Peygamber efendimiz (s.a.v) daha önceki ümmetlerden bin sene cihad eden insanları düşünüp, benim ümmetimin ömrü kısadır, az ibadet ederler diye üzülünce, Allahü teâlâ, (Kadir gecesi senin ve ümmetinindir) buyurup Habibinin kalbini ferahlandırdı. Kadir gecesi, her Ramazan ayında gelir. Kadir Gecesinin değeri ise Kur'an-ı Kerim'in ilk o gece indirilmeye başlanmasındandır.
Kur’an-i Kerim’in inmeye başladığı Ramazan ayinin yirmi yedinci gecesi Islam’da en kutsal ve faziletli gecedir. Kadir gecesi, içerisinde Kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır. Kur’an-i Kerim de bu gecenin faziletini belirten müstakil bir sure vardır. Bu surede yüce Rabbimiz söyle buyurmaktadir:
“Doğrusu biz Kur’an’i Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler. O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir” (Kadir, 1-5).
Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli gecedir. Bazı âlimlere göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Kadir Gecesi, bu ümmete mahsustur. Başka peygamberlere böyle faziletli bir gece verilmemiştir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
“Allahü teâlâ, Kadir Gecesi’ni ümmetime hediye etti, başka ümmete vermedi.”
Kadir Gecesi, üç ayların sonuncusu olan ramazan ayının yirmi yedinci gecesine rastlamaktadır. Kur'an-ı Kerim'de Kadir Gecesinin Önemi şu şekilde dile getirilmiştir.
'' Biz Onu (Kur'an-ı Kerim'i) Kadir Gecesinde indirdik. Kadir Gecesi'nin ne olduğunu sen bilirmisin? Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.O gecede,Rablerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail a.s) her iş için iner dururlar. O gece esenlik,gün ağarıncaya kada sürer.'' (Kadir Süresi 1-5 Ayetler)
Dinimizce kabul edilen gün ve geceler, dini hayatın canlanmasını ve inananların yeni bir güç kazanmalarını sağlar. Çünkü bu gün ve gecelerde Müslümanlar daha fazla ibadet ederler. Mübarek günlerin gündüzlerini oruç tutarak, gecelerini ise namaz kılarak, Ku'an okuyarak ve dua ederek geçirirler.
Peygamberimiz buyurdular: “Dört gecenin gündüzü de gecesi gibi faziletlidir. Allahü teâlâ, o günlerde dua edenin isteğini geri çevirmez, onları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar, Kadir gecesi, Arefe gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi ve günleri.”
Resul-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz buyuruyor: "Kim Kadir Gecesi'nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır."
Kadir gecesini soran bir sahabiye, Peygamber efendimiz, “Bu yıl Kadir gecesi ramazanın ilk gecesiydi, geçti. 27. geceyi ihya et! Ramazanın 27. gecesini ihya edene, vücudundaki kıllar sayısınca, hac, umre, şehid ve gazi sevabı verilir. Hazret-i Âişe validemize de, “13. geceydi, geçti. Kadir gecesini kaçırdıysan, 27. geceye kavuşursun. O geceyi ihya edersen, ahiret yolculuğu için, azık olarak, o geceki ibadet sana yeter” buyurdu. Hazret-i Âişe validemiz de, “Resulullah, ramazanın son on gününde çok ibadet ederdi” buyuruyor.
Dört gecenin gündüzü de gecesi gibi faziletlidir. Allahü Teâlâ, o günlerde dua edenin isteğini geri çevirmez, onları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar, Kadir gecesi, Arefe gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi ve günleri
Bu geceyi ihya için ilim öğrenmeli, mesela ilmihal okumalı, kaza namazı kılmalı, Kur’an-ı kerim okumalı, dua, tövbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümanları sevindirmeli, bunların sevaplarını ölü diri bütün müminlere göndermeli! Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak gerekir.