CENAB-I Hak insanı en güzel bir şekilde yaratmış, yaratılmışların en şereflisi kılmış, maddî ve manevî nice nimetleri insanın emrine vermiş, önüne sermiştir. Bu ikram ve ihsanlarıyla âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahîm olduğunu göstermiştir.İnsan hayatı boyunca helâl dairesinde bu nimetlerden istifade edecek, nimetlerin hakiki sahibini hatırlayacak, O'na şükür ve hamdedecektir.
"Helâl dairesi geniştir, keyfe kâfî gelir. Harama girmeye hiç lüzum yoktur." Bütün nimetlerin gerçek sahibi olan Rabbimiz, Kur’an-ı Kerîm'inde, insanlar için zararlı olan bâzı şeyleri haram kılmıştır. "Size rızık olarak verdiğimiz nimetlerin helâl ve temiz olanlarından yiyiniz!" “Yiyiniz, içiniz,  ancak israf etmeyiniz! “buyurmaktadır. Yani: Akıl ve idrâkinizle helâli haramı, faydalıyı zararlıyı birbirinden ayırabilmeliyiz.
Yasaklanmayan herşey helâldir. Helâl bellidir, haram  da bellidir. Şüpheli şeylerden sakınınız. İsraf haramdır. Helâl haram çizgisi Allah tarafından çizilmiş bir huduttur. Haddi aşanlar bilerek zarara razı olmuş, kendi elleriyle kendilerini ateşe atmış olurlar. Meselâ içki, uyuşturucu ve diğer haram ve zararlı şeyler maddî ve manevî hayatı tahrip eden, yakıp yıkan dehşetli bir ateştir.
Yeryüzü sofrasında insanların emrine verilen nimetleri bırakarak haram edilmiş birkaç hususa yönelmek, nefis ve şeytanı dinleyip zehirli bal hükmündeki haramlara sapmak, aklı başında, kalbi îmanla dolu bir insanın işi olmasa gerekir.
Harama sapmak, helâl olan nimetlere karşı bir nankörlük ve şükürsüzlüktür.Dünya imtihan yeridir. Eğriler doğrular, eksiler artılar, iyiler kötüler, helâle ve harama dikkat edenler, etmeyenler içiçe olacaktır. Biz doğruları arayıp bulalım, onları işaretleyelim! Yanlışlarla, yanlışçılarla uğraşmayalım! İmtihanı doğrular kazanacaktır. Allah doğruların yardımcısıdır.
Bu dünyada Allah'tan korkup haramlardan sakınanlar, âhirette bütün korkulardan emin olacaklardır. Bugün yurdumuzu saran kötü alışkanlıklar, ahlaki bozukluklar; hızla yayılan sigara, uyuşturucu, alkol gibi  felâketler Batı'dan gelmiş büyük bir tehlikedir. İmam ve iradesi zayıf olan insanlarımızı mağlup etmektedir. Demek oluyor ki, insanları ve özellikle gençlerimizi bu dehşetli yangından kurtarmanın tek çâresi, kuvvetli bir îmana sahip olmaktır. Tasdiki  îman ile iman eden gençler ve ihtiyarlar kendilerini kurtarabilirler.
İlk ve  ortaokullarda okuyan çocuklarımıza, yavrularınıza  öldürücü hastalık sirayet etmiştir. Verdiğiniz harçlıkların nerelere sarfedilğine dikkat ediniz! Çocuklarınıza sahip olunuz! Onları Kur'ân ve îman derslerine yönlendiriniz! Allah rızası için birbirimize yardımcı olmak zorundayız: Hiçbir faydası olmayan, zararlarıysa saymakla bitmeyen sigara, içki, kumar, uyuşturucu ve ahlaksızlık belâsını, başınızdan, kaldırıp atınız! Onun esaretinden kurtulmaya bakınız! Çocuklarınıza kötü örnek olmaktan vazgeçiniz!
Sigaradan yola çıkan gençler gitgide içki ve uyuşturucu tuzağına düşüyorlar. Size bunları ikram eden, sizin dostunuz olamaz! Yüce dînimizin gayesi bizlere iki cihan saadetini kazandırmaktır. Bu da: Dini muhafaza, nefsi muhafaza, aklı muhafaza, nesli muhafaza ve malı muhafaza ile olur. Halbuki bu kötü alışkanlıklar dini, nefsi, aklı, nesli ve malı bozuk tahrip etmektedir.Ülkemizde işlenen suçların yüzde 66'sı, trafik kazalarının yüzde 65'i alkolden kaynaklanmaktadır. Bir yılda içki ve sigaraya milyarlarca dolar harcanıp  israf edilmektedir.
Bizi bu israflardan koruyacak kalkan, din duygusudur, îman kuvvetidir. Bu yangınları söndürecek su İslâmiyet'tir, Kur'ân terbiyesidir. Geliniz Kur'ân'ı dinleyelim, o nur ile nurlanalım, hidayetiyle yolunu seçelim. Ayetinde Rabbimiz şöyle buyurmaktadır. "Ey İman edenler! İçki, kumar, tapınmak için konulan dikili taşlar, fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtulaşa eresiniz! Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?"İnşallah vazgeçenlerin safında yer alırız. Hayırlı Cumalar dileğimle...