Yalvaç, kendi içerisinde 3 farklı çeşidi bulunan ‘Özgül Öğrenme Güçlüğü’nün, zihinsel yetersizlik, sosyal/kültürel yoksunluk ve olumsuz çevresel faktörler etkili olmaksızın akademik başarıyı olumsuz etkileyen, öğrenme, okuma-yazma ve aritmetik becerisine ilişkin bu güçlüklere neden olduğunu söyledi. Çocuk Psikiyatri Uzmanı Dr. Çiğdem Toklu Yalvaç, ebeveynlerin çocuklarını gözlemlemesi gerektiğine dikkat çekti. Özgül Öğrenme Güçlüğü yaşayan çocukların okul başarısının akranlarından düşük olduğunu belirten Dr. Yalvaç, bu bireylerin standart eğitime rağmen yaşına ve zekasına uygun başarılar gösteremediğini dile getirdi. Genetik ve çevresel faktörlerin Özgül Öğrenme Güçlüğü gelişimine neden olabildiğini kaydeden Yalvaç, ‘’Beyin hasarı geçirme, gebelik enfeksiyonları, doğumda ya da doğum sonrasında yaşanan problemler, psikiyatrik sorunlar ve sosyoekonomik güçlükler gibi durumlar Özgül Öğrenme Güçlüğünün ortaya çıkmasında etkili olabilmektedir’’ dedi.
Yapılan çalışmalar sonucunda toplumda yüzde 5-17,5 oranında Özgül Öğrenme Güçlüğü görüldüğünün altını çizen Yalvaç, erkek çocuklarında kız çocuklarına oranla 3-5 kat daha fazla rastlandığını bildirdi. Özgül Öğrenme Güçlüğü yaşayan çocukların okul çağlarında yaşadıkları zorluklara değinen Dr. Yalvaç, Özgül Öğrenme Güçlüğünün genellikle akademik yaşamda ortaya çıktığını kaydetti. Yalvaç, ‘’Ayrıca bu çocuklarda sıraya koyma becerisi ile ilgili sorunlar yani haftanın günleri, aylar, mevsimler, sayıları doğru sırayla sayamama, okuduğu bir öyküyü anlatması istendiğinde öykünün başını sonunu karıştırma görülebilir. Çatal-kaşık kullanma, ayakkabı bağlama, kalem tutma gibi el kaslarını ilgilendiren becerilerden yoksun olabilirler’’ şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim