Bir Yozgatlı şehidimizi daha ebediyete uğurlamanın üzüntüsüyle yazımı kaleme alıyorum. Biraz önce helikopterle memleketine getirilen Şehit Uzman Jandarma Mehmet Koçak kardeşimizin baba ocağındaydım ve oraya düşen ateşi kelimelerle ifade etmem mümkün değil.
Yıllardır, inşallah son olur bu acı diyoruz ama kaç şehidimizi toprağa verdiğimizi de hatırlamıyorum doğrusu...
Evet, Yozgat nüfusuna oranla en fazla şehit veren illerin başında yer alıyor. Belki de şehit haberlerinden daha acı olan; şehit haberlerine alıştırılmış bir toplum haline getirilmiş olmamız.
Neden mi?..
Devlet gözüyle bakınca, yıllardır süregelen çözüm süreci çalışmalarını bütünüyle art niyetli olarak değerlendiremem. Evet, bu süreç barışçıl adımlar atılması noktasında cumhuriyet tarihindeki en büyük reformlara vesile oldu.
Elinde zeytin dalıyla yaklaşan devlete halen silah sıkan, yıllardır bu devleti kabul etmeyen zihniyetle uğraşıyoruz.
Yani devletin niyeti ile gördüğü karşılık arasında dağlar var. Dağlar var derken Kandil’den söz ediyorum.
Bence artık devlet niyet ve tutumunu değiştirmeli. Bugüne dek kalaşnikofa karşı zeytin dalı uzatan hep Türkiye oldu. Nice gencimiz çözüm uğruna kefen giydi…
Görüyorum ki artık hükümetin yıllardır ortaya koyduğu, çoğu zaman imtiyaz olarak nitelendirdiğimiz, eleştirdiğimiz onca düzenlemeye rağmen gördüğü karşılık sabırları taşırıyor.
Yıllardır nasıl ki Türkiye’nin AB’ye alınmayacağını, oyalama politikalarının Türkiye’ye zarar verdiğini savunduysam çözüm süreci çalışmalarının da bu haliyle, yani tek taraflı olarak terörü bitirmeyeceğini söyledim.
Yeri gelmişken şunun da altını çizmek istiyorum, bugün çözüm sürecinin devam edip etmeyeceği konusunda Başbakan Davutoğlu şunları söyledi: “Çözüm süreci devam edecek muhataplarımız değişebilir.” Bence de muhataplar değişmeli.
Bu süreç sayesinde silah bırakıp dağdan inenler dün dağdan Mehmetçiğe kurşun sıkıyorlardı ama bugün evlere baskın yapıp yatağındaki polisleri şehit ediyorlar.
Hem bu durum onların da işine geliyor!
Çünkü dağda onlar için komando gibi bir bela vardı. Komando koca dağları zindan ediyordu o kana susamışlara. Bugün trafik polislerini vuruyorlar. Şehrin merkezindeki bir trafik polisinden dağdaki komandodaki atikliği bekleyemezsiniz. İşte korkaklar bugün bunu kullanıyorlar.
Belki Kandil merkez üssü gibi görünse de artık bu şehirlere, apartmanlara taşındı.
Artık hem polisin, hem de askerin işi daha zor.
Önceki gün TV’de izlediğim bir haberi paylaşarak yazıma noktayı koymak istiyorum.
“HDP milletvekili Faysal Sarıyıldız, PKK'ya verilmek üzere Suriye'den getirilen ağır silahları teslim alacak kuryeyi, olay yerine götürdü. HDP'li vekil dokunulmazlığı olduğu için gözaltına alınamadı!”
Bu haberin yorumunu da size bırakıyorum.
Yazımın başlığında da dediğim gibi; devletin niyeti başka, yaşanılan başka…
Allah, güvenlik güçlerimizin hepsine yardımcı olsun.