Kırşehir…. Türk tarihine saygınlık kazandıran abidevi şahsiyetlerin yetiştiği Anadolu coğrafyasının yüz akı bilge değerlerin şehri…. Cömert ruhlu, dost canlı, misafirperver, asil insanların memleketi…. Burda türküler yanık, şiirler duygu yüküyle söylenirken, kalemlerine bütünüyle yaşadıkları mürekkep oluyor. Bozkır coğrafyanın engin gönüllü has insanları, güleç yüzleriyle konuşurken sözlerini kulağınıza değil, direk yüreğinize akıtıyorlar. Hedefleri, paradan, puldan, dünyevi imkanlardan önce yaren kazanmak, dost yüreklerde yer tutunmak…. Birbirini seven, düşünen, yücelten, ülkesi ve milleti için hiç bir fedakarlıktan kaçınmayan şehitler diyarı bu şehir, imrenilir kültürüyle dudak uçuklatıyor. Çünkü buraya Ahilik kültürü hakim. Asırlar geçse bile ruhundaki tazelikten hiçbir şey kaybetmemiş bu asalet hala zihinlerde, törelerde ve geleneklerde izlerini gösteriyor. Edep, erkan, had bilme, nimet paylaşımına rıza, saygı ve ölçü çok daha derinlemesine analiz ediliyor ve hep gözönünde tutuluyor….

Sunuculuk, yayın, yazarlık, gazetecilik ve şairlik vasıflarım kapsamında dünya ülkeleri ve Anadolu şehirlerini sıklıkla geziyor, değişik mekan ve insan profilleriyle karşılaşıyorum. Bu profillerde ağırlıklı özellik; ferdi kazanımlar ve imkanlar amacında mücadele edip, yardımlaşma ve dayanışmadan sıklıkla bahsederek, gerçekte feodal davranan karakterlerden ibaret. Ama Kırşehir’de rastladığım atmosfer çok farklı. Burda ekip ruhu, meslek birlikteliği, şehir kültürü ve biz sözü geçerli. Herkes iline ve ülkesine bir katkı yapabilme yarışında hem fikir. Çünkü fertlerin davranışları ve kişilikleri Ahilik kültürüyle mayalanmış.

Adını hep güzel yerlerde ve güzel insanlardan duyduğum Kırşehir Kent Konseyinin çalışkan başkanı Tahsin ÜÇGÜL ve Genel Sekreteri Osman İLHAN, Kültür Turizm İl Müdürü Yıldız ERASLAN ve Yardımcısı Eyup TEMUR, Cingöz Otelin evimizi aratmayan konforu ve sıcaklığında ağırlayan dost gönüllü güzel insan Kırşehir ESOP Başkanı Bahamettin ÖZTÜRK, Kaman’ı cennet yapan Başkan Erhan TALU, vizyoner Başdanışmanı Tekin VAR, Şairler Çalışama Grubu Başkanı Zübeyde GÖKBULUT ve Yardımcısı İbrahim DÜĞER gibi birbirinden yüce memleket sevdasında birleşmiş emektar yüreklerin organize ettiği 6. Aşıkpaşa Şiir Şölenine davet edildik.

Alanında en iyiler arasından seçtiği öğretim üyesi kadrosuyla, Ahi Evran Üniversitesi’ni eğitim, araştırma ve detay hizmetleriyle ülkemiz ve dünyada referans kabul edilecek en yenilikçi ve girişimci üniversite yapan efsane Rektör Prof. Dr. Vatan KARAKAYA, Yardımcıları Prof Dr. Ahnmet GÖKBEL, Prof. Dr. Mustafa KURT ve Genel Sekreteri Mehmet Zeki KÜÇÜK’le birlikte bizlere çok güzel bir öğlen yemeği ikram ettiler. Akşam yemeğimiz ise Malya Tarım İşletmesi Müdürü Kemal KAYMAK ve ekibindendi. Malya Tarım İşletmesindeki dinletinin ardından saat 21.30’da Kırşehir Polis Eğitim Merkezine geldik.

Teknik, bilimsel ve ahlaki donatılarla programladığı eğitimleriyle Vatan sevdasında birleşen çakı gibi polisleri yetiştiren Şah Kartallar Yuvası POMEM’in değerli Müdürü Kasım VAROL, bizleri beyefendiliği ve eşsiz inceliğiyle karşıladı. Çok güzel ve anlamlı bir programın ardından tüm sıralı amirler ve öğrencilerden nezaket dolu teşekkürler alarak ayrıldık. 

Kırşehir’e davet edilen şair ve sanatçılar arasında kimler yoktu ki; Kompoze ettiği eşsiz figürleriyle şaheserler yaratan usta ressam Gültekin ÖZCAN, “Ben Anaduluyum” şiiriyle ünlü sevilen şair Bingöllü Hacı GÜRHAN, buğulu sesiyle şiiri yüreğinden gönüllere servis eden “Egenin Begonvili” mahlaslı Arzu Subakan KABUKÇU, saygısı ve kibarlığı ile hepimizi mest eden genç şair Ramazan ÖZDEMİR, güzel yüzü, edebi ve eşsiz yorumu ile sevgisini yüreğimize perçinleyen Gaziantep değeri Merve DÖKER, güfteleriyle bestekarların hayran olduğu gönül Vedat FİDANBOY, düzgün Türkçesi, görgüsü ve hanımefendiliği ile takdir ettiğim Deniz GARİPCAN, şiire, şaire, ayağa, uyağa çok teknik yaklaşan dostluğundan keyif aldığım usta şair Alim YAVUZ, beyefendiliği ve estetik kalemiyle herkesin hayran olduğu şair Mustafa BERÇİN, hepsi birbirinden kibar, edebiyat ve sanat dünyasının seçkin simaları Hasan AKAR, Şeyhmus ÇİÇEK, Aynur Saydam Ata BOZKURT, Kadir TURAN, Dilnaz SAYPEDİNOVA, Mustafa ÜNSAL, Gülden TAŞ, Çerkez BOZDAĞ ve Ertuğrul ÖCAL gibi kaliteli şairler ve sanatçılar, tüm sanatsal zenginlikleriyle ordaydılar. Bilgisiyle derya olan Doç. Dr. Ahmet DOĞAN Aşıkpaşa’yı anlattı. Ayrıca, güleryüzü, türküleri, yoruma yönelik farklı formatı, misafirperverliği ve tatlı dili ile herkesin çok sevdiği şair sanatçı Ayşe TEKİN’i tanımak ve dinlemekte çok güzeldi.

Bilinçli bir müziksever olarak söylüyorum, Türk Halk Müziğinin en gür, en nitelilikli ve en sanatsal donatısına sahip eşsiz sesiyle Türkiyenin en yetişmiş bestekar sanatçısı olan İdris ALTUNER’i görünce, medyatik tiplerin nasıl ünlü sanatçı olduklarını tekrar sorgulayacaksınız.

Kırşehir konuklarını ağırlamak için adeta seferber olmuştu. Maharetli aşçılar, ustalıklarını göstermek için en güzel yemeklerini yapmış, ziyaret edilecek mekan yetkilileri en estetik güzelliklere bürünmüşlerdi. Hepimizi onurlandırırlarken, iltifat ve ikramları ile mahcup ettiler.

 

Kamu oyunda Ahi Baba olarak bilinen Ahilik ve Esnaf Kültürünü Araştırma Merkezi Başkanı Sayın Mustafa KARAGÜLLÜ’nün 89’uncu yaş gününü kutladık. Üslubu ve hitabeti ile bir kibarlık abidesi. Aynı özelliklere sahip zarif eşi İsmet Sevinç KARAGÜLLÜ Hanımla birlikte bize hoşgeldin demeye ve Kırşehir adına teşriflerimizden dolayı teşekkürlerini iletmeye gelmişler. Bahamettin ÖZTÜRK tarafından hazırlatılan, yöresel yemeklerle süslü nezih sofraya beraber oturduk. Saatlerce sohbet ettik. Her konuğun selamına ve vedasında Ahi Baba ve İsmet Hanım, yaşlarına ve yorgun vücutlarına aldırış etmeden ayağa kalkıp, önünü ilikleyerek karşılık verdiler. Başta Tahsin ÜÇGÜL olmak üzere tüm Kırşehirlilerin İfadeleri ve iltifatları Ahilik kültüründen beslenip, kazandıkları itibarla yücelen asaletlerinin göstergesiydi. Bu güzel insanların varlığı nezaket ve şıklık adına Türkiye için çok büyük bir zenginlik. Kent Konseyi Başkanı Tahsin ÜÇGÜL’ün eşi Necla ÜÇGÜL, Genel Sekreter Osman İLHAN Beyin eşi Zekiye İLHAN ve İl Kültür Müdür Yardımcısı Eyup TEMUR Beyin eşi Ayşe TEMUR hanımefendiler, evlerine gelmişiz gibi bizlere cömert gönülleriyle ikramlarda bulundular.

Bir hayranlığım da Kırşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Mehmet Emin TURPÇU Beyefendiye. Duruşu, oturuşu, görgü ve kibarlığı ile tam donanımlı bir gazeteci. İdealist ruhu, konuşmalarındaki akıcılık, didaktik ve zengin cümleleri, Kırşehir adına feda edilen emeklere önderlik edip, kazanılan başarıları ekibiyle paylaşma tevazusu gerçekten takdir ve hayranlıkla özetlenebilir.

Bu şehrin kimyasında bir farklılık var. En tahsillisinden en ünvansızına kadar hepsinde de illerinin lakabına şirin denildiğinin bilinciyle; tarih, kültür, insan ve detay zenginliklerinden haberdarlar. Cacabey Külliyesini gezerken şair İbrahim DÜĞER’e külliye tavanındaki açıklığa paralel zemindeki kuyunun varlık amacını sordum. Bu soruya kulak misafiri olan yaşlı bir köylü teyzemiz müdahale ederek; “Kuyuda muhafaza edilen suyun üzerine kubbe açıklığından akseden yıldızlar ve ayın konumu, meteorolojik olayların takibi ve gök bilimlerinin diğer detayları ile ilgili matematiksel hesaplamalar yapıldığını söyledi. Kısa ve doğru bilgilerle emeği geçen Kırşehir büyüklerinin şehre, ülkeye ve dünyaya olan katkılarını anlattı.

Yav diyorum ya, yıllarca ben bu güzide şehrin içinden bakarkör olarak gelip geçmişim. Kalehöyük kazı alanını, gönül sultanları müzesini, Dadaloğlu anıtını, Aşık Paşa türbesini, Neşet ERTAŞ, Muharrem ERTAŞ, Çekiç ALİ gibi ölümsüz türkü dostlarının mezarlarını, Ahilik Araştırma merkezini, çalışkan belediyeleri tarafından dekore edilen ve saymakta zorlandığım çok estetik güzel ve özel mekanları gezdik.

 

Hep ikram, hep güleryüz, hep kültür ve hep nezaket. Karşılaştığımız tüm detayların ana fikri buydu. Aslında size karşılaştığım güzellikleri yazmaya kalksam bir ansiklopedi olur. Fotografçılık sanatı, cevher bilgisi ve engin misafirperverliği ile Seyfe Gölü Koruma ve Güzelleştirme Derneğinin dost gönüllü Başkanı güzel ve özel İnsan Ömer ÇETİNER’in kutsal emekleri 10 fasikül eder.

Bu güzel organizasyondan kazanan sadece Kırşehir’mi oldu dersiniz. Kazanan Türkiye oldu elbette. Eşsiz ve engin zenginliğe sahip natürel sıcaklıkta konuşan gönül insanlarıyla dolu yakut şehre Kırşehir demeyi de ayrıca haksızlık sayıyorum. Ülkemizi doyuracak verimli Malya Ovası gibi gözde tarım bölgesine sahipler. Dünyanın neresine giderseniz gidin orda yetişen ürün kalitesine eş değer bir hububat, meyve, sebze ve mandıra ürünleri görebilecekmisiniz bilmiyorum ama iddia ediyorum ülkemizdeki ziraatin en bilimsel tekniği burada uygulanıyor. Seyfe gölü cennetten bir köşe. Tarih inanılmaz derinlik ve çeşitlilikte. Ölümsüz isimler bu toprakları mesken etmiş. Kulaklarımız buraların sazına, dillerimiz türkülerine müptela. Bu şehir adeta tüm güzel gönüllerin birleşme noktası.

Hepsi bir birinden değerli hemşehrilerine aşık, memleketlerine sevdalı Tahsin ÜÇGÜL, Eyup TEMUR, Osman İLHAN, Yıldız ERASLAN Bahamettin ÖZTÜRK Erhan TALU, Tekin VAR Rektör Prof. Dr. Vatan KARAKAYA, Prof Dr. Ahnmet GÖKBEL, Prof. Dr. Mustafa KURT, Mehmet Zeki, Kemal KAYMAK, Kasım VAROL, Zübeyde GÖKBULUT ve İbrahim DÜĞER gibi kültür insanları ile estetik kalemleri, analitik yorumları, tarafsız ve şahsiyetli yazı ve haberleriyle basın-yayın camiasının örnek değerleri Mehmet Emin TURPÇU ve Semra YILMAZ gibi emektarlar Kırşehir’in adını zirveye taşıdılar.

Semra YILMAZ deyince. Hanımefendilik abidesi bu güzel gazeteci fedakar emekleriyle Kırşehir’e çok katma değer sağlıyor. Üslubu, inceliği ve dürüstlüğü ile zarif kalemini Kırşehir adına çok nitelikli kullanıyor. Memleket aşığı ve hemşehri sevdalısı bu değer, şehrine, insanına ve meslektaşlarına çok itibar kazandırıyor. Onurlu, omurgalı bu gazeteci hanım, klavuzluk ettiği çizgi, ekol ve başarısını taçlandırdığı mesleki ödülleriyle basın-yayın camiasında imrenilir bir yazar, şahsiyetli bir gazeteci olarak bilinirken, bu sektörde eğitim alan öğrenciler ve faaliyet gösteren herkes tarafından örnek alınıyor.  

Bırakın cevizini, pekmezini. Kuru ekmeği bile gönülden ikram ettikleri için bala dönüşen Şirin Kırşehirliler. Davetinizle onurlandığımız şehrinizde sizlerle paylaştığımız eserlerimiz için hepiniz bize teşekkür ettiniz ya; asıl biz sizlere teşekkür ediyoruz. Nedenmi?.. bize öğrettiğiniz tarih, kültür, sanat ve detay birikimleriniz için. Muhteşem bir zenginliğin içerisinde tevazu ve görgü ekseniyle sarmal, kibarlık ve asalet içerisinde yaşıyorsunuz. Sizi ve şehrinizi tanımayı kendimizi tanımak sayıyor, misafirperverliğiniz, cömert ikramlarınız ve yaşattığınız tüm güzellikler için hepinize sonsuz saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz.