AVCILARI tenzih ederim. Bir takım yabancı sadist avcılar için,  “kızılgeyik acente kotaları’’ çerçevesinde,  geyik ve keçi vurmalarına olanak sağlayan ihale açıyormuş… Zaten bu rezalete her yıl rastlıyoruz. Yazıktır, günahtır  birkaç dolar alacağız diye bu canların kıyılmasına vicdan nasıl razı geliyor..?

Prof. Sayın Naci GörürMarmara depremi bağırarak geliyor’’ diyor. 
Deprem bağırmıyor! Kendisini yırtıyor!  “Ey Türk milleti sizleri birkaç kez yıkıma uğrattım, çok canlarınızı aldım. Uyanmadınız uyumaya devam ediyorsunuz, ne laf anlamaz insanlarsınız. Sizleri öldüren ben değilim, sizleri öldüren sorumsuzluğunuzdur, çarpık yapılaşmanızdır. Sizler ibretliksinizdir. Hani ya Marmara bölgenizde bir  belediye meclis toplantısında,  falan yerden geçen fay hattının filan yere kaydırılması, falan yerin imara açılması …  diye karar almışlığınıza bile şahit oldum!  Uyanın uyanın uyanın…’’ ne yalan söyleyim!  deprem aynen  öyle diyor… 
Proflar ikaz ediyor, deprem kendini yırtıyor, ilgili ve yetkililer Ashab-ı Kehf uykusuna devam ediyorlar. 
Bu garipte kırk yıldır söylüyor, Belediye Başkanlığımda Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir kimseye, kuruluşa ruhsat vermedim. 
Neden mi? 
Kimse deprem yönetmeliğine uygun müracaatta bulunmadıkları nedeniyle…
Deprem öldürmüyor, bina öldürüyor diyerekten… 
Ne diyelim Fuzûlî’nin bir sözüyle yazımızı bağlayalım. “SUSSAM GÖNÜL RAZI DEĞİL, SÖYLESEM TESİRİ YOK.’’