ADRESE Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nin devreye girmesinin ardından 4 kişinin yaşadığı Sorgun ilçesinin Büyükkışla köyünde soluğu aldık. Bu köyden önce gittiğimiz bazı köylerin boşalmasının ardından geride kalan kerpiç yapıların yıkılmaya başlamasının oluşturduğu görüntü ürkütücüydü. 'Hayalet köyde' gibi hissettim kendimi. Bir süre sokakta yürüyüp, fotoğraf çekerken, evlerden birisinin camının açılmasını, ‘ne geziyorsunuz? Birisini mi aradınız?’ sorularının sormasını bekledim. Köy çeşmesinden geçip, camiye ulaştığımızda selamımızı, cami avlusunun güne bakan yamacına koydukları büyük bir kütük üzerinde namaz vaktini bekleyen 4-5 yaşlıya verebildik. 
Adresi Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarının açıklanmasıyla, yerleşim yerlerinin gerçek nüfusları ortaya çıkarken, özellikle kırsal bölgelerde yaşayanların büyük bölümünün kış aylarında büyük kentlere göç edip, yaz aylarının belirli dönemlerini köylerinde geçirdikleri, çok sayıda köyün sadece isminin kaldığını da netleşti. 
2000 yılı sayım sonuçlarına göre nüfusunun 367 bin 763'ünün köylerde, 315 bin 156'sının ise şehir merkezlerinde yaşadığı Yozgat'ta, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sayımıyla köy nüfusu 226 bin 596'ya, şehir nüfusu da 265 bin 531'e geriledi. 575 köyden 121 köyün nüfusunun 100 kişinin altına, bunlardan 14'ünün ise 20 kişinin altına düştü. Akdağmadeni ilçesinin Çerçialan köyünde ise 1 erkek, 2 bayan, Sorgun ilçesinin Büyükkışla köyünde ise 2 erkek, 2 bayan nüfus bulunuyor.
YOZGAT’IN GERÇEK NÜFUSU
AK Parti Yozgat Milletvekili Mehmet Çiçek, adrese dayalı nüfus sayımında nüfusu 492 bine düşen Yozgat'ta milletvekili sayısının düşmeyeceğini söyledi. Çiçek, adrese dayalı nüfus sayım sisteminde taşıma nüfusun ortadan kalktığını ve şehirlerin, beldelerin ve köylerin gerçek nüfusunun ortaya çıktığını ifade etti. Çiçek, "Daha önce vatandaş büyük şehirlerde ikamet ediyor, nüfusunu kasabalarda gösteriyordu. Daha önce 3 bin nüfuslu gösterilen beldelere, adrese dayalı sistem ile nüfusunun bine hatta 500'e düştüğünü görebiliyorsunuz. Bu da şehirde yaşayanların hizmet alımında adaletsizliğe sebep oluyordu. Adrese dayalı nüfus sayımı ile adaletsizlik ortadan kalkmıştır" dedi.
Adrese dayalı nüfus sayım sisteminde Yozgat nüfusunun 700 binlerden 492 bine düştüğünü ifade eden Çiçek, "Halk arasında milletvekili sayısının düşeceği belirtilmektedir. Bugün için böyle bir şey yoktur. Çünkü milletvekili sayısı sadece nüfusla ilgili değildir. İlin sosyal yapısı, ekonomik durumu, o bölgenin stratejik durumu göz önünde bulundurulmak suretiyle milletvekili sayı belirlenmektedir. Milletvekili sayısının düşürülmesi yönünde mecliste bir çalışma bulunmamaktadır" diye konuştu. 
Nüfusu 2 binin altına düşen belediyelerin köye dönüştürülmesine diye bir çalışmanın bulunmadığına dikkat çeken Çiçek, "Nüfusu 2 binin altına düşen belediyelerin kapatılması kanunu şuan yürürlüktedir. Ancak bu güne kadar hiçbir kapatılma olmamıştır. Bu konuda hükümetin çalışmaları var. Belediyelerin kapatılıp kapatılmayacağı da henüz belli değildir" ifadelerini kullandı. 
4 KİŞİLİK KÖY
Milletvekili Mehmet Çiçek’in açıklamasının ardından Sorgun ilçesinin 4 nüfuslu köyü Büyükkışla'nın yolunu tuttuk. Köy sakinlerinden Özdemir ailesinin fertleri, ''Kışın köyde kimse kalmadığı için köyün muhtarı da, bekçisi de, çiftçisi de, delisi de, velisi de biziz'' diye konuştular. 
Özdemir ailesinin reisi 64 yaşındaki Durak Özdemir, köyde hayvancılık ve tarım yapılabilecek arazinin bulunmasına karşılık, geçmiş yıllarda köy halkının büyük şehirlere göç ettiğini belirtti. Durak Özdemir, köy nüfusuna kayıtlı bulunan muhtar Hacı Duran Alpyıldız ve eşi Satı Alpyıldız'ın da köyde pek durmadığını, kış aylarında sadece eşiyle kendisinin yaşadığını, bazen de çocuklarının, yakınlarının kısa süreli ziyarete gelip, gittiklerini anlattı.
Durak Özdemir, 10 hanenin bulunduğu köyün nüfusunun yaz aylarının belirli dönemlerinde arttığına da dikkat çekerek, ''Şuan burada benimle birlikte 4 kişi var. Gelinim ve torunum Ankara nüfusuna kayıtlı, şuan misafir olarak bulunuyorlar. Köy nüfusuna kayıtlı bulunan muhtar ve eşi kışın gezerler, köye pek uğramazlar. Genellikle köyde eşimle ben 2 kişi kalırız. Burada hayvancılık yapıyoruz, besi hayvanlarım, tavuk, hindi, kaz, ördek yetiştiriyorum. Meyveliğimiz var, ceviz yetiştiriyoruz. Günümüz böyle geçiyor. Bazen sıkılıyorum, kendi kendimle kavga ediyorum. Çünkü kavga edecek başka kimsemiz yok. Ama yazın, burada evleri olan köylülerimiz belirli dönem gelirler, nüfus kalabalık olur’' diye konuştu.
Köy nüfusunun diğer ferdi 63 yaşındaki Gülbeyaz Özdemir de, köyde yaşamayı sevdiklerini, bazen Sorgun'a, komşu köylere gidip, geldiklerini, sabahları spor yaptıklarını, hayvanlarla ilgilenip, zaman geçirdiklerini anlattı. 4 nüfuslu köyün yol, su ve elektrik gibi sorunu yok. Köyde modern yapılı binalar bulunuyor.
TARIM BİTİYOR
Nüfus erozyonunun hız kesmeden devam ettiği Yozgat'ta, ziyaret ettiğimiz köylerde geçimini tarımla sağlayan ailelerin fertleri, ''tarım sektörü bitiyor. Çalıştıracak işçi bulamıyoruz. O yüzden gücümüzün yettiği kadar tarlamızı ekip, biçiyoruz'' diye dert yanıyor. Bir dönem Peyniryemez köyünün muhtarlığını da yapan çiftçinin anlattıkları ise çok daha ilginç. ''Devlet fondan herkese para veriyor. Köyün gençleri aldıkları para ile yabancı sigara içiyor. Paraya ihtiyacı yok, çalışmıyor. Köyde dul kadınlar var. Devletin verdiği ile geçiniyor. Dul erkekler evlenmek istiyorlar ama kabül etmiyorlar. Doğudan gelen tarım işçileri ise tekel oluşturmuş durumda. Ürüne nerdeyse ortak oluyorlar. O nedenle, kendi ailemin fertlerinin yetebildiği kadar alanı ekiyorum. Geriye kalanını ise ekmiyorum, nadasa bırakıyorum. Ekebildiğimiz, ektiğimizin hasadını yaptığımız yerler de bize yetiyor. Yapacak bir şey yok'' diyerek, özetliyor durumu.
Yozgat sadece göç vermiyor. Yozgat bir taraftan nüfus olarak küçülürken, fakirleşiyor. Garipleşiyor. Tarıma dayalı olan ekonomik yapı, yerini sadece resmi kurumlarda çalışanların maaşlarına endeksli hali geliyor. İnsanlar fırsatını bulur bulmaz Yozgat'ı terk ediyor, ekmeğini, aşını gurbet ellerinde arıyor...