SİZ  hiç  Rahmet  sofrasına  oturup da  aç  kalktınız mı?. 'Oda  nereden  çıktı?'  demeyin.  Okadar  çok  güzel  bilinen  İnsan  görüyorum ki. 
Oturduğu  sofranın  Rahmetini  fark ediyor  aç kalktığının  farkında  değil  vah garibime.
Hakkınızı  helal  edin  kusura  bakmayın  az kalsın  biz de  Rahmet  sofrasından  aç kalkacaktık. 
Nasılsınız?  iyi misiniz?  hoş musunuz?  yoksa  boş musunuz?.
O kadar  boş  gezenler  var ki  vah  garibime.
Yaz  aylarında yaşanan şu  günlerde  çok  şükür.
Çeşit, çeşit  yemekler  türlü  içecekler  kısmet  edene  ne kadar şükretsek azdır.
Siz  şükrede  durun.  Yemekleri  özel  seçin, şey  tatlı  nasıl  olsun? fark etmez mi?  meşrubat  ne  marka  olsun  isterdiniz?  yeni  çıkan  ‘zem, zem’ kolamı.
Buyurun  için  gözümüz  yok ,olmadı da  olmayacak da.
Afiyet  olsun.
Affınıza  sığınarak.  Ben  bu  sofradan  aç  kalkıyorum. 
Yavan  ekmeğini  gözyaşıyla  ıslatarak  yalnızlığını  “hamd olsun''  diyerek  kuru  ekmeğini  bölüşenlerin  yanına  gidiyorum...
Biliyor musunuz  dostlar  yavan  ekmekte  olsa  boğazım  düğümleniyor.  Nefes  aldığıma  şükrediyorum.
***
Toprak  yollar  toz  dumandı  artık  taş  oldu.
Çok  seviyorum  diyenler  şimdi  yabancı  el  oldu.
Seher  vakti  rüzgara.  Aşkla  ötüşen  kuşlara;
Sevgiyle  açan  güllere  imrendim.
Ben  seni  üç ay  değil  bir  ömür  sevdim.
***
Evet  güzel  dostlar.  Bu  yazımızda  gene.
Mazluma garibe düşgüne el uzatmanızı hatırlatmak istedim.
Bu hatırlatmaları bir görev bildim.  
Sizlerde  eğer  “eyvallah”  diyorsanız  buyurun  kapımızı  aralayalım.
Önce  yardımlaşma  nedir  adını  koyalım.
Kısaca  yazacak  olursak. 
Bir  düşküne  ve  tüm  canlı  varlığa  el  uzatıp  omuz  vermek diyorum... 
Yazılan  bu  kısa  cümlelerin  içini  isterseniz  sizler  istediğiniz  şekilde  doldurabilirsiniz.
Sevgili  dostlar  başkaları  beni  ilgilendirmez.
Ben  kendimden  örnekler  vereceğim  daha  gerçekçi  ve  samimi  olması  açısından. 
Küçük  çocukken  köyde  bizim  bağa  giderdim  Rabbimin  kısmet  ettiği  o  bağımızdan  salkım, salkım  üzümlerden  yerdim  daha  sonrada  bağa    götürdüğüm  sepete  en  güzel  üzümlerden  özenle  seçerek  doldurur  köyüme  ve  eve  getirirdim  konu komşuya dağıtmak için.
Buna benzer… alışkanlıklar hala devam ediyor.
Evet şuanda  köyde  değiliz  çocukta değiliz olsun  her nerde  olursak  olalım  amacımız  üzüm  yemek  ve  Gül…  toplamaksa  istediğin  yerde  şartlarına  göre  istediğin  şekilde  el  uzatıp  omuz  vererek  Rahmet  hazineni…  doldura  bilirsiniz.
Biz  yapamıyoruz, şöyle  mazeretim var böyle mazeretim  var… diyorsan.
Kusura  bakma  sen  bu  işte  samimi…  değilsin. Mazeretlerine  sığınıp  ve  Gül  bahçesinin  güllerinden  beleşçe  toplamak  istiyorsun.
Yok  öyle… Gül  tikenleri elime batmasın tarlanın kesekleri ayaklarıma  takılıp çamur  etmesin…  diyorsan.
Yok  öyle.
Güllerin  Gül’üne…  varmayı  sen  ne  zannediyorsun. 
Sabahlara  kadar  inim, inim  inleyenler  var iken. 
Sen okuyup üfürmekle mi gül topladığını sanıyorsun.
Yada  horul horul  uyumakla mı?...
Küçüklüğümden  beri  Rabbim  kısmet  etti  Şükürler  olsun  kendi çapımda  hep  omuz  verip  elimi  uzattım. 
Bundan  sonrada  Rabbim  ömür  verdikçe  kısmet  ettikçe  böyle  devam  edeceğim  çünkü…  mutluluğun  yolu  bu.
Rabbine  götüreceğin  hediyeler  bu  Güller…  olacak. 
Çok  veren  maldan  az  veren de  candandır.
Canınız mı  sıkılıyor  ve  mutluluk mu  arıyorsunuz. 
Hemen  hazırlanıp  Allah  rızası  için  gönül  ziyaretlerine  gidin. 
Bir  hastahane, bir  huzurevi, bir  öksüz  çocuklu  komşu  olabilir. 
Gül  bahçesini  istediğiniz  kadar  çoğalta  bilirsiniz. 
Oda olmazsa   elinizin  altında  bir  telefon  vardır.
Alooo  diye  bilirsiniz.  Göreceksiniz  oda  sizi  bir  efendi  yaparak: 
-“Efendim”  diyecektir.       
Siz  hiç  yolda  kalmışa  yardım  ettiniz mi? 
Siz  hiç  bir  öksüzün  başını  okşayıp  küçük  bir  şekerde  olsa  verdiniz mi? 
Siz  hiç  bir  hastaya  yardım  edip  ihtiyacını  görüp   köyüne  götürdünüz mü? 
Siz  hiç bir  çorapta  olsa çevrenizde  ne  kadar  dul  ve yetim  çocuk  varise  ayaklarına  giydirip: 
-Allah  razı  olsun.  Amca, abi, abla,  dedirdiniz mi?...
Buraya  daha  çok  yazarak  çoğalta  bilirim  ama  bu kadarla  yetinelim. 
Şimdi  birisi  çıkıp da  buda  yaptıklarından  ne  çok  övünüyor  diye  bilir  ALLAHA  sığınıyorum…
Küçük  örneklerden  vermek  istedim.
Evet  Gül  dostlar  bu  dünya  dolu  gibi  görünse de  boştur.  Hazır  dünyadayken  GÜL  sepetini  dolduralım. 
Sevdiğimize  giderken  bu  Gül  çeşitlerinden  birer  demet  yaparak  götürelim.
Rabbim  hayırda  yorularak  hayırlı  amel  hediyeleri  hazırlayarak  GÜL'ler  götüren  kullarından  eylesin…
Hayırda  yarışıp Gül  sepetine  DUA Gülleri dolduran dostlara Selam olsun. 
Selam ve dua’larımla.