin yeline. Kalan sen olmamışsın, aşka baki bakan sadece üflediklerinmiş. Sen riyalar ülkesinin yalan süsü, sen aldatanlar diyarının asıl bekçisi; kandırmışsın, yakmışsın ha babam. Şimdi neyin peşindesin? Şimdi neyin imdatlarındasın kötü sonların rensesi?
    Kalmakla gitmek arasında tükenen ömrüm, bırakmanla, bırakmaman çelişkilerinde geldi geçti. Eğlenceliklerinden bir tanesi de bendim. Öyle ki, tutmanla, tutmaman arasında,  uçurumların bekçisi, ömrümün gözleri açık gitti. Bıraktın, avını bir hamlede kapan kartal gibi sarp kayalıklardan aşağıya ve gagaladın her bir santimimi. Kaç kez öldüm bilemezsin ve kaç kez ölmeyi düşlediğimi hissedemezsin. Bitsin! Dediğim bu işkencen maalesef bitmedi ve maalesef küllerim huzura ermedi… Sorgularım, ah! Bu sorgularım, biliyorum hiç bitmeyecek ve biliyorum bir gün bu şehre “ölüm” gelecek. Tamam, gülüm edebiyat yok, tamam güzeller güzeli fazla söze hacet yok!
    Biliyorsun işte, “o” bir gün öyle ya da böyle gelecek ve sen yaktığın bütün anlara yanacaksın, yandığım gibi… Hiçbir türkün ve hiçbir öykün benim külümün zerresi bile olmaz.
    Öyle çok yüreğim kanadı ki ve öyle çok ağladım ki bütün kirlerini yıkayana dek.
    Anla artık sonsuza kadar kanayacaksın, kanadığım gibi. Ne yaptın şimdi? Başın göğe erdi mi? Bütün öykülerin vebalini omuzlayarak ve bütün öykülerin küllerine üfleyerek yaşadın mı saydın sahiden. Unutma! Bir gün gözlerin yerinden çıkarcasına, pişmanlığın denizlerini yıkarcasına, kül ettiklerinin ahiyle, gövdeni tütün sayıp yakıp yakıp yeniden doğacak ve her defasında yaptığın hatalara doymayacak sonrada çıldırmışçasına yaptıklarına, pişmanlıklarına ağlayacaksın, her gün ağladığım gibi.
     Çocuk seni hiç affetmedim…
     Ve çocuk seni hiç bitirmedim…
     Sevdim, sevdim, sevdim, sevdim…