Yozgat’ın Sorgun İlçesi Devlet Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Opr. Dr. Osman Akgül, insanların hayatını etkileyen ağrılı durumlarda en yaygın olanının baş ağrısı olduğunu belirterek, 300’den fazla farklı tipi olan baş ağrılarının kimi zaman ciddi ve yaşımı etkileyen türde olduğuna dikkat çekti.
Akgül, baş ağrısının nörolojik hastalıkların yanı sıra sistematik hastalıklara da eşlik eden bir semptom olduğuna dikkat çekerek; “Örneğin hipertansiyon, kronik akciğer hastalıkları, kalp ve damar hastalığı olan kişilerde baş ağrısı sık görülen bir durumdur. Baş ağrısıyla hayatı boyunca tanışmamış insan yok gibidir ve toplumda en sık görülen belirtilerden bir tanesidir” dedi.
Akgül, beyin cerrahisi polikliniklerine başvuran hastalardan üçte ikisinin baş ağrısı şikayeti ile hastanelere başvurduğu gerçeğine vurgu yaptı.
TEHLİKELİ BAŞ AĞRISI
Opr. Dr. Osman Akgül, baş ağrısı şikayeti ile doktora başvuranların dörtte birinde migrene bağlı baş ağrısı tespit edildiğini belirterek, yeni başlayan baş ağrılar, şiddetli ve nörolojik baş ağrılarının tehlikeli baş ağrılar olduğunu söyledi.
“Hasta daha önceden hiç başım ağrımazken bir anda çok şiddetli bir şekilde baş ağrısı başladı diye bir şikayetle doktora gidiyorsa bunun sebebi beyin kanaması olabilir” diyen Akgül, şunları söyledi: “Beyin tümörü olabilir, tümör içi bir kanama olabilir, enfeksiyona bağlı bir probleme dayalı baş ağrısı olabilir. Toplumda baş ağrısı çeken 3 kişiden biri stresten kaynaklı baş ağrısı çekmektedir fakat 5 kadından 1’inin ve 10 erkekten 1’inin baş ağrısı sebebi migrendir. Stresten kaynaklı baş ağrılarında çözüm için baş ağrısına sebep olan etkenler ortadan kaldırılmalı ve bunun yanında açlık, uykusuzluk ve fazla uyku gibi nedenler baş ağrısını arttırabilir. Migrende ise durum biraz daha ciddidir”.
MİGREN KADINLARDA YAYGIN
Migrene bağlı baş ağrılarının daha çok kadınlarda yaygın olduğunu anımsatan Akgül, hastalığın insanlarda görülme oranları ve etkileri hakkında şunları anlattı:
“Kadınların ortalama yüzde 18’i, erkeklerin yüzde 6’sında görülüyor. Migrenli hastaların yaklaşık yüzde 70’inde ailede migren öyküsü bulunuyor. Migren atakları sırasında hastaların yüzde 80’inde şiddetli baş ağrısı ve buna eşlik eden bazı bulgular görülüyor. Bunların 1/3’ünde bu rahatsızlık hissi günlük işlerine devam etmelerini engelliyor ve yatak istirahati bile gerektirebiliyor. Hastalık, hem günlük yaşam kalitesini düşürmesi hem de iş gücü kaybı ile ciddi ekonomik yük oluşturuyor. Migren ataklarını tetikleyen bazı durumlar olabiliyor. Bunlar adet dönemi, yumurtlama dönemi, doğum kontrol hapı kullanımı, hormon yerine koyma tedavileri gibi hormon dengesinde değişiklik yapan durumlar, alkol, konserve yiyecekler, aspartam (tatlandırıcılarda bulunur) gibi maddeler, çikolata, eski peynir, öğün kaçırma gibi beslenme ile igili durumlar, stres, üzüntü, depresyon, aşırı fiziksel aktivite ve yorgunluk, aşırı ve parlak ışıklı, floresan aydınlatmalı mekanlar, uykusuzluk ve aşırı uyku, damarlarda genişleme yapan bazı ilaçlardır.”
ÖĞÜNLERİ AKSATMAYIN
Migren baş ağrısı çeken hastalara ‘Öğünleri kesinlikle aksatmayın’ uyarısında bulunan Akgül, migren hastalarının öğünlerini kesinlikle atsatmamaları gerektiğini, az yada fazla uykudan kaçınmalarını, öğle uykusu gibi zamansız uykulardan kaçınmaları, klima, rüzgar, sigara dumanı gibi migren baş ağrsını tetikleyecek ortamlarda bulunmamalarını istedi.

Editör: TE Bilişim